1

211 34 64
                                    

Soyunma odasında kıyafetlerini değiştirdikten sonra elinde kalanları dolaba tıkıştırdı. Arkadaşlarının gelmesini beklerken soyunma odasından çıkmış, içeride olduğu hakkında bir mesaj göndermişti.

Tristan, Hyde ve Brad sırayla mayolarının içinde gelip yanına oturdu. "Bu kızlar çıkacak gibi durmuyor." Dördü de birbirlerine kocaman gözlerle dönüp beklemeden içeri geçmeye karar verdiler. Sonuçta soyunma odasında neler döndüğünü ve ne kadar süreceğini kimse bilemezdi. Hele de bu kişiler Jessie ve Mila ise.

Brad ve Tristan neredeyse her yaz buraya gelirlerdi, bu yıl da kendilerine fazladan iki teker istemiş olacaklar ki Harry ve Hyde'ı da peşlerinden sürüklemişlerdi. İki homoseksüel çiftin olduğu arkadaş grubunda Harry ve Hyde biraz abez kaçıyor olabilirdi ama problem değildi.

Sabah erken saatlerde geldiklerinden olsa gerek çok dolu değildi içerisi ve bu bayağı bir iyiydi çünkü geçe kalınca şezlong bulmak zorlaşıyordu.

Brad ve Hyde güneşin en güzel açıyla vurduğunu düşündükleri yerleri kapıp hemen uzanırken, Harry ve Tristan ayakları sudayken zeminde uzanıyorlardı.

Harry'e kalsa hemen eğlenceyi başlatırdı ama su parkındalardı ve kaydıraklar belirli saatler arasında açılır sonra geri kapanırdı. Hem zaten en küçükleri kendisi olduğu için büyüklük taslayıp tek başına salmazlardı da onu.

"Selam çocuklar." Mila kırmızı suratıyla konuşurken kendini şezlonga bıraktı, Harry'yi de daldığı yerden çıkartarak. "Jessie seni yordu galiba, ha?" Tristan ayaklarını sudan çekip arkasına döndü.

"Hayır, tampon takmakla uğraşıyordum. Görmek ister misin?" Tristan iğrendiğini belli eden bir ses çıkartıp sevgilisinin yanına gidince Harry de suya atlayacaktı ki düdük sesi duymasıyla o tarafa döndü.

Esmer bir adam üstünde 'havuza atlamak yasaktır' yazılı bir tabelayı gösteriyordu. Hadi ama! Havuza gelip atlayamayacaksa ne anlamı kalırdı ki. Esmer adamın yanındaki bronz tenli adama geri döndüğünü görünce hemen ters takla atıp suya girdi.

Kendisine dönen ve uyarıcı bakışlar atan iki kafaya el sallayıp esmer olanın diğerine birkaç saniye sonra dönerek bir şeyler anlatmasına rağmen bronz tenlinin hâlâ ona bakmasıyla çok mu önemli bir yasağı çiğnedim diye düşünüp utanmış, ardından hemen arkadaşlarına geri dönmüştü.

Birbirlerine güneş kremi süren kızlara su atıp "Hadi gelsenize." diye bağırdı. Sadece kızları ıslatmıştı çünkü bir tek onlar bu hareketine sinir oluyordu ve amaç da oydu zaten. Harry'ye bağırmaya başlamalarından da kaçması gerektiğini anlayıp diğerlerinin önüne kadar yüzdü.

Kafasındaki ağırlıkla bandanasını çıkarmayı unuttuğunu fark etti, başından çıkartıp bukleleri belirginleşmiş saçlarını kartıştırdı. Bandanayı da şezlonga attıktan sonra arkadaşlarına seslendi.

"Hadi! Su çok güzel."

Onlar da Harry gibi suya atlayacakken bu sefer düdük çalarak yanlarına geldi iki görevli.

"Suya atlamak yasak, okuma yazmanız mı yok?"

Kırmızı şortuna ve askılı üniformasına uyumlu taktığı kırmızı şapkasını çıkartıp sert bir şekilde baktı atlamak üzere olan gençlere adam.

Adamın zaten sert bir duruşu varken birbirlerini tamamlayan ve adamı daha da maskülen gösteren keskin bir siması vardı.

"Afedersiniz, görmemişiz." Hyde ağzının içinde geveleyerek konuşup havuz kenarına oturduktan sonra suya girip Harry'nin yanına gitti.

Sudaki ikiliye bakan yanık tenli adama tamam işareti yaparak gitmesini ummuştu, fakat adamlar herkes suya düzgünce girene kadar bekledi, ardından da eski yerlerine geri döndüler.

Yellow Water Slide《 L.S. | ONE-SHOT 》حيث تعيش القصص. اكتشف الآن