Hayatım boyunca var olmamın bir sebebini aramıştım. Rezil ötesi bu hayata Tanrı'nın beni eziyet için gönderdiğini düşünüp ona isyan edip durmuştum. Var olmamın bir sebebi olmalıydı, vardım ama ne için vardım, sorup durdum. Bu soruya hiç cevap veremedim. Yirmi yedime girmeye birkaç ay kala buldum cevabı, Sehun'un ofisi...
"Daha önce hiç kimseyi öpmedim... bu yüzden bana yardım et. Lütfen?" [SUMMER SOLSTICE POINT isimli webtoon'dan uyarlanmıştır.]
Laboratuvarda onun sürekli eşinin ben olacağımı söylemişti ama onunla yaptığım hiçbir şey de sağlıklı davranamıyordum ki. İki tüp kan almam gereken kolları, bağlanmaya ihtiyacı olmayacak kadar damarlıydı fakat ellerim ve nefesim titreye titreye, kalbim bozuk ritimlerle kulağımı doldurup başım dönerken, pazularına bağl...
Jongin'den nefret etmek için çok sebep vardı. Suya alıştırmadan, bir çırpıda girebiliyordu. Yandığında kızarıp acı çekmiyor, güzelce bronzlaşıyordu. Deniz analarından korkmuyordu. Kahrolası hayvanlar tüm denizi sardığında bile girip yüzebiliyordu. Bense onlardan nefret ettiğim için denize girmeyi sevmiyordum. Kahrolas...
Tırnaklarını uzatmaktan nefret edersin. Her zaman iki yastıkla uyursun. Ellerin hiçbir zaman ısınmaz. Bohemian Rhapsody dinleyerek ölmek istediğini defalarca söyledin ve ben de sana defalarca ölümden bahsetmemeni söyledim. En sevdiğin film asla sabit kalmaz, en son hangi filmi severek izlediysen en sevdiğin film odur...
Kim Jongin zenginliği, ünü, adı ve yataktaki performansıyla pek çok kişinin aklında yer edinmiş birisiydi.
jongkim: Adın ne? Nerede yaşıyorsun? Kaç kardeşsin ve en önemlisi sabah kahvaltısında yumurtanı nasıl seviyorsun? Kim Jongin ünlü bir şarkıcı, Oh Sehun ise arkadaşlarının arasında fotoğraf çekilmeyi seven, ünlü olmayan sıradan bir gençti. 250717×090917
Bu biraz tatlı, çokça acı, oldukça kanlı intikam hikayesi, Sekaifest Highlit için yazılmıştır.
Otuz iki yaşında bir yazar olan Oh Sehun'un kaçırıldığı gün, yapmayı planladığı üç şey vardı: Uzun zamandır üzerinde çalıştığı romanını tamamlamak, annesiyle son tartışmasını unutmak ve erkek arkadaşıyla akşamki randevusuna vaktinde yetişmek. O gün evine, görüşmeye gelen fazla editör olmamıştı, ancak son editör kapıda...
Ben, Kim Jongin, beceriksizin tekiydim. Doktorluk yapamıyordum , eşim ile başa çıkamıyordum, dans edemiyordum fakat hamile kalabiliyordum.
Kim Kai: Söyle o sevgiline, sevgilimden uzak dursun. [Crossing Lines] 21.06.19 Kaihun #1, Sekai #4
Kim Jongin gitarına aşık birisiydi. Oh Sehun ise onu gitar çalarken izlemeyi seven bir aşık.
21. yüzyılda bir arada yaşayan vampirler, kurt adamlar, elfler ve insanlar sosyal düzeni sağlamak adına belirli kurallara uymak zorundalardı. Bir gece ara sokakta ölü bir insan bulundu. Boynunda ısırık izi, göğsünün üzerinde üç tırnak izi ve boğazına saplanmış bir adet ok vardı.
koltuğunuz oldukça rahatmış bay kim fakat size kucağımı da önermek isterim 07.09.18 - 21.07.19 | jongin to sehun
Oh Sehun sıradan bir lise öğrencisiydi. Bir sürünün alfası tarafından kaçırılıncaya dek... @liariss 'e itafen yazılmıştır. Şiddet içerir!
Caduceus (Yunan mitolojisinde Hermes'in asası) ile tanıştığımda 12 yaşındaydım. Babamın hastanedeki odasında ışıl ışıl parlayan kristal bir plaketin üstündeydi. Bir çubuğu saran iki yılan 12 yaşındaki bir çocuğu ancak bu kadar etkileyebilirdi herhalde. O gün karar vermiştim doktor olmak istediğime. Hem de o aptal asay...
Oh Sehun; kızıl dolunayla gelecek olan efsanevi beyaz kurt. Kendisi hem omega, hem beta, hem de alfaydı.
Sehun işini kaybetmemek için davetli olmadığı bir partiye katılarak hayatındaki en cesurca şeyi yapmıştı. O partide işini kaybetmediği gibi yeni proje üzerinde çalışmaya hak kazanmıştı. Garip olarak tanınan, kendi kendine konuşan, kimsenin birlikte çalışmak istemediği, parlak yeşil saçlı, peltek Kim Jongin ile birlikt...
sehun: jongin doğum günüme neden gelmediğini sorabilir miyim yüksek müsaadenle jongin: yavrum ben maçtayım ya sonra yazsam olur mu sehun: ne
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, pireler berber, develer tellal iken, henüz daha 22 yaşında olan Jongin, hem zenginliğinden hem de kendisinden bir ısırık alınması gereken nadide bir kurt parçasıymış herkesin gözünde. Bir de ondan bir yaş küçük olan, Jongin'in kendini ona misafir ettiği...
"Neyi merak ediyorsun?" "Bu işin nasıl biteceğini." "Bitmezse." "Eninde sonunda biter."
Dedim: Siz sevgili oldunuz? Dedi: Yok, biz birbirimize belamızı sürmüşüz..
Park Chanyeol, zehirli bir yılandı. Her an kanınıza karışabilirdi. Byun Baekhyun ise pençelerini arkasında saklayan naif bir aslandı. Kim Jongin, yeşil ve grinin uyumuydu. Gözleri donmuş bir orman gibiydi. Oh Sehun ise gün batımı gibi sarıydı. Soğumaya başlayan ama parlak.
"Bırak bu tantanayı Jongin, hala masanın üzerinde, doldurmakla mükellef olduğun, boş yapraklara sahip defterler bulunduruyorsun. Onlardan kurtulmadıkça bana umutsuzluktan söz etme. Harfler, kelimeler, cümleler sana karşı beslediği aidiyetini koruyor ve avuçların sekiz yaşından beri mürekkep kokuyor. " Alfa; Sehun. Ome...
