Zeynep İle Ömer (Berdel)

1. bölüm

Sabah gözümü Karadeniz yağmuru ve
temiz havası ile açtım sabah ezanı okunana kadar. Abdest alıp namaz kıldım aşağı inip kahvaltı hazırladım annem babam da namazdan sonra geldiler mutfağa

Annem -kuzum erkencisin
Diyerek oturdu mutfağa
Babam yüzünde tebbesüm ile
" benim bitanem babasına kahvaltı mi hazırlar "diyerek çayından bı yudum aldı

Kahvaltı lar bitip kalkın çalışma annem babamı geçirmeye gitti
Semih bey hayırlı işler Allaha emanet sin diyerek uğurladı eşini
Zeynep muzipce gülerek annesine
Ne oldu Aysel sultan babamın yoluna baka kaldin dedi kahkaha atarak
Aysel hanım kızına bakarak edepsiz dedi ve terliği fırlattı ama boşuna Zeynep çoktan kaçmıştı abisinin odasına dalıp

"Abigggggg kalk artık öğlen oldu"

diyip yatağa atlayan. Zeynep
Onur daha ne olduğunu anlamadan ağırlık, hissetti üstünde
"Kızım 23 yaşına geldin hala çocuksun "diye çemkirdi
Zeynep alinmayarak küçük kız edasinda abisine bakıp

"Tabi ben sizin koca bebeginizim diyip "sulu sulu öptü abisini

Aşağı inip telefon da konuşan annesine baktı ne oluyor diye

Telefonu kapatan Aysel hanım sağa sola bakıp

"Abinin sevdiği kızı başkasına veriyorlar mis "dedi üzülerek

O sırada aşağı inen onur "Ney" diyebilimişti sadece, çok kez istediler ama red cevabı alan çetin ailesi onuru unuttu diye umut ediyorlar di ki

duydukları karşısında aglayacak olan onur toparlanip benim işim var çıkmam gerek diyerek evden ayrıldı

evden çıkıp arabayı direk Mardin'e süren onur sevdiği dilani arayıp

"Alo Dilan, benimle kacarmisin "dedi
"Evet kaçarım onur "dedi Dilan

tereddüt etmeden çünkü çünkü onlar Mardin den taşınırken söz vermişlerdi ayrilmayacagiz diye cevabı alıp kapatan onur yola devam etti

Aysel hanım oğlunu aradı ama cvp alamadı "ah akılsız, kafam niye dersin ki "diyip dövünmeye başladı

Zeynep kalkarak "ne yapacakki abim en fazla kaçırır "dedi ama bilmiyordu ki

kaçanlar ya ölür yada berdel gider çünkü Zeynep daha 3 yaşında iken ayrılmış lardi Mardin'den
Annesi kızına ağlar gözle bakıp iç geçirdi

"Neyse annem, ben pasta yapacağım bu gün okulda yok "diyerek mutfağa geçti kısa süre içinde pastayı yapıp

"Helal sana, be kızım ne güzel yaptın "diyerek hayiflan'dı.
İkindi namazı geldiğini görünce abdest alıp namazını kılıp dua'sini Edip mutfağa gitti yemek hazırlığına

başlayıp, yemek yapmayı da bitirmişti babasının geliş saatine denk getirip sofrayi hazırlayıp, sessiz bı yemek yerken Semih bey, Aysel hanım'a dönüp "hanım onur nerde "dedi

Aysel hanım Semih beye bakıp "bugün Esma ile konuşuyordum, dilani vermişler onu diyordu ben de kapatıp zeynebe anlatırken onur. Duydu ve apar topar çıktı bey "
dedi ağlamaklı sesi ile, Semih bey anlamıştı kaciracagini oğlunun sevdiğini

"hayırlısı olsun hanım "dedi yemekler yenilip

Zeynep kahve yapıp getirmişti
Semih bey memnuniyet ile "eline sağlık prensesim "dedi

"afiyet olsun babam"
diyerek öpücük attı babasına çok iyiyidi baba kızın arası

Annesine uzatıp "buyur sultanım"dedi Aysel hanım "saol kınalı kuzum " dedi pastalari getirip yerken

Zeynep
"imm"diye ses çıkardı "kızım yavaş "diyen Aysel hanım "anne napim çok güzel olmuş"diyip bı çatal daha aldı kahveler de icilip, yatma saati gelip herkes odasına geçerken. Zeyne"be bı sıkıntı olmuş tu hemen açıp kuranı kerim okuyup rahatladı ve uykunun güzel, kollarına bıraktı kendini sabah ezanının, sesi ile uyanan Zeynep yatağından dogrulup kalkıp ezanı dinlemeye başladı huzur veriyordu ezan sesi, namazını kılıp dua ettikten sonra yine uyumak için yatağına giriş yaptı
Sesler ile uyanıp aşağı koşar adımlarla inip abisini ve yanında dilani görünce anı bı şok geçiren Zeynep "ne oluyor ?" dedi
Babasına kızına bakıp
"Ne olacak bu hergele kızı kaçırıp gelmiş şimdi ne yapacağız ha" diyip kükruyordu Semih bey, Zeynep hemen dilani alıp odaya çıkardı agalamaktan helak olan dilana sarılıp geçti dedi Zeynep
Dilan zeynebe bakıp daha çok ağladı biliyordu ki ya ölüm ya berdel olacak
Aysel hanım "Zeynep kızım aşağı inin "diye çağırdı kızı ve gelinini

Hemen nikah kiyacaklardi, hocayı getirip dini nikahlarını kiyip resmi nikah içinde hazırlıklara başladılar. 2 gün sonra düğün vardı, istemeye istemeye olsa da Aysel hanım gelinine birşey demiyordu 2 gün gelip catmisti küçük bı alan kurup düğün yapılıyordu düğünde zeynebin zoru ile olmuştu her ne kadar olmaz deseler de

"artık Dilan da bı kızınız demi anne baba düğün hakkı, sevdiği için kaçtı "diyip gelinlik alıp komşularının evinden çıkarıp düğünü yapmışlardı

ayri bı evleri olan Semih beylerin hemen oraya dayamis döşenmiş olarak verdiler evin anahtarını düğün bitiminde eve giden gelin ve damat bismillah diyerek evlerini açtılar onur dilani kucağına
"alıp hoş geldin evine gönlüme huzurum "dedi ve içeri geçtiler eve hayranlıkla bakan Dilan

"Bura çok güzel artık bura bizim evimiz demi artık bir ömür boyu Allah nasip ederse seninim benimsin demi "dedi aglamakli
Bı sesle "evet bitanem artık bura bizim evimiz "dedi gelinine birbirlerine sarılarak odalarına gittiler
Sabah saatlerinde kapıyı kıracak gibi çalınması ile uyanan Semih bey hemen bismillah sabah sabah kim diyerek kapıya yöneldi

Zeynep kapısı ni açıp babasına kimki bu saatte bakışı attı babası ile aşağı inerken bı ses duydular ve zeybin korku ile gözleri büyümüştü

Kapıyı açar açmaz içeri Dalan adama
"Ne oluyor sabahın köründe" diye bağırdı
Zeynep korku ile bakarken sinirli adama
"Ne olacak lan nerde o onur şerefsizi benim bacımi kaçırmak ne demek lan "diyerek bağırıyordu arkada gelen sesle bakan sinirli adam

"Baba sen karışma ikisi de bu kaçışın hesabını verecek "dedi

Semih bey benim size, verecek ne olglum ne de kızım var diyerek diklendi
Arkadaki yaşlı adam Semih kendine gel ne demek veremem bilirsen töreleri dedi zeynebe, göz gezdirerek