🍷-Sezon 2!'🥂'MAFYA JJK¬🍸

📆¬°計画¦Secret Plan°~>📆

JH: NE DEMİŞTİ PEKİ?!

JS: Hatırlamıyorum...

NJ: Bakın bu bize yapılan bir darbe başlangıcı. Evet bazı yerler eksik ama bir puzzle'ı hemen bitiremeyiz.

JİN: Doğru söylüyorsun. Jungkook'u yarın kimse bir yere göndermiyor ve onunla konuşuyoruz.

JM: Min Hae'ye ne olucak...?

SG: Büyük ihtimal oda uyandığında Jungkook ile tartışıcak.

TAE: Jungkook bugünlük benim yanımda geceyi geçirsin. Sabah da Min Hae ile asla görüşmesinler.

JS: Seo gidip biraz dinlen. Kendini harap ediyorsun.

SEO: Ama-

Yoongi Seo'nun yanına gidip belinden kavradı ve kucağına aldı.

SG: Mızmızlanma. Gözlerin şişmiş. Beyler yarın herkes erkenden ayakta olsun. İyi geceler.

Onlar gittikten sonra yine birbirimizle bakıştık.

JİN: Kim Min Hae'nin yanında kalıcak peki?

EUN: Ben kalıcam. En iyisi bu olur.

NJ: Evet haklısın.

TAE: O zaman anlaşılmayan yer yoksa herkes odalarına, hm?

JH: Evet. İyi geceler hepinize. Bende gidiyorum.

TAE: Jin Hyung yardım eder misin? Jungkook'u belime koy.

EUN: Onu taşıyamazsın Taehyung. Bırak ben taşırım.

Sırtıma aldığım Jeongguk'u odasına götürdükten sonra Min Hae'nin odasına girdim. Kapıyı kilitleyip yanına gittim ve saçlarını okşadıktan sonra bir yastık ve bir pike alıp koltukta uyumak için gözlerimi kapattım. Yavaşça uykunun kollarına bıraktığım ruhumu bir süre sonra hatırlamaz oldum.

^^

MİN HAE'DEN... 🩰

Başımın ağrısı ile kalktığım yataktan gözlerim kısık bir şekilde oturdum. Ayakta duramıyordum. Etrafıma göz gezdirdiğimde koltukta uyuyan Eun Woo'yu gördüm.

MH: Bu kadar tatlı uyuduğunu bilmiyordum. Sert çocuk.

Kendimce gülerek yanına gidip üstünden attığı örtüyü yeniden üstüne serdim. Ups~ Sanırım uyandırdık.

EUN: N'apıyorsun küçük hanım?

Uykulu bir şekilde sorduğu soruya hissiz bakınca yattığı yerden kalkıp oturur pozisyona geldi.

EUN: Ne zaman uyandın?

MH: Şimdi.

EUN: Tamam. Başın ağrıyor mu?

MH: Evet... Dün... Nasıldım?

EUN: Defalarca aynı şeyi anlatman ve şişelerin hepsini balkondan fırlatman dışında bir sorun yoktu. Ah bir de 3 şişe içmen...

MH: Tanrım... Çok utandım.

EUN: ㅋㅋ Dün hem komiktin hemde çok yorgundun.

MH: O geldi mi?

EUN: Evet.

MH: Tamam. Gidip onu mezara gömeceğim.

Hızlıca kalktığım yerden sürat ile kapıya doğru giderken arkadan iki elin bütün vücudumu sardığını hissettim.

EUN: Hop Hop Hop! Bu gün full burda yanımdasın küçük hanım. Bir yere gitmek yok.