11.BÖLÜM

343 36 33
                                    


-> Bana önerebileceğiniz kurgu var mı (hayran kırgu)? (bxb kurguları okumuyorum😅)  Canım bir şeyler okumak istiyor da☺️

Lütfen oy vermeyi unutmayın🤗

Vote-Yorum💜

(Soo Yeon)

Goo Ra teyzeden gelen aramayla hastaneye gitmeye çalışıyordum.

Goo Ra teyze işe gidecekken aramış ve annemin durumunun kötüleştiğini söylemişti. Bu haber yüreğimi ağzıma getirdiği gibi annesizlik düşüncesi tüm benliğimi sarsmıştı.

Hastanenin önünde duran taksiciye parasını uzattım. Annemin kaldığı odaya koşarak ilerlediğimde doktor Goo Ra teyzeyle konuşuyordu.

Beni fark eden doktor açıklama yapma gereği duymuş olacak ki hemen söze başladı.

" Soo Yeon Hanım annenizin durumu oldukça kritik, hem felç hem de kanser vücudu fazla yıpratmış biz de fazla müdahale de bulunamıyoruz, ilaçlar birbirini tetikletiyor."

(iborahae: bu bilgiden emin değilim yalnızca kurgu gereği yazıyorum ama kemoterapi ilaçları bile oldukça zorluyor insanı, bizzat kendim gözlemleyerek öğrendim bunu)

" Hiç mi çare yok, annem güçlüdür. İyileşecektir. "

" Üzgünüz ama yok, anneniz kanser tedavisine başlamaya bile çok geç kalmış."

Doktor baş selamı vererek yanımızdan ayrılınca çabucak odaya girdim.

Günden günden çökmüş annemin yanına vardığımda elini avuçlarım arasına alıp sıkıca tuttum.

Elleri başımı okşamazsa, bakışları içimi ısıtmazsa, ona sarılıp kokusuyla korkularımı unutamazsam; ben, ben nasıl yaşardım ki?

O benim bu hayattaki, bu dünyadaki tutunacak tek dalımdı.

" Anne~ lütfen beni bırakma. Ben sensiz ne yaparım? Babam yok bir de annesiz bırakma beni."

Gözleri aralandığında oradaki merhamet, şefkat ve sevgiyi okuyabiliyordum.

" Kızım.." dedi yorgun sesiyle.

" Anne yorma kendini." diye uyardım.

" Sana söylemem gereken bir şey var. "

" Yorma kendini lütfen. "

İnatla başıyla reddetti.

" Söylemezsem gözüm açık giderim Soo Yeon."

" Öyle deme anne"

Ölüm lafını ağzına aldığında yüreğim tir tir titriyordu.

" Soo Yeon-"

" Hmm?"

Gözlerimin içine bakıp elimi sıkıca kavradı.

" Özür dilerim kızım."

" Ne için özür diliyorsun ki anne?" dedim kaşlarımı çatarak merakla.

" Baban yaşıyor ve bir abin var."

~~~

Elimdeki çakılı denize fırlattım. İçimdeki öfkeyi çıkarmak ve ondan kurtulmak istiyordum ama olmuyordu.

Tekrar tekrar çalan telefonumu kapayıp dizime dayadım kafamı.

Son duyduğum sözleri br kez daha hatırlayınca saçlarımı çekiştirdim. Daha fazla kendimi tutamayıp ağlarken bunun yüküyle ve acısıyla yaşamanın ne kadar zor olduğunu fark ettim.

Young Forever ๛ KNJWhere stories live. Discover now