23. Bölüm : KARANLIĞA TESLİMİYET

5.3K 210 466
                                    

Medya : Son Defa - Emre Aydın ----* 23

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Medya : Son Defa - Emre Aydın
----
* 23. Bölüm : Karanlığa Teslimiyet *

"Umudun yokluğunun ilk perdesi..."

"Kıpırdama!" Nasıl oldu nasıl gelişti bir saniyeyi bile anlayamazken bir anda koşarak üstüme doğru geldiğinde korkuyla bir adım geri atmıştım ki ayağım bir şeye değdi önce , aynı anda bedenime sarılan kolları beni çektiği andaysa iki demirin birbirine vurduğu sesi işittim. Korkuyla çığlık attığımda çoktan birlikte yere düşmüştük. Üstüne düşmüştüm ve kafamı göğsüne çarptığımda basım acımıştı. Kafamı kaldırdım önce ona baktım gözleri kapalı canı acır gibi bir ifadeyle yüzünü buruşturarak başını yerdeki yapraklara bıraktı.

"O neydi?" Başımı hafifçe kaldırıp arkama baktığımda derin bir çukurun yanında uzandığımızı görmemle sertçe yutkundum. Üstüne demir düşmüştü çukurun. Ayı tuzağı mıydı bu? Ve ben az kalsın içine mi düşecektim?

Korkuyla ona döndüm. Nefes nefeseydi ve canı yanar gibiydi. Ama onun canı yanmazdı o yakardı. "Pamir?!" Dedim korkarak. Bayılmış mıydı?! Gözlerini araladı öfkeye bürünmüş gecelerle karşılaştığımda rahatlamak isterken bir baska kafese tıkılmıştım. Acısını düşünerek hızla üstünden kalkmaya çalıştım ama o izin vermeyip beni bir anda yere yatırıp üstüme eğildi ve hızlı hızlı konuştu.

"Bela çekiyorsun sen. Başka açıklaması olamaz bunun." Hızlı hızlı nefes almamın sebebi heyecan mı yoksa söyledikleri miydi?

"Öyle olmalı , yoksa senin hayatımda ne işin var?" Öfkeymiş.

"Haddini aşıyorsun hala , özür dilemen gerekirken." Sözleri son bulduğu anda beni geçmiş hatıralarıma savurduğunda Hisar'ın duvarlarına çarptığımı hissetmiştim. Onun aynı duvara sindiğini gördüğüm an sözlerinin gölgesinin altında bekliyorduk. Dudaklarım aralandığı anda bana fuardan vermeden konuşmuştu. "Birbirimizin hayatında yerimiz olduğunu iddiaa ediyorsan bana güvenmemezlik etmeyeceksin. Bunu konuşmuştuk." Ona başımı sallarken mahçup hissediyordum. Haklıydı. Yalan söylüyorsun demiştim resmen. Güvenmemiştim ona , o bana kendi hakkında çok büyük bir sır verip güvenmişken.

"Özür dilerim." Dedim fısıldarcasına ve gözlerimi gecelerinden kaçırıp dudaklarımı dişledim. Çenemde hissettiğim baskıyla gözlerim gecelerini bulduğunda onun geceleri dudaklarımdaydı. "Yapma şunu." Kalbimin sesi kalbine yakın diye mi bu kadar şiddetli çarpıyordu? O duyuyor muydu peki? Ben başka ses duymuyordum onun duymaması saçma olurdu zaten.

"Bir daha önümden gitme." Dediğinde öfkesi kaymış gibiydi. Bütün duyguları karışmış gibi afallayarak ayağa kalktı ve başını eğip saçındaki yaprakları sirkelemişti. Ben söylediklerinin etkisinde kalakalmıştım. Hayatına girdigim gerceği zaten bildigim bir şeydi ama onun beni kabul ettiğini bilmiyordum. Kabul etmek istemiyor sanıyordum. İçten ice sevinç dansları yaparken ayağa kalktım. Önümden gitmedi bu kez , elimi elinin içine aldı ve öyle yürüdü benimle. Bir adım arkasından yürürken içten içe gülümsedim söylediklerine ve ellerimize.

SOKAK LAMBASI - 19.04  Where stories live. Discover now