bir gece // jaekun ✔️

hot nights

"Vay canına, burası gerçekten çok havalı."

Jaehyun, bavulunu evin kapısının önüne öylesine bıraktıktan sonra kocaman gülümseyerek inceledi etrafı. Amerika'da dört yıl boyunca yaşadığı için ortamı az çok hatırlıyordu.

"Avv, koca bir bebek gibi ağlayacak mısın şimdi?" Kun, koridordan geçerken kıkırdayarak dalga geçti erkek arkadaşıyla. Ama o da en az Jaehyun kadar heyecanlıydı. Amerika'da bulunmak farklı ve eğlenceliydi, hele ki sevdiği biriyle gelmişse.

"Pekâlâ, önce ne yapmak isteriz?" diye sordu dalga geçmeyi bırakarak. Bir yandan üstündeki montu çıkarıyordu.

"Hayranlara bir bilgilendirme tabii ki. Bir de şirketi aramamız lazım vardığımızı belirtmek için. Ve... Alışveriş?"

"Jae, alışverişe ne gerek var? Zaten ihtiyacımız olan her şey burada."

"Olabilir ama seninle dışarıda gezmeyi çok özledim. Ne olur biraz takılsak etrafta?"

Kun, küçüğün itirafı üzerine yanaklarının ısındığını hissederken Jaehyun telefonunu alıp NCT Instagram sayfasına girmiş, tüm hayranların mutluluktan kudurmasını sağlayacak o hikayeyi paylaşmıştı.
(YN: Güya paylaştı işte aa)

"Vay be, cidden çok özlemişim! Kun, bir baksana buraya," diyerek kameranın arkasında kalan minik bedeni gösterdi. Kun oralı olmamıştı bile, evi inceliyordu.

Jaehyun onun bu hâline gülümseyip telefonunu kapadı.

"Yerleşelim, sonra üstümüze daha rahat şeyler geçirip dışarı çıkalım. Sahi, aç mısın?"

"Hayır," Kun kısaca yanıtlayıp yatak odalarından birine girdi üstünü değişmek için.

Yanlış bir şey mi dedim acaba, diye düşünmeden edememişti Jaehyun. Küçük bedenin arkasından bir süre baktı ve ardından o da üstünü değişmek için ilerledi.

Uzun bir gün olacaktı.

~~

Sonunda hazırlanıp dışarı çıktıklarında ikilinin keyfi gayet yerindeydi. Beraber gülüşüp konuşarak gezinmeye başladılar. Biraz arkalarından gelen ve normal bir vatandaşmış gibi giyinen birkaç güvenlik görevlisi ve menajer dışında kendilerini rahatsız edecek kimse yoktu etrafta. Yani, insanlar elbette vardı ve dışarısı kalabalıktı ama Jaehyun ve Kun'u tanımadıkları için rahatsızlık vermiyorlardı.

"Gel Kun, bir hediye dükkanına girelim," diyerek incecik bileğini kavradı küçük bedenin, beraber sevimli ve ufak bir hediyelik dükkanına girdiler.

"Hyung, Daegal'a hediye alalım mı?"

"Bir köpeğe niye hediye alıyoruz? Onun yerine Chenle'ya alalım bir şeyler. Hatta ben tüm Dream'e alacağım."

Jaehyun tam kaşlarını çatıp bir şey diyecekti ki yanına gelen ve Kun ile neredeyse aynı boyda olan bir genç kız çekti dikkatini. Kız en fazla on sekiz yaşındaydı, parlak ve büyük gözleri, güzel bir yüzü vardı. Heyecandan yanakları pespembe kesilmişti.

"M-Merhaba... Şey... B-bir imza alabilir miyim? Lütfen..."

"Oh, Czen misin?" Jaehyun kızın elindeki defteri kibarca alıp ilk sayfasını açtığında kendisi ve diğer NCT üyelerinin fotoğraflarının dolu olduğunu gördü ve gülümsedi.