EYES CLOSED(düzenlendi)

770 94 76
                                    

YAZARDAN

Genç oğlan grup arkadaşlarıyla beraber her zaman gittikleri bara gelmişti. Sürekli olarak buraya geliyorlardı. Çünkü burası her zaman karanlık olurdu. Buranın özelliği gibi bir şeydi bu kadar karanlık olması. Bu sayede kimse onların BTS olduğunu bilmiyordu daha doğrusu anlamıyordu. Masalardan birine oturdular içki siparişleriniz verdiler.

Birden bire gürültülü müzik durdu ve sadece sahne aydınlandı ve barın sahibi sahnede belirdi. Etraftakiler müzik durduğu için yakınmaya başlamıştı. Adam konuşmaya başladığında etraftakilerin sesleri kesilmişti ;

+ Bugün burada misafir olarak benim en yakın arkadaşım bulunmakta. Ondan bize bir kaç şarkı söylemesini rica edebilir miyiz acaba?

Barda ki herkes tempolu bir şekilde ritim tutmaya başladılar aynı zamanda 'evet, evet! ' nidaları yükseldi.

Sonra sahne tekrar karardı. Ve etraf yine zifiri karanlığa büründü. Bir kaç dakika sonra sahnede beliren kızla tüm dikkatler sahneye yoğunlaşmıştı.
Kız gözlerini kapattı ve şarkıyı söylemeye başladı;

-I, I know where to lay

Ben, nereye yattığımı bilmiyorum...

I know what to say

Ne söylediğini biliyorum...

It's all the same

Hepsi aynı...

And I, I know how to play

Ve ben nasıl oynandığını biliyorum...

I know this game

Bu oyunu biliyorum...

It's all the same

Hepsi aynı

Now if I keep my eyes closed, he looks just like you

Şimdi eğer gözlerimi kapalı tutarsam , o sadece senin gibi bakar...

But he'll never stay, they never do

Ama o asla kalmayacak , onlar asla
yapmazlar...

Now if I keep my eyes closed, he feels just like you

Şimdi eğer gözlerimi kapalı tutarsam, o sadece sen gibi hisseder...

But you've been replaced

Ama sen yenilendin...

I'm face to face with someone new

Ben yeni birileriyle yüzyüzeyim...

Would've gave it all for you, cared for you

Senin için her şeyi verirmiydim?
Senin için endişelenirmiydim? ...

So tell me where I went wrong

Bu yüzden bana nerede yanlış yaptığımı söyle...

Would've gave it all for you, cared for you

Senin için her şeyi verirmiydim?
Senin için endişelenirmiydim? ...


(My lover, my liar)

(Aşkım, yalancım...)

Would've traded all for you, there for you

Senin için her şeyi satarmıydım?
Burada senin için?...

So tell me how to move on
Bu yüzden nasıl devam edeceğimizi bana söyle...

Would've traded all for you, cared for you

Senin için hepsini satarmıydım?
Senin için endişelenirmiydim?

(My lover, my liar)

(Aşkım, yalancım...)

He don't realize that I'm thinkin' about you

O senin hakkında ki düşündüklerimi fark etmez...

It's nothing new, it's nothing new

Hiç bir şey yeni değil, hiç bir şey yeni değil...


Kız gözlerini açtığında karanlığa baktı. Bir kaç saniye sonra etraftakiler hem kızın güzelliğinin hem de sesinin etkisinden çıkınca alkışlamaya başladılar.

Oğlan kendini sarhoş hissediyordu. Hayır, hayır bu sadece içtiği bir bardak viskiden kaynaklı değildi bu sadece kızın sesinden kaynaklıydı;

Bir ses insanı sarhoş eder miydi?

Sonra sahnede ki beden acı bir şekilde gülümseyerek konuşmaya başladı;

+ Bugün benim kullanıldığımı anladığım ve terk edildiğimin yıl dönümü on yıl koskoca on yıl boyunca ben her gün bu aptal günü kutladım.

Kız derin bir nefes aldı ve konuşmasına devam etti;

+ Şimdi benimle bu günü kutlamayı kaç kişi ister?

Herkes -oğlan ve grubu da dahil- alkışlamaya başladığında kız istediği cevabı almıştı;

+ Bende öyle düşünmüştüm. O zaman millet gece daha yeni başlıyor!

Ve oğlan tüm gece boyunca o sesle sarhoş olmuştu...

________________________________

Diğer bölümleri de çabukça düzenleyip atacağım bebeklerim 😍😍😍

BİR DOKTOR VE BİR İDOL~ JJKWhere stories live. Discover now