club ¦ MinSung ✓

21

Nasılsınız canlarım umarım iyisinizdir ve sınavlarınız güzel geçmiştir.

Kötü geçtiyse de üzülmeyin zaten bu sene pek bişey öğrenemedik.

Şimdiden hatamız varsa özür dileriz iyi okumalar ❤️💜
___________

Jeongin

Birkaç gündür içimde yaşadığım duygudan emin olamıyorum. Hyunjin'e karşı içimde ayrı bir şeyler hissediyorum sanki ve bu beni karamsarlığa düşürüyor. İlk defa hem cinsimden hoşlanmak benim için apayrı bir duyguydu ve bu duyguya bir isim veremiyorum.

Hyunjin ile günlerdir mesajlaşıyoruz ve gerçekten başta ona söylediğim kötü sözler için hâlâ vicdan azabı çekiyor gibiyim. Birine neden öyle dersiniz bilmiyorum. Etrafımdaki kişilerden kaynaklı hem cinsinden hoşlananlara hep olumsuz karşılamışımdır. Ama Minho ve Felix de gay ve bunlara neden o gözle bakmadığımı sorarsanız orasını bende bilmiyorum.

Aslında Minho Hyung her zaman bana bunun yargılanacak bir şey olmadığından bahsetmişti. Ama her bahsetmesinde ona kulak vermemiştim bu yüzden dediği hiçbir şey aklımda değil. Söylediklerini gereksiz konuşma olarak buluyordum böyle konular beni sıkıyordu evet.

Birine aşık olmak nedir tam bilmiyorum. Daha önce birine aşık olmadım ama ufak bir hoşlantılığım oldu. Hyunjin gerçekten komik ve iyi birisi ve benimle her konuşmasında arkadaşlarının yanındakinden farklı davranıyor. Belki rahatsız olacağımı düşündürüyorumdur. Çünkü dışardan bakınca yanıma gelen biri kelimelerini dikkatli seçerek cümle kuruyor. Bunu anlayabiliyorum. Yanıma her geldiklerinde 2-3 dakika bekler sonra konuşmaya başlarlar. Böyle biri olmayı ben de istemezdim ama ailem yüzünden böyle bir kişiliğe sahibim.

Gruptaki konuşmaları gördüm ama cevap vermedim çünkü o an gerildim en sen ki olaydan sonra topluca bulunmuşlardı her zaman ama beni hâlâ suçlu görürler düşüncesiyle onlara katılmamıştım.

Minho hyunga özelden ipleri alacağımı söyleyip hyunjinle buluşmaya gidecektim. Çünkü artık bu hisleri içimde yaşamak bana zorluk çıkarmıştı. Minho hyunga veya Felix hyunga utancımdan anlatamazdım. Olay çıkartmaya veya heyecan yaratmaya gerek yoktu bu konuyu dümdüz gidip Hyunjin ile konuşmak her bakımdan iyi olabilirdi. gerek yoktu uzatmaya.

Şu anda Hyunjin ile 'Minho hyungun' buluşacağı yere yaklaşmıştım ve bu yaklaşma karnımdaki kelebeklerin uçuşmasına, kelebeklerin uçuşması da karnımın kasılmasına sebep oluyordu.

Parka geldiğimde Hyunjin'in gergin bir şekilde salıncakta yavaşça bir ileri bir geri gelip gidiyordu.

Hyunjin korkmasın diye geldiğimi belli edercesine ses çıkardım. Başını kaldırdığında beni görmeyi beklemediğinden tabi ki şaşırmıştı. Utangaç bir şekilde selam verip yanına oturdum. Yanındaki salıncağa oturup bende onun gibi yavaş yavaş sallanmaya başladım.

"İplerini ben getirdim diye şaşırmış olmalısın. "

"Evet seni görmeyi beklemiyordum."

"Al bakalım uğruna ölüp biteceğin iplerin." elimdeki poşeti ona uzattığımda hemen kaptı.

"Ayy sonunda canım iplerim benim" derken iplerine öpücük göndermişti.

"Sen niye geldin Minho piçi getircekti. O var ya çok kıskanç haa kıçımın kenarı. Jisung'um la beni ayırıyor pislik." yalandan ağlıyor numarası yaparak söylemişti. Dediği şeye gülerken.

"Aman Minho hyung duymasın. Ebedi düşman olursunuz" diyip kıkırdamıştım.

"Söylezsen duymaz." diye eklemişti. Yüz ifadem eski tepkisiz şeklini almıştı. Yanağımdan makas aldığındaysa yüzümün kızardığını hissediyordum.