♤17♤

2.1K 116 96
                                    

IG; tugbadansmaz
DOLAP; tugbadasmaz

O kadar çok yağmur yağıyorduki bahçe sel olmuştu resmen... Bu yağmurla birlikte çok güzel bir gök gürültüsü de vardı. En sevdiğim havalardan biriydi. Yağmur ve gök gürültüsü. Sessiz sakin oturup camdan dışarıyı seyretmek bu havalarda hoşuma gidiyordu. İnsana düşünmesi için zaman veren en güzel anlardı. Mesela bende şu an elimde kahveyle Doğa'ların büyük cam bahçe kapısının önünde dikiliyordum. Bahçeye yağan yağmuru izliyor, gök gürültüsünü dinleyerek Barlas'ı düşünüyordum. Benim şu an hayatımda en önemli şey oydu. O ve ben...

Onunla evli olsam, şu an kendi evimizde olsak ne güzel olurdu. Birlikte kahve içer bu havada sıcak şöminemizin ya da sobamızın yanında oturarak yağmuru izlerdik...

Zil sesi düşüncelerimin arasına girdiğinde bakışlarımı bahçeden çektim ve kapıya ilerledim. Kapıyı açtığımda Barlas ve Kağan gelmişti.

"Hoşgeldiniz. Doğa uyuyor sessiz biraz."diye uyardım onları.

"7/24 uyumaya başladı bu."diye mırıldandı Kağan ve üzerindekileri çıkartıp fortmantoya astı. Peşinden Barlas'da aynısını yaptı. Bende kapıyı kapatıp elimdeki kahveyle biraz önceki yerime geri geçtim. Bu sırada Kağan da koltukta yatan karısının yanına geçmişti.  Bakışlarımı onlardan alıp dışarıya çevirdim. Barlas'ın onunla kurduğum hayallerimin üzerine gelmesine ne diyoruz peki?

İti an çomağı hazırla mı?

İyi insan lafın üstüne mi?

"Ben üstümü değiştirmeye gidiyorum."diye fısıldadı Barlas. Bakışlarımı ona çevirdim. Kağan'a bakıyordu. Bir kaç saniye Kağan'a baktıktan sonra merdivenlere ilerledi. Bakışlarımı tekrar cama çevirdim. Barlas'ın giydiği pantolonun paçaları ıslanmıştı evet ama üzerindeki gömlek de bir şey yoktu. Kaban giyiyordu sonuçta.

"Teşekkür ederim..." Kağan'ın ensemden gelen sesiyle yerimden sıçradım. Kağan yanıma geldiginde gülümsüyordu.

"Ne için?"diye sordum Kağan'a,

"Barlas'ı ikna ettigin için."dedi.  Gülümsedim.

"Artık onsuz durabileceğimi pek sanmıyorum..."diye fısıldadım ve o da benimle birlikte gülümsedi.

"İyi sevindim buna. Bende bı üstümü değiştiriyim, geliyorum hemen."dedi Kağan da ve merdivenlere yöneldi. Onları üzerlerini giyinirken bende kahve mi içmeye devam ediyordum.

Acaba biz evlenince Kağan  ve Doğa gibi olur muyduk? Kağan Doğa'ya asla kıyamıyor ve her dediğini yapıyordu. Barlas da ilerde benim nazımı çeker miydi?

Gerçi henüz benle sevgili bile olmak istemiyor, gelmiş burda evlendikten sonrayı düşünüyorum.

Derin bir iç çektim ve boş bardağımla mutfağa yöneldim. Bardağı çalkalayıp makineye yerleştirdim. Mutfaktan çıkmak için döndüğüm de Barlas mutfak kapısından girdi.

"Yemek yiyecek misiniz?"diye sordum tezgaha yaslanarak.

"Sanmıyorum. 2 saat önce yedik."dedi Barlas ve bana doğru gelmeye başladı. Kaşlarımı çatmış ona bakarken geldi ve önümde durdu.

Niye dibime girmişti?

Barlas aramızda kalan boşluğu iyice kapatıp beni tezgahla arasına aldı. Başımı kaldırıp suratına baktığım da o da bana bakıyordu.

Sanırım kalbim yerinden çıkacak.

Barlas yüzünü yüzüme doğru yaklaştırdı.

Öpücek miydi? Bu sefer tokat atmazdım hem...

SENSİZ OLMAZWhere stories live. Discover now