5. Bölüm : SOKAK LAMBASININ ALTINDA

6.2K 288 90
                                    

ÖNEMLİ NOT : Olaylar ve kişiler hayal ürünüdür

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

ÖNEMLİ NOT : Olaylar ve kişiler hayal ürünüdür.

!! DÜZENLENMİŞTİR !!

* 5. Bölüm : Sokak Lambasının Altında *

"Ölüm ; bir andan kaçmak için bir ömürü zehir etmektir cana."

Rüyalarıma bile giren Serseri yüzünden uyumak istemiyordum. Uyuyunca bile ondan kaçamıyordum ben. Aklımdan çıkmıyordu yüzü , yaptıkları... hiçbir şeyi. Özellikle geçen gün evime girip söylediklerinin üstüne sokakta o çocuğu döndüklerini gördükten sonra kafam allak bullak olmuştu.

Gözlerimi kapadım yine , penceremin kenarından yağan yağmurun penceremde bıraktığı damlacıkları izledim bir süre. Ve karşıdan sokağa yeni giren siyah kapşonlusu ile saçının bir kısmını önüne almış , altına giymiş olduğu siyah pantolon ile görüş açıma giren Serseri ile şu sıralar sinirimi bozan kalbim yine hızlanmış ve beni yine sinir etmeyi başarmıştı. Ateş böceğim yönünü kaybetmiş ışığının bile aydınlatamadığı karanlıkta yolunu bulmaya çalışıyordu.

Ayağını yere bastığı anda yanan sokak lambasıyla şaşırmamıştım çünkü artık alışık olduğum bir durumdu bu. Geçip gitmesini beklerken Sokak lambasının önünde durdu , karşıya bakmayı sürdürdüğü zamanın ardından kafasını usulca sola çevirdi ve gözleri gözlerime değdiği anda indim penceremden. Odamda dört dönerken beni fark etmiş olması iyiye işaret gibi gelmiyordu. Uzanıp gizlice baktığımda sokak lambasının önünde durup pencereme baktığını görmüştüm. Ellerim titrerken sonunda kalbime yenilip gri montumu aldım ve indim aşağıya. Merdivenlerden inerken çıkardığım seslerden varlığımı fark eden annem mutfaktan seslenmisti.

"Beren Alya , nereye?" Verebileceğim bir cevabım vardı elbet ama vaktim yoktu işte. Annemin her ne kadar sinirlenecegini bilsem de cevap vermedim ve beyaz spor ayakkabılarımı giyip çıktım evden. Dışarıya adımımı attığım gibi elimde duran gri montumu üzerime geçirdim.

Bahçeden çıkmama yalnızca bir adım kalmıştı. Öyle bir durumdaydım ki her an geri dönebilirdim. Beynim durmuş gibiydi sadece kalbimle hareket ediyordum ve sonunda ayaklarım beni buraya kadar getirmişti. Bahçeden çıktığım gibi sokak lambasının altındaki gölgeye saklanan Serseri'nin varlığı nefesimi kesmişti. Bu sokaktan çok araba geçmezdi bu yüzden yolu kontrol etme gereği duymadım. Serseri'nin yanına varmama iki adım kalmışken sokak lambası dışında solumdan gelen beyaz ışık gözümü almıştı.

Demek ki geçiyormuş.

Bir anda Serseri ile varlığımıza rağmen çıt çıkmayan sokakta yüksek bir korna sesi bu sessizliğe inat kendini belli etmişti. Hareket etmeme zaman kalmadığı gibi fren sesi kulaklarımı titretti. Tam dedim işte ona yakın olduğum son an ondan en kısa uzaklığım olan sonsuzluk kadardı.

SOKAK LAMBASI - 19.04  Where stories live. Discover now