Annem ile babam tatile gitmişti. Ben evde tektim. En iyi 3 arkadaşım evde tek olduğumu öğrenip bize kalmaya geldiler. Evde biz bize olacağımız için rahat edecektik. Biz birbirimize korkunç hikayeler anlatmaya bayılırız. O gece diğer gecelerden farklı bir gece olacağa benziyordu. Birbirimize korkunç hikayeler anlattıktan sonra saklambaç oyununa başladık. Işıkları söndürdük ve oyun başladı. Ben evimizin en alt katında tam olarak on senedir kullanılmayan bir odaya saklandım. Perdeleri yırtık pırtık ve camları kırılıp çatlamıştı. Ebe olan arkadaşım herkesi arayıp buldu ama beni bulamadı. Benim böyle bir yerde olacağım hiç akıllarına gelmemişti. En sonunda arkadaşım odayı buldu. O içeri girince ben onu görüp odanın içinde ilerlemeye başladım. Bir kapı görüp hemen içeri girdim. Üstünde daktilo olan minik bir masa vardı ben de hemen onun altına girdim. Arkadaşım yaklaşık 5 dakika kadar sonra bulunduğum odayı buldu ve içeri girdi. Ben arkadaşımda bir gariplik hissettim. Kapıyı kapattı ve çok yavaş hareket etmeye başladı. Ben korkmaya başlamıştım. Ne yaptığını merak ettim ve başımı kaldırıp ona baktım. Arkadaşım sandığım o şeyi gördüğümde donakalmıştım. Çünkü gördüğüm şey beyaz elbiseli siyah suratlı bir cisimdi. O da bana bakıyordu. O şeye dikkatli bakınca bir kız çocuğu olduğunu anladım. Benden küçük olduğuna eminim. Birden beni masanın altından çıkardı bunu nasıl yaptıysa beni karşı duvara fırlattı. Benim o an yapabildiğim tek şey bağırmaktı. Avazım çıktığı kadar bağırdım. Arkadaşlarım beni duyup hemen odaya koştular. Ne yaptılarsa kapıyı açamadılar. Korkudan ölmek üzereydim. Siyah cisim bana bakıp pis pis güldü. Sonra camdan çıktı ve gitti. Ertesi gün öğrendik ki o gece benim saklandığım odada aynı tarihte orda bir kız çocuğu ölmüş. Sene : 1998
