MY MAN IS A MAFIA | 𝑱𝑰𝑲𝑶𝑶𝑲

Bölüm 3: Sen Kimsin?

*Jimin*
X: Dur, nefes alamıyorum.

"Kes sesini"

Gürültü odayı doldurdu. Gözlerimi açtığımda birinin başka bir adama yumruk attığını gördüm. Yüzünden kan akan adama bir anda silahını doğrulttu.

X: Hayır! Lütfen. Ailem var lütfen

"Sözünü tutmadan önce düşünmeliydin"

Bu sözleri söyledikten sonra ona birkaç kez ateş etti. Gözlerim anlık olarak kapandı.

Ses kesilmişti, gözlerimi açtığımda önümde duran adamı gördüm. 

"İyi ki uyanmışsın. Oynamak ister misin?"

Beni zorla ayağa kaldırdı ve silahını bana doğrulttu.

"Hayır, lütfen yapm - - - -

tetiği çekti ve duvarı vurdu.

Güldüğünü duyabiliyordum. Yavaş yavaş bana doğru yürüdü ve saçlarımı çekti.

"Korkuyor musun?"

Alnıma silahı bastırdı.

"Lütfen sana yalvarıyorum, b-beni vurma"

"SUGA KES ŞUNU!"

Başka bir adam geldi ve beni Suga dediği adamdan uzaklaştırdı. Suga denen adam bana son bir bakış attı ve hiçbir şey söylemeden gitti. 

"Sana zarar verdi mi?"

"Bana dokunma"

"Hiç korkma. Canını yakmayacağım"

Beni çözdü ve gözlerimin içine baktı.

"Tamam korkma! Sana zarar vermeyeceğim"

"Burada beni bekle aç olmalısın sana yemek getireceğim"

Suga denen adam bir katil. 

O gittikten sonra çevreye baktım. Ceset hâla oradaydı. Yavaşça kapıya yaklaştım ve sandalyeyi alıp geri dönmesini bekledim. İçeri girdiğinde tuttuğum sandalyeyle ona vurdum. Bu kaçmak için bir şans. 

Hızlı koşuyordum ama yine de ses çıkarmamaya dikkat ediyordum. Bir anda kafamı bir şeye çarptım.

X: Hareket edersen seni vururum.

*Jungkook*   
Bahçede bir ses duydum. Biliyordum. O çocuğun kaçmaya çalışacağını biliyordum. 

Adamlarıma onu yakalamalarını emrettim. 

Bahçeye gittim. Uzaktan sesini duyabiliyordum. 

"Size ne yaptım? Bunu bana neden yapıyorsunuz?!!"

Adamım tam o çocuğu yumruklayacakken onu durdurdum.

"Dur"

Hepsi bana doğru baktı ve yol verdi

"Kaçabileceğini mi sanıyorsun?"

"Lütfen gitmek istiyorum"

"Zavallı. Ama gidemezsin"

"Polisleri arayacağım!"

Ona doğru döndüm.

"Aa, öyle mi? O zaman bunu nasıl yapacaksın?"

Beni sırıtarak susturdu.

"Buradan gitmek istediğimi söyledim"

Elimi çekti ve beni ısırdı. 

Hassiktir! Gerçekten sabrımı sınıyor olmalı. Yakasını tuttum ve yumruk attım. Bir yumruk daha atacaktım ki biri beni durdurdu.

"Kes şunu Jungkook! Yeter!"

Çocuğun ayakta durmasına yardım etti. 

"Aklını mı kaçırdın Jeon?"

"Kaçmaya çalışıyor"

"Bu benim hatam! İplerini çözdüm"

"Ne?!"

"Üzgünüm, bana bırak. Bunun bir daha olmasına izin vermeyeceğim"

Ona baktım ve gittim.

*Jimin*   
Yine bu cehennemdeyim. Bunu hak edecek ne yaptım?

"Ah!"

Bu adam yaralarımı temizliyordu. 

"Üzgünüm"

Birden ona vurduğum için üzüldüm. 

"Özür dilerim"

"Neden özür diliyorsun?"

"Sana vurduğum için. Yardım ettiğin için teşekkür ederim"

"Bunu neden yaptığını anlıyorum ama düşündüğün kadar kötü biri değilim. Hiç kimseyi öldürmedim"

Bana gülümsedi sonra yaptığı işe devam etti.

"Sen kimsin?"

"Ah doğru, henüz kendimi tanıtmadım. Ben Seok-Jin, Senin adın ne?"

Ona güvenmek sorun olur mu? 

"Ben Jimin"

"Sanırım senden daha yaşlıyım? Bana Jin hyung de"

Bu yerde gerçekten iyi bir insan bulabilir miyim? 

Sonrasında pişman olmadan ona gerçekten güvenebilir miyim?