~1~

43 4 35
                                    


Bayan Hyerim şaşkınca karşısındaki arabaya ve bagajdaki bedenine baktı.
Ağlıyordu...

Ne yapacağını bilmediğinden belki de.
'Ben burdayım, yaşıyorum' demek istiyordu.

Ama o da biliyordu öldüğünü. Efsane gerçekti.

Karşıdan siyah şapkasıyla Ölüm Meleği göründü. Elindeki siyah zarfı açtı. Kaldırımda oturan ve bıçak yarasını tutan kadına 2 saniyeliğine baktı.

"Adı: Lee Hyerim
Yaş:22
Ölüm sebebi: Uyuşturucu bağımlısı erkek arkadaşı kıskançlık krizi geçirdiği için kurbanı bıçakladı.

Sensin değil mi?"

Kadın hüzünlüce baktı. Belki de son bir çare tanrının ona yardım etmesi için zaman kazanmak istiyordu.

Ama bariz bir şey varsa o da Tanrı'nın ölüm görmek istemediği sürece insanların kaderine karışmadığıydı.

"Benim." dedi kısık çıkan sesiyle.

Ölüm Meleğinin halletmesi gereken bir işi daha vardı. Bayan Hyerim'in erkek arkadaşının yanına gitti. En soğuk ses tonuyla konuşmaya başladı.

"Sen. Kız arkadaşını bıçakladın. Onu ormana götürmek isterken arabanın tekerine çivi battı. Polisler seni takip ettiğinden ne yapacağını bilemedin. (Bu cümleyi bastırarak söyledi) Ve beni hiç görmedin!"

Adam Ölüm Meleği'nin gözünün içine baktığından her dediğini sanki yaşanmış gibi kazıdı beynine.
*******************************************************************************
Bayan Hyerim'in içeceğini hazırlıyordu. Öbür dünyaya açılan kapıya girmeden önce hayatına dair anıları silmeliydi.

Bu ölen masum insanlara verilen bir ödüldü.

Hayatındaki mutlu anılar gidebilirdi belki ama o mutlu anılarla beraber pişmanlıklar ve göz yaşları da silinecekti.

Temizlediği çay bardağının içine içeceği nazikçe doldurdu. Masaya koydu.

Bayan Hyerim önüne konan bardağa baktı. Her ne kadar acı verse de silmek istiyor muydu anılarını?

"Acaba... içmesem tam olarak nolur?"

Ölüm Meleği çoğu defa duymuştu bu soruyu. Geçmişini,adını, ne olduğunu hatırlamamak yakıyordu canını.

Ama bunu insanlara söyleyemiyordu. Çünkü onun yapması gereken belirli şeyler vardı.

"Eğer içmezseniz bundan sonraki 200 yıl içinde mutlu anılarınız yavaş yavaş kaybolacak zihninizden. Mutlu anıların kaybolmasıyla beraber acılarınız,keşkeleriniz ruhunuzda ağırlaşacak. Pişman olacaksınız. Size verilen bir ödülü almadığınız için.
Pişman olacaksınız. Zamanında çektiğiniz her şey için."

Bayan Hyerim çay bardağını eline aldı. Yavaş bir şekilde dikti kafasına.

Ardından masadan kalktı. Ölüm Meleğine teşekkür etti ve öbür dünyaya açılan görkemli kapının içinde sonsuzluğuna yürüdü.

Devam edecek...

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 11, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ÖLÜM MELEĞİWhere stories live. Discover now