5. Düğüm♠

137K 9.1K 1.6K
                                    

Umudun fersiz ışığında aydınlanmaya çalışmak ne kadar acıtsa da yaşıyorsak umut var demektir kuramına sadık kalmak daimaen mantıklı olandı. Rüyamda görsem inanmam diyeceğim şeylerin ortasına düşmüş, aslanın ağzından hayatımı almaya uğraşı-
yordum çaresizce. Tabanlarıma sıvanmış korku adeta balçık kıvamında beni içine hapsederken, sessiz kalmayı yeğleyerek Derin’in
adımlarına ayak uydurdum.

Koridorun sonu, salonun başladığı sınıra geldiğimizde, adımlarım
benden bağımsız olarak yavaşladı. Koluma giren Derin de benimle birlikte durduğunda, soran bakışlarını bana çevirdi.
İşaret parmağım salonu gösterdi; şöminenin yanındaki koltukta
oturan Sezgin dudağının kenarına peçete bastırıyordu ve yüzünde
halinden hoşnut olmayan bir ifade yer edinmişti. Başka hiçbir
hareketliliğe rastlamayan bakışlarım ani bir kalp çarpıntısına karşı önlemini almak için beni bu soruyu sormaya yönlendirdi.

“O buralarda mı?”

İnce ama biçimli dudaklarının kenarları yukarı kalkarken kafasını iki yana salladı.

“Hayır değil, ama birazdan gelir, üzerini değiştiriyor olmalı.”

Anlık bir rahatlamayla derin bir soluk aldım. Onu görememek
ancak varlığını etrafımda hissetmek çok tedirginlik yaratı-
yordu; hem bedenim hem zihnimde. Hâlâ kabullenememem ya da kabullenilmesi gereken şeyin idrakinde zorlanmam kesinlikle
aleyhimeydi.

“Ondan korkma, kaybetmek onu hırçınlaştırdı sadece. Acısını
bir şeylerden çıkarmaya çalışıyor, sular durulunca böyle bir adam
olmadığını anlayacaksın. En azından senin gibi zararsız kızlara
karşı.”

“Zararsız mı?” Anlamayan gözlerimi yüzüne diktim.

“Zararsızsın yani, o kadar çok insan tanıdım ki tek görüşte kimin
ne olduğunu anlayabiliyorum. Sadece merak ettiğim bir şey
var.”

Elini dirseğime koydu, bakışları yüzümü inceler gibiydi; ne
kadar tehlikeli de görünse davranışlarında saf samimiyet vardı.

“Neyi merak ediyorsan sorabilirsin, çünkü ben seni sorularımla
yeterince bunaltacağım.”

“Akıllı bir kıza benziyorsun, Alya’nın teklifini nasıl kabul etti-
ğini anlamıyorum.”

İnsan kaçmak isteyince neden sonuç ilişkisi kuramıyordu. Sadece
olduğu yerden uzaklaşmak istiyordu; sanki acısını ve kötü
anılarını yanında götürmeyecekmiş gibi.

“Ben sadece iyi durumda değildim. Düşünemedim.”

Elini geri çekip kollarını kavuştururken koyu kahve gözleri kısıldı. Öylesine gerçekti ki bir ruh olduğunu anlamak imkânsızdı.

“Erkek meselesi mi?”

Dudaklarımdan dökülen alaycı bir gülümseme sonrasında, “Keşke öyle olsa,” diye itiraf ettim. “Bu konudan bahsetmek istemiyorum.
Söylesene, şu Ateş’in ihtiyar diye bahsettiği kişi kim?
Neden oraya gitmemiz gerekiyor?”

Koltukların olduğu yöne doğru ilerledik, Derin kendine Sezgin’in
yanında yer bulurken ben de hemen şöminenin dibindeki
mindere çöküp bacaklarımı uyluklarımın altına aldım. Burası
gerçekten çok soğuktu, keşke daha kalın bir şeyler giyseydim diye
geçirdim içimden. Dışarıda hiç dinmeyen bir rüzgâr vardı ve insanın içini ürpertecek derecede kuvvetli esiyordu.

HİS 🔥 +18 (Yeniden Yayınlanıyor)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora