0.1

2K 221 47
                                    

Kibar bir kadındı, anlattığım şeyleri dinlerken annem gibi gülümsemiyordu. Ciddi şekilde dinliyordu beni. Anlattığım şeye değer veriyordu sanırım. Garip hissetmiştim. Yorgun olduğumu anlattım ona, çok bitkin olduğumu, Sunoo giderse ne yapacağımı bilmediğimi ama ondan deli gibi nefret ettiğimi... Çoğu şeyi anlattım. Kadın da beni dinledikten sonra bir iki şey sordu. Konuşmamız biraz daha sohbet gibi ilerliyordu. O sırada kapı açıldı ve içeriye biri girdi, saçları çok güzeldi. Beni görünce özür dileyip dışarı çıktı. Girişteki kadın benim çıktığımı görmeden onu buraya göndermiş olamazdı. Bu çocuk, nereden çıkmıştı?

Düşüncelerim çok uzun sürmedi, Doktor onun oğlu olduğunu söyleyip özür diledi. Sorun değil dedim bende. Sonuçta hayatımda sorun olarak adlandırdığım daha büyük şeyler vardı.

Biraz daha konuştuktan sonra seans süresinin de bitmesi üzerine teşekkür ederek kapıya yöneldim. kapıyı açtığımda yan koltukta az önce içeri giren çocuk oturuyordu. Çıktığımı görünce hızlı bir şekilde içeri girdi. Belki konuşabiliriz diye düşünmüştüm, konuşmayı sevmiyordur belki. seni sevmemiştir belki? Sus. Sen konuşma. Sana bu hakkı vermedim ben. Fikirlerime karışma artık. neden karışmıyorum? küçükken iyi anlaşırdık... üzüyorsun beni. Üzül, hayatım sen olmasan çok güzel olabilirdi. Seni istemiyorum. ama korkuyorsun, bensiz kalmaktan? Hayır, hiç te bile. Korkmuyorum. Ben sen olmadan da çok güzel yaşarım. Korkmuyorum.
_______
04.04.21

✓ phóbos ⌗ jay × jungwonWhere stories live. Discover now