1. BÖLÜM

62 44 3
                                    

Bölüm biraz kısa diğer bölümleri uzun tutacağım. Eleştirirseniz çok mutlu olurum 💚

Herşeyin üstüme geldiğini hatırlıyorum. Etrafımdaki her rengin solduğunu hatırlıyorum. Mental sağlığım iyi değildi ve bu çevremde ki sorunlarla birleşince beni ölüme sürükledi. İpi tavandaki kancaya asıp boynumu ipe geçirdim. Sonrası belli zaten.
Belirli bir süre sanki karanlık ve sonu olmayan bir odadaydım. Gözlerim yavaşça kapanmaya başladı ve nefesim kesildi.

                                     ...

Bir anda sanki korkunç bir rüyadan uyanır gibi uyandım. Etrafımda ağaçlar vardı. Renkleri birbirinden farklıydı. Sarı, siyah, mavi, kırmızı... Ve daha bir çok renkte ağaç vardı.  Yolun ortasında uyandığım için yol boyu dümdüz yürümeye başladım. Daha aydınlık bir hava belirdi karşımda. Yol bitmişti. Karşımda resmen iki adet şato vardı. Biri sağda diğeri ise sol taraftaydı. İki şatoyu birleştiren büyük bir kapı vardı. Sağ taraftaki şato bembeyazdı ama bazı yerlerde hafif kırmızılık kullanılmıştı. Sol taraftaki şato ise simsiyahtı ve onun da bazı yerlerinde kırmızı kullanılmıştı. İki şatonun da çok büyüktü ve sonunu göremiyordum. Aynı zamanda çok uzun ve görkemli duruyorlardı. Konuşma sesleri kulağıma geldi. Etrafıma bakındım ama kimse yoktu. Tekrar önümü döndüğümde benden uzun ,görkemli, simsiyah giyinmiş  ve oldukça büyük kanatları olan bir adam karşımda duruyordu. Kanatları da siyahtı. Korkup bir adım geriye gittim. Adam en az altmış yaşında duruyordu.
" Sana hangi şato görünüyorsa ona gitmen gerek. Korkma sakın. Buraya ilk defa gelen kişiler de seninle aynı tepkiyi veriyor." Sesi de yaşlı olduğunu kanıtlamıştı. Gülümsedi bana.
" Ama iki tane şato var." İstemsiz bir şekilde kekeledim. Adamın yüzündeki sevecen ifade bir anda kayboldu. Adam karşımda bembeyaz oldu. " İmkânsız." Dedi. Adam kafasını yerden kaldırıp gökyüzüne baktı.
" Aselina! Burada bir melez var. Lütfen aşağı gel." Kafasını bana doğru indirdi ve gözleriyle tam arkama baktı. Arkamı döndüm. Bir kadın vardı. Adamla az çok aynı yaşta duruyordu. Bembeyaz giyinmişti ve onun da büyük kanatları vardı. Kanatları da beyazdı. Gülümseyerek yanıma yaklaştı. Elleriyle yüzümü avuçlarına aldı.
" Birgün geleceğini biliyordum." Alnımdan öptü. " Adım Aselina. Bana istediğini sorabilirsin. O da Hesar." Kafasıyla adamı gösterdi. Hesar başını gülümseyerek yere eğdi ve sonra tekrar bana baktı. Şuan ne yaşadığımı bilmiyorum. Rüya görüyorum galiba. Ama öldüğümü biliyorum. Bu yaşadıklarım neydi o zaman? Aselina elimi tuttu.
" Hadi yukarı çıkalım. Yıllardır bu anı bekliyoruz." Kahkahalarla söyledi son cümlesini. Hesar kanatlarını çırpıp yukarı yükseldi ve bulutların arasında kayboldu. Aselina kanatlarını yavaş yavaş çırptı ve birden yükseldi. Bende onunla birlikte yükseldim. Elini sıkı sıkı tutuyor ve aşağıya bakmamaya çalışıyordum. Sonunda ayağımı bir zeminde hissederek gözlerimi açtım. Karşımda diğer şatolara benzeyen bir şato daha duruyordu. Şato kiremit rengiydi. Diğer şatolara göre daha daha sadeydi. Şatonun gürültülü şekilde kapısı açıldı. Kapının arkasından bize doğru ilerleyen üç erkek vardı. Biri benim yaşımda görünüyordu. Diğeri ondan beş veya altı yaş büyüktü. Son erkekte birinciden on veya onbeş yaş büyüktü. Birbirlerine çok benziyorlardı. Muhtemelen kardeşlerdi. En büyükleri olduğunu düşündüğüm kişi Hesar ile el sıkıştı. Ardından diğeri de el sıkıştı. Benim yaşlarımda olan Hesarı yok sayıp benim yanıma geldi ve elini uzattı. Elini sıktım.
" Elijah." Dedi. Anlamsız bir şekilde baktım.
"Adım Elijah." Genişçe gülümsedi. Esmerdi ve insanı da gülümseten bir gülümsemesi vardı. Kızların kavga edebileceği bir erkekti.
"Ayel" dedim kendimi tanıtmak için. " İlginç bir isim." Gülümsemesi insanı içine çekiyordu ve odaklanamıyordum. Arkasını dönüp Hesar ve diğer iki erkeğin olduğu tarafa gitti. Aselina koluma girdi ve yürümeye başladı. Onunla birlikte bende yürümeye başladım.
" Elijah bir çok kızın gönlünü fethetti. Ama birine de dönüp baktığını görmedim. İlk defa tanımadığı birine bu kadar yaklaştı. Galiba seni sevdi." Sesinde imalı bir ton vardı ama çözemedim. " Yıllar önce kehanet öğretmeni buraya bir melez geleceğini ve herkesin hayatını değiştireceğini söyledi. Özellikle de Elijahın. Ama olumlu yönde bir değişiklik. Gelen melez ile Elijahın kaderlerinin birbirleri için yazıldığını söyledi." Dediklerine göre buraya gelen melez bendim ama bu dediği imkansızdı. Elijah bana göre fazla iyiydi. Hemde çok iyi. Yolun geri kalanını sessiz bir şekilde yürüdük. Elijahın sesi ikimizi de durdurdu. " Aselina,bu güzel hanımefendiyle biraz yalnız kalabilir miyim?" Diye sordu. O an ona gözün hiç mi güzel görmedi diye sorasım geldi. Ama buna sadece içimden kahkaha atmakla yetindim. Elijah gelip koluma girdi. Bu sefer de onunla yürümeye başladım.

Devam edecek...
Düşüncelerinizi yazmayı unutmayın 💚
İg: ilaydateemel

SON DÜNYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin