Yutkundum. Korkuyordum. Hem de hiç olmadığı kadar. Oraya çıkıp biriyle dövüşmekten ölesiye korkuyordum. Yara almaktan. Acı çekmekten. Hepsinden korkuyordum. Ellerimin delicesine titrediğini hissediyordum. Ben...ben yapamayacaktım. __ Tanrım! Bu kadar düşünerek ne diye kendini yoruyorsun. Bir kumar gibi düşün. İkimizde bu oyunda oldukça iyiyiz değil mi? Kaybetme olasılığımız neredeyse sıfır. On beş gün. Sadece on beş gün Martin. Dayanabileceğimizi düşünüyorum." __ Kapalı gözlerimi yavaş yavaş araladığımda ellerimde biriken kanları görmüş, kafamdan aşağı soğuk su dökülmüş gibi kendime gelmiştim. Sesler gitmişti ama içimdeki büyük yangın sönmemişti. Öylesine büyük bir yangındı ki kontrolünü tamamen kaybetmiş çıkış yolu aramaya koyulmuştum. Unuttuğum bir şey vardı. Yangın içimdeydi ve orada bir çıkış yolu yoktu. Tüm kapılar kilitliydi. ■■■ "Buradan sağ çıkabilecek miyiz?" "Seni bilmem ama ben öyle ya da böyle yaşayacağım."