Boss ☙ yuta + sana ✔

0.1: one shot ✔

Sana, elindeki kedi maması dolu kap ile Yuta'nın odasına -kapısını tıklatmadan- girip masanın üzerine bıraktı. "Mama vakti." Yuta gülerek ittirdi önündeki kabı. "Bu ne Sana?" Sana kaşlarını kaldırdı. "Sana mama getirdim. Yesene."
Sana elindeki çantasını, minik sehpanın üzerine koyup, çaprazında duran siyah deri berjere oturdu. "Bugün son günüm Yuta."

Yuta kafa salladı. "Sonunda bir başbelasından kurtulduğum için, Tanrı'ya ne kadar şükretsem az." Sana güldü. "O kadar mı bıktırmıştım seni?" Yuta kaşlarını kaldırdı. "Özel görüşmem olan toplantıda, bana hayvan muamelesi yapmanın ardından böyle bir soru sormaya hakkın olduğunu sanmıyorum."

Sana, eliyle dudaklarının üzerini örterek kahkaha attı. "Ama o gün çok sinirlendirmiştin beni. Ben de ağzımı tutamayıp, işini mahvetmiştim." Yuta kafa salladı. "En azından sonucunu unutmamışsın."

Yuta gülümseyerek bakışlarını bilgisayardan çekip Sana'ya çevirdi. "Ama yine de sonuçtan memnunum. Yani, tam babanın sana işini emanet edebileceği bir iş kadını olabildin." Önünde duran mama kabına baktı. "Bu son şakanı da unutmayacağım."

Sana, bileğindeki saate baktı. "Beş dakika sonra, burası ile tüm alakam kalmayacak." Yuta kafa salladı. "Aynen öyle." Sana ciddileşip, deri koltuk üzerinde dikleşti. "Yuta, ben buraya sana teşekkür etmek için gelmiştim."

Yuta kaşlarını kaldırdı. "Ne için?" Sana iç çekti. "Tam bir aydır burada sana türlü oyunlar kurdum ama sen çok sabırlıydın. Babamın sana verdiği görevi, hakkıyla yerine getirmek için çokça tolerans gösterdin bana. Teşekkür ederim."

Yuta güldü. "Aslında bir yandan komik geçti." Sana gülümsedi. "Ama bu bir veda sayılmaz. Daha çok kez akşam yemeklerinde karşılaşacağız." Yuta iç çekti. "Sana, ben seninle aile dostu ya da eski sekreter-patron ilişkisi içerisinde olmak istemiyorum."

"Nasıl yani?" Sana, kafası karıştığından kaşlarını çattı. Yuta'nın söylemesini beklediği cümlenin yaklaştığı hissi ile heyecana kapıldı. Yuta büyük bir gerginlik ve heyecanını üzerinden attı ve Sana'nın saatinin çalan alarmı ile aynı anda konuştu. "Senden hoşlanıyorum Sana."

Sana heyecanla yutkundu ve sehpanın üzerinden çantasını aldı. Ardından kapıdan çıkmadan önce gülümseyerek konuştu. "Biraz utanacağım, biliyorum ama..." Derin bir iç çekti. "...hislerim karşılıklıymış, Yuta."