t h r e e

1.8K 199 324
                                    

Uçaktan indiklerinde ilk gerginlikleri biraz daha azalmıştı. En azından Sidney'de ne halt yediklerini bilen kişi sayısı çok çok azdı, belki de hiç yoktu.

Maskelerini takıp havaalanından çıktılar.

Felix önden ilerlemeye başladı, "Ev buraya çok uzakta değil, yürüyerek gidebiliriz."

Felix'e karşı sadece kafa salladılar.

Çok uzun olmayan bir gece yürüyüşünün ardından iki katlı bir eve gelmişlerdi. Çok geniş değildi ev, iki katın ardından geniş ve açık bir -teras- çatı katı, ufak da bir bahçesi vardı, belki de arkaya ufak da bir havuz sığabilirdi ama kesinlikle güzeldi. Çok büyük gözükmüyordu, ama kesinlikle güzeldi.

Felix önden ilerleyip bahçenin demir kapısını araladı. Ufak yoldan geçip kapıya ulaştıklarında Felix bavulunu yere bırakıp köşedeki saksılara yöneldi. İçinden bitkiyi çıkardı ve alt tarafında kalmış olan anahtarı aldı eline.

Üstündeki tozu, toprağı silkeledi.

Anahtarı deliğe soktu ve birkaç kez sola doğru çevirdi.

Kapı açıldığında Felix ilk başta eve göz gezdirdi.

Biraz tozlanmıştı hâliyle, perdeler kapalıydı ve içerisi havasızdı. Felix ayakkabılarını çıkarıp içeri geçti. O elektrik panosuna uzanıp elektriği açarken diğerleri de ayakkabılarını çıkarıp içeri geçti.

Bavullarını bir kenara bıraktıktan sonra koltuklara geçip oturdular.

"Çok yoruldum." diye iç çekti Ryujin gözlerini kapatırken.

Yeji de suratındaki maskeyi sinirle çıkarıp kapüşonunu da indirerek ona hak verdi, "Ben de."

"Eğer şimdi uyumak isterseniz odaları paylaştırabiliriz." dedi Felix arka bahçe kapısını aralarken.

Ryujin "Çok iyi olur." diyerek ayaklandı.

Yukarı çıktılar.

Beş tane kapı duruyordu karşılarında. Bir tanesi banyoydu. Diğerlerinden biri çift kişilik bir yatağın bulunduğu ebeveyn odası, diğeri oturma odası, bir diğeri içine birkaç tane yatağın atılmış olduğu başka bir oturma odası, diğeri ise yatak odasıydı.

Bir de yukarıya uzanan merdivenlerin sonunda terasa açılan bir kapı vardı.

"Odalar çok büyük değil." diyerek rastgele bir kapıyı araladı Felix. "Üçünüz bir odada kalabilirsiniz. En büyük oda burası." derken oturma odalarından birinin kapısını açtı.

İki tane yatak rastgele yerleştirilmişti, bir tane de kanepe vardı yatılabilecek. Onun dışında televizyon, balkon ve balkonda bulunan bir masa ve dört sandalye vardı. Ayrıca bir gömme dolap ve kapının arkasında bir ütü masası duruyordu.

"Burada da aranızdan iki kişi kalabilir." dedi Felix ebeveyn odasına girerken. "Bizim çift kişilik yatakta yatmamız biraz riskli olabilir."

Ryujin'in kaşları kafasının karıştığını belli edercesine havalanırken bir yandan da aklına çeşitli düşünceler doluşuyordu.

The Purge: ESCAPE || SKZ × ITZYWhere stories live. Discover now