Nocturne, yağan karın esprisini bilir.

3.6K 276 360
                                    

Tek kelimeyi bile atlamayın okurken, lütfen🖤

Beğenirseniz okuması için en değerlinizi etiketleyin, yeni yılınız çok güzel olsun. Bu one shot da sizlere hediye umarım seversiniz.

Ne zaman özlerseniz onları o zaman açıp okuyun madem💋

~











"Chanyeol, unutmasana şaraplarımızı..." Market arabasını sürerken arkamdan arabayı kavrayan bedenle gülerek kafamı geriye yaslıyorum. "Bir anda gelirsen arkamdan öyle korkarım." İleri atılmasıyla market arabası hareket ediyor ve yürümek zorunda kalıyorum, dibimden geliyor. Elleri ellerim üstünden market arabasını kavramış, hemen arkamdan yürüyor. Bu yakınlık 31 Aralık saat 21.04 iken kimseyi önemsemiyor olduğumuzu kanıtlıyor. Asla ama asla o yanımdayken umrumda olan başka bir şey yok. Aslında şimdi böyle diyorum evet; ama bunun azizliğine uğrayacağımdan da eminim.

Bir saniye.

Şey, anlatım Chanyeol'den olacakmış.

***

Elime aldığım bir şarap şişesini Baekhyun'a gösterdikten sonra vereceği tepkileri bekliyorum. Gözleri heyecanla açılıyor ve yüzüne bir gülüş konuyor. "Ama neden bir tane?" Şişeyi market arabasına bırakırken şakağını öperek mırıldanıyorum. "Sonra hastalanıyorsun. Çok içmene izin yok." Duyduklarıyla kızararak gülümsüyor ve ben onu gülüşünden öpüyorum. Bu sefer daha çok utanarak aramızda kalan az mesafeyi kapatıyor. Utandığında yaptığı gibi bana daha çok yaklaşıp başını aşağı eğiyor.

Aslında bu heyecanlanmam için ufak bir sebep değil, çok ufak bir sebep de değil çünkü acayip büyük bir sebep ki ben her an delirebilirim.

"Hadi hemen gidelim de yeni yıla girmeden önce biraz vakit geçirelim." Kulağına fısıldadığımda tekrar utanarak gülüyor. Ona bunu yapmaya bayılıyorum; ama savunmasız bir köpek yavrusuna dönüşmesi beni pişman edebiliyor bazenleri. Görseydin, bu kelime oyunları kadar basit değil. Yapabilirdim ve yapıyordum.

Şimdi anlatacağım ama anlamazsınız havalarına girmeyeceğim çünkü Yıldız Tozu'nda değiliz. Ben bu masalın Chanyeol'uyum. Benim Baekhyun'um da benim masalımın Baekhyun'u. Bence gayet anlaşılırım.

Değil mi?

Fazla cesurum.

Biraz sonra utangaç gülümsemesinin kesildiğini fark ediyorum. "Chanyeol, ben özür dilerim senden." Duyduğum cümleyle şaşkınlıkla arabayı durduruyorum. Araba ve bedenim arasında sıkışan vücudu titriyor. "Neden?" Şaşkınca konuştuğumda gözlerini kırpıştırıp hafifçe çenemi öpüyor. Hissettiğim öpücükle gülerek ona yaklaşıyorum ve alnını öpüyorum. "Söyle bakalım neden özür diliyorsun?"

Bakışları donuyor ve dudaklarını ısırıyor. "Yirmi iki yaşında genç birisiyim ve pek olgun olamıyor olabilirim. Sense işi gücü olan otuzundan ay almış bir adamsın. Bazen çocuksu olabiliyorum ve sen bundan rahatsı-..." Ellerim ağzını kapatıyor; kızgınca suratına bakıp iç çekiyorum.

Bildiğin aramızdaki dokuz yaşı vuruyor!

"Çocuksu mu? Sen hayatımda gördüğüm en olgun, en güzel, en akıllı ve en sevimli insansın. Sen istediğim her şeysin ve gelip bana rahatsız olmaktan bahsediyorsun. Evet biraz küçüksün benden. Bebeğimsin." Gülerek yüzünü ellerim arasında alıyorum. Hemen büzülen sevimli dudaklarını öpe öpe bitiriyorum.

Kızarmış yüzünü seyrediyorum ve bize bakan birkaç kişi fark edince yanağını okşayarak market arabasını sürmeye başlıyorum. Dönen bedeniyle birlikte arabayı sürerken arkasından yapışık gitmemi dert etmiyor. Utanma seviyesini bilmiyorum.

Nocturne | ChanBaek √Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin