Bölüm-1

111 24 33
                                    

Multimedya: Duru'nun şarkısı...

1. Bölüm: Susmak.

13 Ağustos 2019~Pazartesi 

*Ve neyi unutacak biliyor musun; HAYATI...

''Gerçekten başka bir şey yapamaz mısınız doktor bey?! Böylece çaresiz mi kalacağız? Peki ya sizin kızınız,oğlunuz olsaydı bunları yaşayan,ona da mı böyle yapardınız?''

''Dediğim gibi,elimden hiç bir şey gelmiyor,tek çareniz var,yurt dışındaki hastanelerde tedavi olmak ve yine dediğim gibi,sigortanızın gücü bunu karşılamaya yetmez. İnanın kendi kızımda olsa,elimden bir şey gelmezdi.''

Yattığım yerden babama gülümsedim. Gözleri ağlamaktan kızarmış,anneme yaslanarak ayakta kalan ve yine de bana bir şeyler belli etmemeye çalışan babama gülümsedim. Onun o güzel gözlerine,iş yapmaktan çatlamış ellerine ve hala bana sevgisiyle atan o kalbine gülümsedim.

''Baba,gelsene yanıma.''

Gelip saçlarımı okşayıp,bana şefkatle bakışı öyle güzeldi ki her şeyi bilmeme rağmen tek kelime edemedim.

''Baba,öyle güzel bakıyorsun ki bana,kimsenin gülüşünü sevmiyorum artık'' dedim.

Gülümsedi.

Ben Duru. Duru Şahin. İki gün öncesine kadar,bir lisenin en güzel sınıfının en arka sırasına kök salmış,okulun en sessiz kızı. İnanın şimdilerde iki kelime edeceğim arkadaşlarımı özlüyorum.

Simsiyah örgülü saçlarım,bu yastıkta yata yata şekil değiştirmiş,aynadan gördüğüm kadarıyla mavi gözlerimin kenarına çektiğim eyeliner ağlamaktan,aşağıya akmış. Ve gamzelerim yerli yerinde duruyor. Her şeye inat.

İki saat boyunca uyudum,gözlerimi açtığım da kapı aralıktı. Babam yan odada duyulabilecek bir ses tonuyla doktorla konuşuyor,annemse bitkinlikten bitap durumda olduğu halde babama destek oluyordu.

''K-kızımın durumu ne d-doktor bey?'' dedi babam. Ve evet,kekeledi.

''Ne yazık ki,kızınıza koyduğumuz teşhisin adı:Alzheimer''

''Ne?! Yanılıyorsunuz Doktor Bey. Gencecik bir kızdan bahsediyoruz. Daha 16 yaşında. Küçücük. Ve karşıma gelmiş'Kızınız Alzheimer oldu' diyorsunuz''

''Elimden bir şey gelmez,testlerine ve beyin röntgenine defalarca baktım. Nadir de olsa,genç yaştakilerde de yaşanabilen bir durum söz konusu. Üzgünüm,çok üzgünüm.''

O sırada başımı yastığa iyice gömdüm. Ağlamak isterdim,bağırmak ya da deli gibi kolumdaki serumları koparıp atmak isterdim. Yapamadım. S*ktiğimin yaşı gözümden bir türlü inmedi.

Ben değil,kalbim haykırdı. Ama sesim çıkmadı.

Gözlerimi kapattım çünkü babamın yüzüne daha fazla bakamadım. Bana küçüklüğümde masal okumaktan ağrımış o gözlere,ben ağlamayayım diye göz yaşını tüketmiş o mavi gözlere bakamadım.

Uyuyor numarası yaptım. Tavsiye ederim,uyumak bir şeyleri unutmak için en kolay yoldur.

''Peh! Nasıl olsa yakında her şeyi unutacaksın ergen bozuntusu,ne çabalıyorsun ki?''dedi içimdeki lanet olası ses.

Ama yine de göz kapaklarımın isyanına daha fazla dayanamadım. Uyuma numarası yaptım.

''Gel Hanım,şuraya oturalım.'' dedi babam ağlarken.

''Ne yapacağız ki Hakan? Yurt dışına da mı götüremeyiz? Elimizden hiç mi bir şey gelmez?''

''Bilmiyorum'' dedi babam içini çekerek. ''Görmüyor musun be kadın,borçtan imanımız gevremiş durumda. Bir de onu yurt dışına göndereyim de, orada ne yaşandığını bilmeden burada keyfime mi bakayım istiyorsun. O benim kızım,o benim ilk göz ağrım. Ve ben onu bensiz bırakmayacağım. Gerekirse burada unutacak. Her şeyi,seni, beni,gittiğimiz Beşiktaş Maçları'nı,oynadığımız onca oyunu,kardeşini, ve kadın,neyi unutacak biliyor musun?''

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 29, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GÜL'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin