Kırıldık, anlaşılmadık , duyulmadık, yaralandık Şiddet gördük o evimiz bildiğimiz yuvada. Yaralarımızı birlikte sardık ama ruhumuzda ki yaralar hiç geçmedi biz hiç çocuk olamadık hep beni korumak için kendini öne attı o küçük yaşta ne kadar acı çektik. Bizim yuvamız birbirimizdi emir benim yuvamdı ve ben o yuvayı bir kez daha kaybettim. Doğar doğmaz gözünü yuvada açan ve ismi dahi olman bir kız çocuğu. Hayatı yuvada tanıştığı emiri aramakla geçer.