30

250 13 17
                                    

-HOSEOK-

Yarışmayı 3.'lükle kazandık! Bu çok güzeldi. Iseul'u kucakladığım gibi etrafımda turladım. Daha sonra Min gelip kucağıma atladı ardından Yoongi gelip sarıldı. Kedi yavrusu! Hepsi beni tek tek tebrik ettiğin de Iseul'un elini tutup öptüm.

"Birlikte başardık." Iseul utançla kafasını eğip elini çekti yavaşça. Ben ona kıkırdarken ileride bana sırıtarak bakan kızı görmemle gülüşüm ağzımda asılı kalmıştı. Iseul'dan uzaklaşıp başka şeylerle uğraşıyormuş gibi yaptığım da arada ona bakıyordum. Bana bakışları çok korkunçtu.

2-3 gün boyunca Iseul ile aramı biraz açık tutmak zorunda kalmıştım. Çünkü bu kızda en az Hae-ran gibi korkutucu biriydi. Yine benim başıma patladı biri gidiyor diğeri geliyor. Ailecek bana kafayı takmışlardı resmen.

Iseul'lerin evinden çıkıp arabama adımladığım da arkamdan gelen sesle o tarafa döndüm. Keşke dönmeseydim. Gördüğüm beden ile gözlerim ve ağzım dehşetle açılırken o ise sırıtarak buraya geliyordu. Göz altları şişmiş ve Feronia'dan kalma bir kaç morukla karşımdaydı. Tabi hala kendinden ödün vermeden süslü bir şekilde karşımda duruyordu. Umarım Feronia'dan intikam filan almamıştır.

"Beni özledin mi kocacım?"

Bu bir kabus mu? Belki koyun sayarsam uyanırım- Ne saçmalıyorum o uyumak için! Kolumu cimcikledim uyanmak için.

1..

2..

3... uyanmadım ve o hala sırıtıyordu.

"Dilini mi yuttun?.. Benden kurtulabileceğini filan mı sandın? Ah cidden komiksin aşkım. Paranın her kapıyı açtığını sana öğretmediler mi?" sırıtıp kafamı sağa sola salladım.

"Kabimin kapısını açamadın Hae-ran!" gözlerini devirip bir adım yaklaştığın da ben de geri adımladım.

"Cidden ilk okul çocukları gibi laf mı sokuyorsun?" omuz silkip ellerimi cebime koydum. Karşısın da umursamayan Hoseok rolu oynamak güzel olacaktır.

"Beğenmiyorsan kapısını sana açacak başka bir kapı bulabilirsin.. Tabi kapılarını açarsa."

"Vay be! Iseul sana yürek vermiş bakıyorum da. Ama çok heveslenme aşkım o senin tatilindi. Şimdi tatilin bitti. Eve gidiyoruz."

"Hah! Yanılıyorsun! Yanıma yaklaşamazsın. Uzaklaştırma yediğini unuttun sanırım."

"Bana sökmez bilirsin. Gitmeden bir oyun oynayalım mı?" kaşlarımı çattığım sırada sırıtarak ara sokağa doğru gidip bedenini sakladı. Ben hala ona kaşlarım çatık bakarken yine birinin adımı seslenmesi ile oraya döndüm.

"Hoseok?.. Neden hala gitmedin? Üşüteceksin." yanıma şefkatle yaklaşıp evde unuttuğum hırkamı üstüme geçirdi. Umarım Har-ran'ın aklın da kötü bir şey yoktur. Iseul'un tatlılığına karşı tebessüm sunup korkakça gözlerimi arkasın da duran bedene baktım.

Elinde ki defter de kızgın yüz ifadesi vardı. Ona baktığım da sinirle sırıtmıştı. Kafamı hayır der gibi salladığım da elini beline götürmüş silahını ortaya çıkarttığını gördüğüm anda Iseul'e döndüm.

"SANA NE!.. İSTEDİĞİM GİBİ GİYİNİRİM! Sen kimsin ki? Benim için çöpten farkın yok! Sana Min yüzünden katlanıyorum bunu unutma!" hırkayı üzerimden atıp gözleri dolmuş meleğimi arkada bırakarak hızla şeytana doğru yürüdüm. Çoktan saklanmıştı. Gözlerimden akan yaşı silip kaşlarımı çatarak önünde durdum.

"Hayatımda senin kadar kötü birini görmedim!"

"Bence görmüşsündür. 4 gün önce ziyaret etmedi mi seni?"

Hoseok Boşanmış (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin