Lanet olasıca Zürafa!

3 0 1
                                    

Lanet olsun! Lanet olsun!
Nefessizlikten ağrıyan ciğerlerim ve soluk soluğa kalan bedenimi dinlendirecek zaman yoktu. Bu nedenle daha da yüklendim bacaklarıma. Ağrıyan kaslarım çoktan isyan bayrağını çekmişti. " İşte orda koş, seni bir eline geçireyim geberteceğim orospu".Sesi duyunca artık ölümüne yardırıyordum. Önümdeki sokağı döndüm ve şu yokuşu bitirip sola saptım mı tamamdı. Ayak seslerinden adamlarında hızlandıklarını anladım ve bu benim son şansımdı bu yüzden deli gibi koştum tabiri caizce bacaklarımı hissetmiyordum artık. Sonunda yokuşu bitirdiğimde arkama bakmak gibi bir aptallık yapmadım. ( hadi ama filmlerde katiller hep arkanda olurdu, cık cık buna kanmamı beklemeyin) Ben böyle derin düşünceler içindeyken sola saptım ve sapmamla popomun yerle buluşması arasında muhtemelen bir iki saniye vardır. Aynı anda çarptığım şeydende bir inilti ve birkaç küfür duyuldu.Buraya ne ara duvar örüldü dememe kalmadan bir anda kolumdan çekildim ve kendimi bizim bahçedeki merdivenin altında bir yabancının dibinde buldum. Ayak sesleri yaklaşıyordu ve ben burada put gibi durup bizi bulmalarını bekledikçe panikliyordum. Nefes alışlarım hızlandığında yanımdaki yabancı elini dudaklarına götürüp sus işareti yaptı ve bana uyarıcı bir bakış attı. Sahi benim panikten beynim iyice bulanmıştı, yanımda bir yabancı vardı!!! Ve muhtemelen o da birilerinden kaçıyordu. Ve onun benim gibi basit bir suç işlediğini sanmıyordum aslında. Hah! Çok güzel şimdi daha çok korkuyordum yanımdaki bir katil bile olabilirdi. O sırada bahçe kapıdının önünden iki adamın konuşma sesleri geldi. " bu gece bu mahalleden o iti bulmadan çıkmıyoruz. Yoksa patron bizi öldürür. Şimdi dağılın bu mahalleyi didik didik etsekte onu bulacağız" Yani it falan benden bahsettiklerini sanmıyordum. Eğer benden bahsediyorlarsa zaten o belindeki silahlar falan umrumda olmaz saç baş dalardım valla! Neyseki adamlar uzaklaşmıştı ama bu hala mahallede oldukları gerçeğini değiştirmiyordu. Yanımdaki yabancı -adını bilmeğim için hala ona yabancı dediğim kişi- merdiven altından etrafı kolaçan ederek çıktı. Adam resmen zürafaydı o panikle de fark edememiştim ama o bizim küçük merdiven altına nasıl sığmıştı be? Yani tamam bende kısa sayılmazdım yaşıtlarıma göre ama yuh yani seni neyle beslediler evladım?? Neyse bence şuan öncelikli sorunumuz bu değildi. Ayy en büyük sorun bu adam bir katildi ve ben şuan onun yanında aptal gibi beni öldürmesini bekliyordum resmen. Çaktırmadan kolumdaki saate baktım abimin gelmesine daha bir saaten fazla vardı. Resmen ölecektim gençliğimin baharında daha hiç japonya' ya gidemeden, daha hiç babamın arabasını kaçıramadan, daha hiç brokoli yemeden ( iğğk bunu yapmasamda olur), daha daha... Bu güzelim fikirlerimi yanımdaki katil böldü. Bana sinirli bakıyordu yoksa yoksa beni beni ponçik bedenimi burda öldürsem nereye gömerim diye mi düşünüyordu. Sonuçta beni bu bahçede öldürse en kötü annem çiçeklerini sularken bile farkederdi. Çiçeklerinin üstündeki 1.70 lik şeyi bir zahmet farket yani anne. Neyse şimdi de elini gözümün önünde sallayıp " hey orda mısın?" diyordu. Sakince "seni görebiliyorum"dedim. " Bu konuda şüphelerim var" dedi. Yahu adam bir katildi ve benim artık yalvarmaya başlamam gerekiyordu. Ve başladımda... " lütfen katil bey ben daha öğrenciyim, daha çok gencim hem hem annem hasta ona bakmam gerek( özür dilerim anne ama lütfen burda canım söz konusu) , daha yapıcak çok şeyim var lütfen beni şimdi öldürmeyin ne bileyim bir on yıl sonra falan gelin yok vazgeçtim yirmi yıl sonra gelin hem o zaman yaşlanmış oluyorum zaten gezip tozamamda " sen gerizekalı mısın kızım ne katili ne öldürmesi?" Zaten korkuyordum " tamam ben sizi hiç görmedim en iyisi o zaman kalın sağlıcakla şeytanınız bol olsun ( ne? kötü şeylerde hep böyle denir) . Bana cidden sen ne saçmalıyorsun der gibi baktı bende o sırada eve doğru adımlıyordum ve bingo kapıdayım. Şimdi anahtarımı bulup bu kabustan kaçacaktım. " Hey sen havuç kafa burda mı oturuyorsun?" Önce gerçekten sinirlendim ama sonra kızım saçmalama adam katil dedim. Anahtarında elimde olmasının verdiği rahatlıkla " sence? " dedim. " Bu gece burdayım o zaman " dedi kapıya doğru adımlarken, beni yine korku sarmıştı " ne saçmalıyorsun sen, burda falan kalamazsın" önce bi bana bir anahtara baktı ve anahtarı elimden çekip kilide yerleştirdi " sesini çıkarma yoksa olacaklardan sorumlu değilim" dedi ve içeri girdi. Lanet olasıca zürafa! Resmen evimizde bir katil vardı.

Merhaba yanlışlarımın olduğunu biliyorum. Sadece eğlenmek ve güldürmek amaçlı yazıyorum umarım sizde seversiniz😊

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 22, 2016 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ZürafaWhere stories live. Discover now