the 100 preferences | the 100 tercihler ve tepkiler

3 | Birbirinizde Sevdiğiniz Fiziksel Özellikler

BELLAMY|
Bellamy dudaklarını seviyor. Onlara bakmadığı, seni öpmek için doğru zamanı düşünmediği bir an bile yok. Bazen dudaklarına baktığını görüyorsun ve bunun için onunla uğraşmak yerine onu öpüyorsun.

Çillerine bayılıyorsun. Ona ilk kez bu kadar yaklaşmıştın ve sonunda küçük, zar zor görülen özelliğini fark etmiştin. O zamandan beri onlara her zaman hayran kalmıştın.

CLARKE|
Gözlerini seviyor. O gözlerle ona bakışına bayılıyor ve sürekli bu konuda iltifat ediyor.

Burnunu seviyorsun. Gördüğün en sevimli şey olduğunu düşünüyorsun ve sürekli öpmeye çalışıyorsun.

OCTAVIA|
Ellerini seviyor. Her zaman ellerinden en az birini tutmayı seviyor. Birlikte yatarken ya da kucaklaşırken onu sık sık parmaklarınla oynarken buluyorsun.

Gözlerini seviyorsun. Kızı ilk gördüğünde parlak yuvarlak gözleri dikkatini çekmişti. Bu manzaraya her şeyden çok hayrandın.

RAVEN|
Saçını çok seviyor. Raven bu kadar duruma rağmen saçlarının ne kadar harika göründüğüne hayran kalıyor.

Gülümsemesini seviyorsun. Kız arkadaşının gülümsemesini görmek için her zaman bir şeyler yapmaya çalışıyorsun. Gördüğün en güzel şeylerden biri olduğunu düşünüyorsun.

FINN|
Yanaklarına bayılıyor. Öylesine yanaklarını sıkmayı ya da öpmeyi seviyor.

Saçını seviyorsun. Zaten saçları çok uzadığında sen kesiyorsun. Bazen saçlarını örüyorsun. Saçlarıyla oynamandan hoşlanıyor.

MONTY|
Seninle ilgili her şeyi seviyor. Sana "başka bir parçanın dışlanmış hissetmesini istemeyeceğini" söyledi.

Yüzünü seviyorsun. Bir gün yüzündeki her özelliği ne kadar sevdiğin hakkında sayıklıyordun.

JASPER|
Burnunu seviyor. Seni öpmek için en sevdiği yer burnun ve burnuna hayran.

Gülüşünü seviyorsun. Gülmek ona çok yakışıyor, bu yüzden onu mümkün olduğunca güldürmeye çalışıyorsun.

MURPHY|
Kalçalarına bayılıyor. Yan yana oturduğunuzdan bir eli mutlaka kalçanda duruyor.

Gülümsemesine bayılıyorsun. Çoğunlukla sana bakarken gülümsediğini fark ediyorsun ve bu gülümseme ile onu sevmeye başlamıştın.

LEXA|
Seninle ilgili her şeyi seviyor. Açık alanda bile Lexa'nın elleri sürekli senin üzerinde oluyor ve sen de bu durumdan şikayet etmiyorsun.

Gözlerini seviyorsun. Özellikle de savaş boyası kullandığında daha fazla göze çarpıyor ve hoşuna gidiyor.

LINCOLN|
Ellerini seviyor. Ellerini tutmayı seviyor çünkü bu her zaman ona yakın olduğun anlamına geliyor.

Sen de onun ellerini seviyorsun. Elinin tam onun eline oturması hoşuna gidiyor. Sanki ikiniz birbiriniz için yaratılmışsınız gibi.

ROAN|
Boynunu seviyor. Sarılırken yüzünü boynuna gömüyor. Ha birde boynundaki morluklara merhaba de.

Kaslarına bayılıyorsun. Sarılırken senin vücudunda verdiği his hoşuna gidiyor.

LUNA|
Burnunu seviyor. Her fırsatta burnunu öpüyor ve ne kadar sevimli göründüğünü söylüyor.

Saçını seviyorsun. Saçlarının kıvır kıvır olması ve yürürken dalgalanması hoşuna gidiyor

EMORI|
Dudaklarına bayılıyor. Konuşurken dudaklarının hareket etmelerini izlemeyi seviyor.

Elini seviyorsun. İnsanların elinden dolayı ona kötü davranması yüzünden kendini sevemiyor. Ama bu onun bir parçası olduğu için onu seviyorsun ve ona güven veriyorsun.

ECHO|
Kalçanı seviyor. Rastgele bir anda eğlence olsun diye şaplak atmayı seviyor.

Dudaklarını seviyorsun. Her zamanki kırmızı renk tonu hoşuna gidiyor ve sürekli dudağından öpüp kaçıyorsun.