bu gözlere sığmazdı güzelliğine bakınca aniden

184 22 21
                                    

karşımda, ellerimiz iç içe geçmiş bir şekilde, mışıl mışıl uyuyorsun. bense seni izliyorum, yıllardır her gece yaptığım gibi. seni izlerken heyecanlanıyorum. boşta kalan elimi saçlarına çıkarıyorum, -ki yapmamdan en çok hoşlandığın şeydir bu sarılmaktan sonra- yavaşça okşamaya başlıyorum. bunu yaparken bile heyecanlanıyorum. seni uyandırmamak için oldukça sessiz ve yavaş davranıyorum.

derin bir nefes alıyorum. sana bakmak kimsenin yüzyüze gelmediği tanrı ile karşı karşıya gelmek gibi. tanrımsın ve sana tapıyorum. güzellik tanrıçası afrodit'i bile kıskandıracak yüzüne baktıkça gidiyor içim.

yavaşça yüzünde gezdirmeye başlıyorum parmaklarımı. nefes alışverişlerin hızlanıyor, göz kapakların titremeye başlıyor. gözlerini açıyorsun ve ben sana gülümsüyorum. gecenin bu saatinde neden seni izlediğimi soruyorsun. elimi yanağına ilerletip okşamaya devam ediyorum.

sadece seni izlemeye doyamadığımı söylüyorum. gülümseyerek elimi tutuyorsun ve küçük bir öpücük konduruyorsun. küçük bir gülümseme daha bahşediyorum sana. birleşik ellerimizden birini ayırıyorsun, o an bile korku sarıyor içimi. aynı şekilde sen de elini yüzüme, gözlerimin altına çıkarıyorsun.

baş parmağını yavaşça orada gezdirerek tekrar konuşuyorsun ve ben sonsuza kadar konuşman için her şeyimi verebilirim. bana neden günlerdir uyumadığımı, gözlerimin altının odaya vuran ay ışığında bile göründüğünü söylüyorsun hafif sitemle.
ben seni izlemeye hiç doyamıyorum ki.günlerdir, saatler boyunca uyanıp seni izliyorum. zaten ezberimde olan her zerreni hafızama iyice kazıyorum sanki unutabilirmişim gibi.

dudağımı büzerek, bilmiyorum diyorum sana. kaşlarını çatıyorsun bana. o an bile çok güzelsin. yüzüme yaklaşıp göz altlarıma ikişer öpücük bırakıyorsun. işte bu yüzden seviyorum seni.

artık uyumam gerektiğini, böyle yaptıkça seni üzdüğümü söylüyorsun. bense panik oluyorum seni üzdüğüm için. bunu farkedip karanlık odada kahkahanın yankılanmasını sağlayıp gülüyorsun bu aşık hâlime. şaka yaptığını, sadece kendime dikkat etmem gerektiğini anlatmak amacıyla dediğini söylüyorsun.

kafamı sallıyorum fakat seni izlememek benim için çok zor. bunu sana söylüyorum. birkaç saniye yüzümü inceleyip bakışlarını dudaklarıma indiriyorsun. dudaklarını, kuru dudaklarıma bastırmadan önce söylediğin tek şey ise beni çok seviyor olduğun.

gözlerimi kapatıyorum, heyecanlıyorum yine beni her öpüşünde olduğu gibi. ellerini yanaklarıma çıkarıp beni iyice kendine çekiyorsun, sanki hiç yakın değilmişiz gibi. bense ne yapacağımı bilemez hâldeyim. titreyen ellerimi zorlukla kaldırıp beline yerleştiriyorum.

ellerimin titrediğini farkedip öpücüğümüzün arasında gülümsüyorum. bense bir klişe yapıp gülüşünden öpüyorum seni, tekrar ve tekrar. birkaç dakika sonra benden ayrılıp son kez dudağıma, yanağıma, alnıma ve burnuma birer öpücük konduruyorsun.

mest olmuş bir şekilde sana bakıyorum gözlerim yarı kapalı. her gülümseyişinde kalbime bir ok sapladığını bilmez bir şekilde tekrar gülümsüyorsun ve yüzünü boynuma görmüyorsun. utandın, biliyorum. seni utandırmak bu hayatta yapmayı en çok sevdiğim şeyler arasında.

belindeki ellerimi daha da sıkılaştırıyorum, kollarını boynuma sarıyorsun ve bir elini saçlarıma çıkarıp okşamaya başlıyorsun. bunu beni mayıştırmanın en iyi yolu olduğunu biliyorsun. gözlerimi kapatıp kokunu içime çekiyorum. kokun olmadan nefes alamıyorum.

boynuna birkaç kelebek öpücüğünü bırakıyorum, seni öpmeye doyamıyorum. öptükçe sanki bir daha öpemeyecekmişim duygusuna kapılıyorum, bu yüzden daha çok öpüyorum. korkak bir adamım. seni kaybetmekten çok korkuyorum. her hareketimi temkinli, her sözümü binlerce kez düşündükten sonra iletiyorum sana. dedim ya, seni kaybetmekten korkuyorum. ben deniz lee jeno, seni kaybetmekten çok korkuyorum..

üç nokta koyarak bitirelim ki,nomin için söyleyeceklerimiz bitmesin

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

üç nokta koyarak bitirelim ki,
nomin için söyleyeceklerimiz bitmesin.
okuduğun için teşekkür ederim.

yine de yarın yokmuş gibi seviyorum seni Where stories live. Discover now