birtakım öyküler

bir yaz gününün hikâyesi

feda edilebilecek şeyler ve verilen bir karar hakkında

ー

"Sen neler yapıyorsun Ochako?"

Çillinin, her seferinde ona nefret ettiği çam ağacının yeşillerini anımsatsa da bakışlarını asla kaçıramadığı gözlerini onunkilere sabitlemesi üzerine kız, soğuk dudaklarını pipetten çekerek "Âşık oldum." dedi. Kelimeler ağzından çıktıkları esnada yüzünde açan belli belirsiz bir tebessüm, çilliyi dediklerine inandırsa da kızın karşısında oturan sarışının alaycı bir şekilde "Hangi kitap karakteri bu sefer?" demesiyle solduğunda, Izuku Midoriya erkek arkadaşının biraz daha anlayışlı olması için her şeyi feda edebilirdi.

"Bu sefer sahici." dedi kız, patates kızartması ve soğan halkası dolu olan tepsileri masaya koyup "Ne oldu?" sorusunu nefesi kesilene kadar tekrarlayan meraklı arkadaşları sustuğu zaman da sözlerinin devamını getirdi. "Gerçi, onun benim hakkımda ne düşündüğünü bilmiyorum."

Boyamaktan yorgun düşmüş sarı saçlarını her zaman bileğinde taşıdığı mor lastik tokayla bağlayıp kendi önüne koyduğu tepsiden aldığı patates kızartmaları ağzındayken "Biri bana ne olduğunu anlatacak mı ?" diyen Denki Kaminari, ağzındakileri yuttuktan sonra gözlerinin önüne düşen solgun tutamları kulağının arkasına sıkıştırmaya çalıştı. Izuku durumu "Ochako birisini seviyormuş, öyle dedi." diyerek açıklamaya yeltendiği esnada cümlesinin sonu, Denki'nin şaşkınlıkla "Sen ciddi misin?" diye bağırması yüzünden duyulamamış ve o da bununla, yakın arkadaşlarından birinin en azından lafını bitirmesine müsaade edecek kadar sabırlı olması için de birkaç şeyi feda etmeye hazır olduğunu anlamıştı.

"Neden şaşırıyorsun? Birini sevmesi gayet normal."

Yanında oturan sarışının önünde duran tepsiden aldığı soğan halkasını ağzına atıp Denki'nin kendisine "Bunu aşk itirafıma bir cevap veremeyeceğini söyleyen, dünyanın en meşgul insanından duymayı da hiç beklememiştim. Bak ne kadar şaşırdım!" diye yakınmasını, eski defterleri belki de yüzüncü kere açıp sayfalara yazılan her bir kelimeyi üstüne basa basa okumasını ve bunu onun rahatsız olduğunu bilse dahi yapmayı sürdürmesini boş bakışlarla izleyen Hitoshi Shinsou, oğlan ağzına başka bir patates kızartması attıktan sonra nihayet sustuğunda, sözlerine devam edip onları pipetini ısırmakta olan kıza yönlendirdi. "Tandığımız biri mi?" derken Denki'nin çatık kaşları ve eğer üstüne giderse bardaktan boşalırcasına yağmaya hazır bekleyen kara bulutlar misali gözlerini, umursamamaya çalışıyordu.

Kız onu artık mahvolmuş pipeti çıkarıp yenisinin dışındaki kâğıt ambalajı yırtarken "Yok, değil." diyerek ve göz kontağından kaçınarak cevaplamıştı. Oğlanın o koyu renkli gözlerinde parlayan merhametin kendisini yıllardır rahatsız ettiğini itiraf etmesi kolay değildi bu yüzden sözlere dökmekten daha kolay olan eylemlerde buluyordu kaçışını. Rengi, merak ettiğinden hevesle sipariş etse de tadının onu memnun etmediği çilekli limonatanın kırmızısı gibi olan pipetiyle içeceğinden bir yudum daha alıp diyeceklerini o birkaç saniyede kafasında kurduktan sonra Denki'den başlayarak masadaki oğlanların yüzlerine tek tek baktı. Konuyu kendisi açmış olmasına rağmen herhangi birinin "Yok, anlatmasan da olur." işareti vermesini umutla beklemişti ancak Izuku'nun yüzünde dahi anlatacaklarını dinlemek adına duyduğu heyecanı yansıtan büyük bir gülümseye tanık olduğundan, bu durumdan kaçışının olmadığını anladı ve pipetiyle oynayarak konuşmaya başladı.

"Martın başında kitapçıya o şekilde kıtlıktan çıkmış gibi okumaya devam edersem birkaç haftaya kalmaz evde okuyacak hiçbir şeyin kalmayacağını fark ederek, bir arkadaşa hediye alma bahanesiyle gitmiştim. Bilirsiniz, Mina artık okuduklarımı bir koliye kaldırmamı ve yeni aldıklarımı kitaplığa koymamı söylüyor. Ben bunu yapamam hepsi gözlerimin önünde olmalı desem de beni dinlemiyor ve kitaplığı boşaltmadan kitapçıya gitmeme izin vermiyor." Onun konu kitaplar olunca karşısındaki kim olursa olsun çekinmeden saatlerce konuşabilecek bir hâle bürünüşünü aynı eski günlerdeki gibi kimselerin bilmesini istemediği bir hayranlıkla dinleyen Katsuki Bakugou, anlattıkları üzerine kafasında canlanan bir adet Mina Ashido ve ona mızmızlanan Ochako Uraraka yüzünden tebessüm etmiş ancak bunu erkek arkadaşı dâhil kimsenin fark etmesine izin vermeden yüzünden silip atmış ve kızın sözlerini dinlemeye koyulmuştu.