Ağır Roman

159 30 20
                                    

Bir adam tanıdım, yüzündeki hüzün dikkatimi çekmişti.. Deli rüzgârlar dev dalgalar vardı gözlerinde. Bakışları gözlerime denk geldi, fırtınadan eser kalmamıştı. Gözleri bahar dalları, 'Bahçemi buldum' dedim huzur dolu yeşil gözlere bakarken. Tertemiz çocuksu kalbi, güneşten saçları vardı, omuzları tüm dünyanın yükünü taşırcasına dik ve gururluydu. Bir kadın en güzel nasıl sevilir herkese göstermişti. Her gün mutlaka 'seni seviyorum' derdi, bir gün 'ölüyorum' dedi ben zaten onu dediği anda ölmüştüm.

'Bana bir söz ver ve beni unut' demişti. Ne zannediyordu? Ölümü unutmak kolay mıydı? Uzaklarda olduğunu bile bile bekledim, arayıp şakaydı.. demesini bekledim, her şey geçti yanındayım demesini bekledim, bekledim.. ne sesi vardı ne nefesi, hani sonsuzdu aşk, hani dillere destandı aşkımız. Bari son günlerimizi yan yana geçirelim istedim. Aradım taradım ama bulamadım, gitmişti.. içime sığmıyor artık bu kanatan keder. Benden her kaçışı ölüme yakınlaşmasıydı..

Şimdi kim bilir hangi denizi seyrediyordu, çıldırışımdan habersiz. Bana son sözleri ' ölüyorum, yinede seni seviyorum' du bunu hafızamdan nasıl silebilirdim, bize bunu nasıl yapardım. Şimdi istediği kadar kaçsın, kulaklarımda son sözleri, cüzdanımda bir resmi, hafızamda anılarımız olacak. Ağır bir romandı yaşadığımız. Sayılı nefeslerimiz tükenirken, ölümün soğuk nefesi hep yanımda olacak. Onu özledikçe ölüme sarılacağım. Hoşça kal bahçem.. sakın ağlama, huzurla kapa gözlerini bensiz diyarlara.. hoşça kal bahçem..

Ağır RomanWhere stories live. Discover now