Oneshots

Bakugou Katsuki

"Aizawa sensei?" Uykudan yeni uyanmış boğuk sesi ile şaşkınca sordu. Bu saatte, burada ne işi vardı Tanrı aşkına? Önündeki adamı incelemeye koyuldu. Siyah bir smokin takım giymiş, siyah saçlarını topuz yapmıştı; birazı hala omuzlarından dökülüyordu. 'Basın toplantısında ne kadar çekici göründüğünün farkına varmış olmalı'diye düşündü pijama takımı içerisindeki genç kız. Bakışlarını siyahlı adamın parmaklarını kavramış küçük kıza kaydığında kahkaha atmamak için zor tuttu kendini. Siyahlının aksine cıvıl cıvıl, patlak renkler giyinmişti küçük kız. İkilinin bu tezat görüntüsü hoşuna gitmişti.

"Bir işim çıktı Y/n, Eri'yi Mirio'ya bırakacaktım fakat seni istedi, her neyse, gözün üstünde olsun ve Bakugou'dan uzak tut, geçen evin içinde geber diye bağırıyordu. Kaminari de mümkün oldukça yaklaşmasın, onunla takıldığından beri garip davranıyor. Neden bu kadar uzattım ki? Gitmem gerekiyor."

Gergin olduğu her halinden anlaşılan öğretmenine şaşkınca bakmaya devam etti genç kız, siyahlar içindeki adam elini tuttuğu küçük kızı 'içeri geç' dercesine öne itti, ardından arkasını döndü, tam gidecekken son anda seslendi genç kız.

"Sensei! Saçınız." Geri döndü Aizawa. Dizlerini kırdı ve öğrencisi ile boylarını eşitledi. Y/n parmak ucuna çıktı ve öğretmeninin saçını düzeltti. "Buluşma?" Diye sordu sırıtarak. Gözlerini devirdi ve kırdığı dizlerini eski haline getirdi. Bıyık altından cevap verdi siyahlı. "Buluşma." Sırıtışı genişlerken kafasına bir yumruk kazanmıştı Y/n. Siyahlı sinirle söylendi.

"Döndüğümde Eri'den en ufak bir şikayet alırsam başta sen olmak üzere hepinizin antrenmanlarına ikişer saat daha eklerim, anlaşıldı mı!?" Dalga geçercesine sırıtmaya devam etti kız. "Anlaşıldı efendim."

"Gelen kimdi?" Esnediğinden dolayı cümlesi zar zor anlaşılan Kaminari'ye bir bakış atarken kapıyı kapattı ve Eri'nin elinden tuttu. "Sana daha kaç defa üstüne bir tişört giy diyeceğim Denki?" Tanrı aşkına, her sabah onun üst vücudunu görmek zorunda değildi.

"Ne o, heyecanlanıyor musun?" Muzip bir şekilde sordu üçü beraber yurdun ana salonundaki kanepeye kurulurken. Aynı şekilde gülümsedi kız, "Ah evet, göbeğini görünce heycanlanmamak elde değil." Gözleri büyüdü Denki'nin. “Hey, benim göbeğim yok ki!” Kafasını indirdi ve çıplak bedenine baktı. Karın bölgesini kaplayan yağ tabakasını avuçladı ve yanında oturan, hayran olduğu Y/n'nin Denki ile uğraşmasından keyif alan küçük kıza döndü. “Benim göbeğim mi var Eri-chan?” küçük kız kocaman gözleri ile masumca onayladı onu. “Hadi ama Eri-chan! Y/n'yi seviyor olabilirsin ama onu her durumda desteklemek zorunda değilsin!” Eri gülümserken Y/n ayaklandı ve Denki'ye kükredi. “Bağırma bebeğime, eşek seni!”