ela gözler

20 0 0
                                    

Yine bu boş sokakta koşuyordum. Yine ondan kaçıyordum. Babam .Baba kelimesi sizin için ne ifade eder bilmiyorum ama benim için ifade ettiği tek anlam var: nefret.

Şimdi bana insan hiç babasından nefret edermi? Diyeceksiniz ama eğer benim gibi bir babanız olsaydı inanın bana sizde ondan nefret ederdiniz.

Artık nefesim kesildiğinde durdum.Yine mezarlığa gelmiştim.Annem öldüğünden beri bu oluyordu. Babam eve sarhoş geliyor sonra bana vurmaya çalışıyor bende evden kaçıyordum. Aslında ben artık bu mezarlığa gelmek istemiyordum ama ayaklarım kendi buraya geliyordu. Ama madem geldim bari annemin mezarını ziyaret edeyim.
Ve mezarın yanına oturdum. Yine mezar taşındaki ismi görünce gözlerim yanmaya başladı.
"Maria Elizabeth"
Toprağını okşadım ve konuşmaya başladım."anne ne zaman döneceksin? Seni çok özledim . Kokunu,gülümsemesi,sarılışını,sesini,moralim bozukken saçlarımı okşayıp,şarkı mırıldanmanı kısaca sana dair ne varsa özledim. Artık dayanamıyorum anne . O adamın her gün başka bir sürtüğü becermesine,sonra gece sarhoş gelmesine" Bunları söyledikten sonra artık hıçkırarak ağlıyordum "gerçi sen varken de yapıyordu bunları. Ama en azından o zaman birbirimize dayanıyorduk birlikte güçlüyüz diyorduk ama şimdi sen yoksun ben kime dayanıcam kime güveni cem "
Diyerek sözlerimi bitirdim. Çünkü daha fazla konuşursam daha çok ağlayacaktım . Son kez toprağı okşayıp kalktım . Tam gidecekken arkamı dönüp tekrar mezar taşına baktım . Ve eğilip üstüne bir öpücük kondurup geri çekildim. Ve bu lanet olası yerin kapısına doğru ilerledim

Yine saf saf yolda yürüyordum . Ve eve gidince ne olacağını düşünüyordum. Yine bana kızacak vuracak sonra beni evden kovacaktı. Bu olanlar son 37 gündür yani annemin ölümünden beri başıma geldiği için tahmin etmek zor değildi.

Evin gelince bahçe kapısını açıp içeri girdim . Son kez eve bakıp derin bir iç çektim . Ve tam kapıyı açıp içeri girecekken biri benden önce açıp tam burnumun ucunda bitti. O bana bakmadan yanımdan hızla geçip gitti tam bahçe kapısını kapatıp gidecekken bana döndü o sokak lambasının altında olduğu için demin bakamadığım yüzüne şimdi baktım . Tanrım çok güzel ela gözleri vardı.
Sonra o tapılası sesi duyuldu "bunun için üzgünüm " dedi ve gitti . Ben mi ben arkasından sadece baktım . Ne için üzgündüki veya benim evimde ne arıyordu . Bunların cevabını ancak tek bir kişi verebilirdi ve o kişi de benim sevgili babacım .

Daha fazla arkasından bakmadım . Ve içeri girdim şuan anladım . Ne için üzgün olduğunu. Ama bilmiyordu ki benim için nasıl bir iyilik yaptı.

Xxxxx

Evet arkadaşlar ilk bölümüm ve ilk kitabım . Lütfen oy verin

Life İs HardWhere stories live. Discover now