♤9.bölüm♤

50 10 0
                                    

Buz saf,parlak bir elementtir.
Herkes ona kırılmaz,incinmez gözüyle bakar ondan korkar ve çekinirler.
Ama aslında çok kolaydır buzu öldürmek.Sadece tam ortasından vurmanız gerekir.Buzun kalbi, merkezde en önemli ve en hassas yerdir.Buzun tüm zaafları oraya hapistir.Ona yeterli basınç uygularsanız paramparça olur.
İnsanların bazıları da tıpkı buz gibi.Buzdan kalpliler yenilmez gözükse de asla sonsuza kadar hüküm sürmez.Kalbi kırılınca ölürler...

Kumsal alarmın sesi zihninde zonklayınca uyuya kaldığı koltuktan hızla sıçradı.
Nerede olduğundan emin olmak için etrafına baktı.Üzerinde ince bir bataniyeyle koltukta uyuyakalmıştı.Hala çalan alarmı kapatmak için başını çevirince ani acıdan dişlerini sıktı.Her yanı tutulmuştu.
Annesinin telefonuna muhtaç olmaktan nefret etse de başka çaresi yoktu.Defileden sonra yeni bir telefon almayı aklının köşesine not ederken yerinden doğrulmaya çalıştı.Bu gün kusur olmaması gerekirken tüm vücudu kasılmış, acıyla sarılıyordu.Yürüyüşünde hata olmasına izin vermemek için dün son gün olmasına rağmen o kadar çalışmıştı.Buna izin veremezdi,acıyı yok sayarak duş almak için odasına doğru ilerledi.

Üzerindeki t-shirtü sıyırıp kirli sepetine fırlattı.Suyu açınca aynı anda annesinin odasının da kapısı açıldı.Belki de o da alarmın sesiyle uyanmıştı.
Kadın esnerken kafasını onun odasına doğru uzattı.Birlikte bakıştılar ama kimse hiçbir şey söylemedi.Sonra kadın mutfağa doğru ilerlerken sessizliği bozdu.

"Telefonuma hala ihtiyacın var mı? Yanına alacak mısın?"

Başkasının bir şeyine muhtaç olma düşüncesi bile onu çıldırtmıştı.

"Hayır."dedi kesin bir dille.

Kadın su kaynatırken tekrar bağırdı.Kumsal banyoda boşa akan suya bakıp dolabından çıkardığı elbiseleri yatağına yığdı.

"Peki ekibin mi buraya yoksa sen-"

"Direk oraya geçeceğim.Yine beni izlemeye gelmeni istemiyorum haberin olsun."

Kadın inatçı bir tavırla iç çekti.

"Geleceğimi biliyorsun.Seni izlemek hoşuma gidiyor.Hem benim için de çoktan yer ayırtıldı."

Kumsal sinirle iç çekti ama umursamadı.

Annesi onun sinirli duruşuna bakarak "Gevşe biraz."dedi.
"Sen baş mankensin tüm gözler üzerinde olacak."

Cevap vermedi.

"Eda da-"

Kumsal sinirle nefes alırken bağırdı."Evet o da geliyor! evet tüm provalar önceden tamamlandı! evet bugün bile aynı şeyleri yiyeceğim! evet herkes beni bekliyor! Evet! evet! evet!
bana soracağın her şeyin cevabını verdim.Şimdi iznin dışı hazırlanmam gerek!"

Kapıyı sertçe kapatırken annesi hüzün ve öfkeyle nefes alıp kahvaltı hazırlamaya devam etti.Bu gün ekstradan onun için en sevdiği Brezilya'dan gelen beyaz ve bitter çikolatalarını da çıkarıcaktı.Defile öncesi morale ihtiyacı olduğunu biliyordu.

Kumsal su her yerini sararken titredi ve başını soğuk duvara yasladı.
Kendini garip bir şekilde huzursuz hissediyordu.Sanki bu gün kötü bir şey olacaktı.Eline göğsüne götürüp içinde bir yerlerde bir baskı olduğunu anladı.Ellerinin altında kalan yeri yavaş yavaş ovalarken kötü şansının genelde kendisinden uzak durduğunu düşünüp rahatlamaya çalıştı.

Bugün özel sonbahar-kış koleksiyonu için bir ay önce Lá Perla'yla anlaşma imzalamıştı.Victoria's Secret dışında bir yerle yaptığı ilk anlaşmaydı.İçin de podyumu hatırlayınca oluşan kıpır kıpır taze bir heyecan vardı.
Upuzun,dar podyumlarda kusursuz bir şekilde yürürken insanların yüzlerini düşününce sesli bir şekilde güldü.O yürürken herkesin aklında aynı şey; "Saf buz kraliçesi" olduğu dolaşacaktı.O yürürken bakışlarında,donuk mükemmel çatılmış kaşlarında,hareketlerinde bir şey tüm insanların buz gibi bir çekicilikle ona çekilmesine neden olucaktı.

☤BUZ KRALİÇESİ☤Where stories live. Discover now