ve o gerçeklerden kaçacak bir delik aradığında gündüz vakti gördüğüm hayallerime dalıyor. ufuk çizgisi çabalıyor ama asla gözlere onun kadar narin yansımıyor. [arabella / arctic monkeys] [celebrity au / I] Haikyuu!! © Haruichi Furudate
Bosenes'ın ufak yardımlarının dokunduğu, çizgi romanlar ve sinematik evrenle neredeyse hiç alakası olmayan, tamamı kafam(ız)da geçen Cherik fanfic.
❝Dorito'n olabilir miyim?❞ ❝Dorito'm olan biri çoktan var, kaybettin tatlım.❞ ❝Belki de ben o Dorito'yumdur.❞ . . . #1 [downevans/21.07.19] #1 [marvel/14.11.18] #5 [stony/16.11.18]
Bu çeviri bir kitap Hikayenin Orjinali; https://archiveofourown.org/works/16220435 Yazarın tumblrı; bird-feets. This is just Turkish translation Original Story is here; https://archiveofourown.org/works/16220435 Author's tumblr; bird-feets.
Evri sınovfileyk is diffırınt bir vahşettir,katliamdır.Asla izlemeyin ve izletmeyin yoksa Bob Bryar gibi çocuğunuz olur (Not: hiçbir inançla dalga geçilmemektedir)
Çiğköfteci Köylü Frank ve Şehirli Gerard'ın hüzün gözyaşı dolu aşkı (hele gülme garantilidir haaa wallahi diyirem bak)
Anna Green'in The Heart Rate Of A Mouse isimli kitabının Türkçe çevirisidir. Yazan ben değilim Anna Green'dir. Sadece Türk hayranlarla bu şaheseri paylaşmak istedim.
Nerede olursan ol,seni seveceğim ve nerede olursam olayım,senin için şarkılar yazmaya devam edeceğim
Ölürsem lütfen güzel bir yere göm beni,arkamdan ağlamayacağını biliyorum.
Yüzünü göremiyor olmam kalbine dokunamayacağım anlamına gelmez -R.
Benden nefret mi ediyordu yoksa seviyor muydu, bana işkence çektirmeye mi yoksa iyi davranmaya mı çalışıyordu, bilemiyordum. Onun hakkındaki her şey en az kızıl saçları kadar karışıktı. ve ben bu karmaşayı çözecektim. Frerard fanfic
Ölü Ozanlar Derneği adlı kitaptan esinlenerek yazdığım bir Frerard hikayesi.
.... Nefesi giderek yavaşlarken, ona uyarak ben de gözlerimi kapattım. Bir fısıltının sesi neredeyse havaya karışıyordu ama son anda o kelimeleri tutum ve tüm gece boyunca aklımda dönüp durmasına izin verdim. Frank'in uyumadan önce söylediği son kelimeleri; "Söz veriyorum Gee, her şey iyi olacak." ...
Bir gün sıkılıp yatağında instagrama bakan Frank daha önce hiç karşılaşmadığı birşeye şait olur: slime videosu. O günden sonra slime bağımlısı olur ama slime onun tek bağımlı olacağı şey değildir...
Iste o buyuk gun gelmisti doktor yuzume bakti ve o korktugum cumle agzindan vahsice dokuldu. "Azcik ucundan gidicek korkma." Iste o an hayatimin sonuna geldigimi anlamistim
Iwaizumi Hajime, önceki yaşamındaki ruh eşinin bir Tanrı olduğuna çoktan kanaat getirmişti. × ❝there are many things that i would like to say to you but i don't know how because maybe, you're gonna be the one that saves me and after all, you're my wonderwall❞ Haikyuu!! © Furudate Haruichi
gibel; (a.) ölüm veya intihar olmayan, sadece var olmadan durma ; başkalarına acı veren bir şekilde kötüleşme. (a.) ölüm, yok edilme, mahvolmak. // yuri on ice © Mitsurō Kubo
Bokuto Koutarou, yedi denizin korsanı, bir canavardı. Avcı kuş denirdi ona. Sinsiydi, dehşet vericiydi, zekiydi ve güçlüydü. Herkes ondan ve tayfasından korkardı. "Fukurodani"nin Charon'un teknesi olduğunu söylerlerdi, ölülerin ruhlarını taşırdı. Ve ne büyük talihsizliktir ki, Akaashi Keiji o gemide bir köleydi. Haik...
