10.

269 38 8
                                    

Atanas keyifli bir şekilde kahvaltı hazırlıyor, Ivan ise uzandığı yerden boş boş tavanı izliyordu. Bina dan yüksek sesle bir gürültü koptuğunda iki gencin de bakışları kesişti. Hemen ardından da birkaç gür kahkaha sesi.

Atanas titreyen ellerini birbirine bastırıp sakinleşmeye çalışıyordu. "Ne kadar da terbiyesizler!"diye söylendi. Ivan'ınn kaşları çatıldı, ne yani o seslerin Lizet ve bir erkeğe ait olduğunu anlamamış mıydı? Gerçi anlamamış olması daha iyiydi ya...

İvan istemeyerek konuştu. "O Lizet'in Atanas?"

Genç adam kafasını iki yana olumsuz anlamda salladı. Öyle olmasını istemiyordu ve sanırım kendini kandırmak daha cazip geliyordu. "Sen yanlış duymuşsun."

Ivan aniden gelen bir öfkeyle bağırdı. "O Lizet'ti!"
Hemen ardından hızlı adımlarını kapıya doğru yönlendirdi. Dürbünden dışarıyı baktığında yanılmamış olduğunu gördü.

Ancak onu şoka uğratan başka bir şeydi. Yanında ki çocuk... Abisini aldattığı kişiydi!

"Siktir, bu o olamaz!" İçinden söylediğini sandığı cümle Atanans'ın kaşlarının çatılmasına sebep olmuştu. "Ne oluyor Ivan?" diye söylenemeden edemedi Atanas.

"Hiç, hiç bir şey." diterek nefes nefese geri çekildi Ivan.

"Ivan, belli ki bir sorun var!" Atanas'ın aniden sesini yükseltmesiyle Ivan'ın kaşları çatıldı. O tatlı çocuk ne ara bu kadar korkutucu olmuştu? Demek ki konu sevdikleri olunca anında değişebiliyordu.

Ivan ne yaptığını bilmeden hareket ediyordu, kesinlikle ileride pişman olacaktı yaptığı çoğu şey için. Mesela az sonra yapacağı şey için.

"Üzülmeni istemiyorum Atanas, üzülmemen için elimden ne geliyorsa yaptım ama olmuyor." Atanas söylediklerinden pek bir şey anlamamıştı. Zaten hemen ardından Ivan'ın dudaklarını dudaklarının üstünde hissetmesiyle neye uğradığını şaşırmıştı.

İçinden tekrar etti, Ivan'ın dudakları dudaklarımın üzerinde!

entrarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin