7

658 60 38
                                    

"yunho kalk yunho görmen gereken bir şey var"

Soobin yunho'yu dürterek uyandırmaya çalışıyordu ama yunho'nun yaptığı tek şey diğer tarafa dönüp uyumaya devam etmekti. Soobin daha fazla dayanamamış yunho'nun üstüne çıkıp üstünde debelenmeye başlamıştı.
"woo ve san sevişiyo amk kalksana"
"NE"
"şaka yaptım uyan diye ama gel bi"

Yunho gözünü ovuştura ovuştura soobin'n sürüklediği yere gidiyordu. Yerde birbirine sarılarak uyumuş wooyoung ve san görene kadar yaşıyordu fakat sonrasında tükürüğünde boğulacağını sandı.
"SOOB-"
"bağırmasana salak telefonumu getir gel"

Yunho gitmiş telefonu almış ve ayrıldığı yere geri gelmişti.
"soobin nasıl oldu bu, imkansız değil mi?"
"değilmiş"
"EYY UYKUCU KUŞLAR UYANIN"
"yunho ne bağırıyosun sabah sabah rüyanda seni mi bıraktım ne bu sinir ya, wooyoung? Neden yanımda yattığını sorsam?"
"rahatsız mı oldun üzgünüm"

Wooyoung kalkmak için toparlanmıştı ki san geri yatırdı.
"hayır sadece yatakta yatıyordun gece. birden yanımda görünce şaştım"
"su içmeye gitmiştim döndüğümde de yatağa kadar gitmek zor geldi yerde yalnız yatmana gönlüm de el vermedi kıvrıldım ben de bura"
"çift olsanız anca bu kadar romantik olurdunuz kusucam şimdi yürü yunho"

Yunho'yla soobin mutfağa geçtiler. San ise wooyoung'u elinden tutup küçük yer yatağından kaldırdı.
"kalk bakalım kahvaltı edelim sonra istersen seni bırakırım ordan da işe geçerim"
"çalışıyo musun? Okurken nasıl idare edebiliyorsun?"
"yarı zamanlı olarak evet. Annemlerin bıraktığı miras çok yüklü değil biliyorsun eğitimim için harcıyorum onu gerektiği zaman. Kalanına da işten aldığım maaş yetiyor zaten. Çalışmak zorundayım anlayacağın "
"bu yüzden eskisi gibi vakit geçirmiyoruz?"
"belki?"
"san ben sadece nedenini merak ediyorum yeonjun'la sevgili olmamın ardından bana çok so- bir dakika sorunumuz yeonjun mu? Onu mu kıskanıyorsun?"
"ha? Ş-şey hayır"
"yalan söyleme sannie anlayabiliyorum. Üzgünüm onunlayken seni böyle bıraktığım için"
"ondan değil merak etme sorun değill, şimdi hadi kahvaltıya yoksa yunho ağzıma sıçmaya gelecek"
"yunho seni seviyor mu hala?"
"hayıır, arkadaşız görmüyo musun"
"ohh rahatlama girdi içime"
"niye ki?"
"duygularıyla oynuyosun sandım. kesinlikle bu yüzden"
"peki bay jung hadi buyrun"

San kapıyı açmış wooyoung geçtikten sonra kendi de peşinden gitmişti. Fark ettirmese de wooyoung'la uyumuş olmak onu çok mutlu etmişti.
"soobiin yardım edilecek bir şey var mı?"
"san sen gel burda bunları pişir wooyoung yunho'yla tatlılar için sos hazırlasın dün tatlıları yaptım ama sosunu hazırlamadım. ben de yoruldum sizle uğraşmaktan hasta insanım salona geçiyorum"
"yıllar geçse değişmeyen tek şey soobin'in tembelliği. iyi geç hallederim ben wooyoung istersen sen de geç"
"yok yunho'ya yardım edeceğim"

San pişirlicekleri hazırlamış yunho ve wooyoung'un da işlerini bitirmesini bekliyordu.
"az daha yavaş yaparssnız yaşlanacağım şurda bırakın artık"
San onların elindekini de alıp kenara koyduktan sonra kahvaltı sofrasını hazırlayıp soobin'i de çağırıp kahvaltılarını ettiler.
"yunhoo bunu paylaşabilir miyiim"
"çok sevimli çıkmışız woo atabilirsinn"

jwoo

jwoo

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.
skateboard  -woosan-Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt