42. Kestane ♠

39.6K 3.4K 455
                                    


Anahtarı kapı kilidine taktığında bir türlü çeviremedi genç kadın, yıllardır bu anahtarla açıyordu oysa evinin kapısını. Sinirlendi, zaten sabırlı bir mizacı yoktu. Anahtarı çıkarttı ve tekrar takıp çevirmeyi denedi, olmuyordu işte. Topuğunu yere vurarak ellerini koyu renk saçlarının arasından geçirdi.

''Siktir ya!'' nadiren dudaklarına uğrayan küfürlü kelimelerin devamı geliyordu ki kapı usulca açıldı.

Görüş açısına giren sima Sezgin'den başkası değilken, şaşkınlıkla dudakları aralandı.

''Ne işin var senin burada?''

Sezgin kapıyı tamamen açtı ve geçmesi için Derin'e yol verdi. Yaşadığı ilk şaşkınlığı üzerinden attıktan sonra içeriye geçen kadının dikkatine kapının arkasındaki anahtar takılı kaldı. Bu yüzden açamamıştı.

''Bakma öyle, sana kapıyı kendim açmak için anahtarı kapının arkasında bıraktım''

Derin yüreğine vuran heyecan dalgasını göstermemeye çalışarak salona geçti, çantasını tekli koltuğa bırakıp Sezgin'e döndü. İhtiyarın evinde, kâhinin söylediklerinden mütevellit fazlasıyla gergindi.

''Burada olduğunu bilseydim gelmezdim. Hatta bu kısımda olduğunu bilseydim Lazan'a dahi geçmez Pravi'de kalırdım''

Sezgin sıkıntıyla nefes verdi. Derin'in kendisini görmezden gelmesine katlanamıyordu. Öfkesinin geçmesi için onu bir süre kendi halinde bırakmıştı ancak artık gözünün önündeyken ona dokunamamak dayanılmaz bir hal alıyordu.

Sezgin'den bir cevap alamayınca daha fazla orada durmak istemediğini fark etti. Koltuktan çantasını aldı ve yürümeye başladı.

"Ben gidiyorum"

Sezgin salonun girişinde duruyordu, yanından geçip gitmeye kalkan kadını kolundan yakalayarak yeniden içeri soktu.

"Ne yaptığını sanıyorsun, kendine gel"

"Ben kendimdeyim, hem de hiç olmadığım kadar Derin"

Adımlarının rotası Derin'i bulurken, genç kadın geri geri gitmeye başladı ve klişe son gerçekleşip sırtı duvarla buluştu. Bedenler bir birine değdiğinde adımlar stabil bir hal aldı.

"Uzak dur Sez-'"

''Duramıyorum'' diye kesti genç adam. Açık kahve gözleri kadının güzel yüzünde, donuk ifadesini arşınladı bir süre. Sonra hep bu yüzü görmek istediğini düşündü, hep bu bedene dokunmak istediğini...

''Affet beni'' dedi bu sefer, alnını Derin'in alnına dayarken... ''Yıllardır sarhoşmuşum da, daha yeni ayılmışım gibi hissediyorum''

Derin ne söyleyeceğini, nasıl davranacağını bilemiyordu. Ona kızgındı, dahası kırgındı. Ancak yıllardır hasret olduğu koku bu denli yakınken nasıl kendinden uzaklaştırabilirdi ki?

''Sezgin, lütfen''

Genç adam kollarını Derin'in ince beline sardı. Başını usulca boynuna yaklaştırıp kokusunu içine çekti ve ardından oraya uzun bir öpücük bıraktı.

''Seni seviyorum Derin''

Kulağına fısıldanan sözlerle nutku tutuldu kadının, dudakları usulca kıvrılırken gözünden bir damla yaş süzüldü.

HİS 🔥 +18 (Yeniden Yayınlanıyor)Where stories live. Discover now