BÖLÜM 3

72 16 4
                                    

Medya: SUGA'nın arabası
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Metrelerce yükseklikte olmama rağmen uçurumdan aşağı sallanan ayaklarımın altından akıp giden nehri izliyorum. Nehir ince bir çizgi şeklinde yılan gibi kıvrılarak akıyo ayaklarımın altında. Gözlerimi kapatıyorum tam kendimi aşağı bırakcam belimi saran ellerle duruyorum. Öfkeyle arkamı dönüyorum ama gördüğüm kişi babam. İki yılın hasretini gidercekmişsine sarılıyorum babama. Babam saçımı koşarken gözleriyle azarlıyo beni. Ama hiç konuşmuyor. Sonra bir ses. Bir şeyin kırılma sesi. Uçurum, nehir ve babam... Hepsi kayboluyo gözlerimi açtığımda korkulu gözlerle bana bakan SUGA'yı fark ettim. Hepsi rüyaymış. Ağlarken uyuya kalmışım.

- Neden öyle korkulu korkulu bakıyon bana bir şey mi oldu?

SUGA: 1 saattir kapını tıklıyorum senden ses çıkmayınca korktum bir şey oldu sandım.

- Annemler geldi mi?

SUGA: Birazdan gelirler... Sen ağladın mı? Gözlerin şiş.

- Yooo uyumuşum ondandır.

SUGA: At yalanını sikim inanı. Tamam üstüne çok geldim sana bağırmamalıydım haklısın.

- Kapat konuyu bana yakın olma yeter.

SUGA: Gene tehdit etti de mi?

Uzandığım yerde dikleşip ayaklarımı kendime çektim ve sırtımı yatağımın başlığına dayadım. SUGA da karşıma oturdu.

- Etmedi.

SUGA: Bak güzelim bana yalan söyleme çünkü en nefret ettiğim şey yalan.

- ...

SUGA: Susuyorsun demek ki tehdit etmiş.

- Etti tamam kapat konuyu.

SUGA: Babamlar gelene kadar beni idare et.

Deyip yatağımın üstünden indi bir şey dememe fırsat vermeden odamdan çıktı. Kapı kapanma sesi ile evden çıktığını anladım.

SUGA ve Min-Seo telefon konuşması

SUGA: Bizim evin ordaki kafeye gel konuşcaklarımız var.

M.S: Tamam aşkım geliyorum.

SUGA'nın Anlatımı

İçimden "Aşkını siksinler." dedim ve arabamı kafenin önüne park ettim. 5 dk sonra Min-Seo da geldi.

- Hiç uzatmıcam zamanımda yok zaten. Bir daha kardeşime yaklaşmıcaksın. O bana yakın olucak çünkü ben öyle istedim çekemiyosan siktir git. Anladın mı?

M.S: Tamam aşkım sen dediysen bulaşmam. Ama biliyosun kıskançlığım tututuyo arada.

Tam bir şey dicekken telefonum çaldı.

- Efendim abicim.

H.M: Annemler geldi daha çikolata almadın mı?

Çikolata mı? Ben ona sadece beni idare et demiştim.

- Tamam 5 dk daha oyala gelince durumu kurtarcam söz.

H.M: Acele et başka bir şey bulamıyom.

- Tamam.

Deyip telefonu kapattım. Tekrar Min-Seo'ya döndüm.

- Eğer bu kız hakkında okulda dedikodu çıkarırsan seni bitiririm Min-Seo.

Deyip ayağa kalktım çıkışa yöneldim ve arabaya binip önce markete gidip çikolata aldım sonra eve geldim. Kapıyı hizmetlimiz açmıştı. Hye-Min'i mutfağa çağırdım.

- Hye-Min çikolatayı buldum bizim burdaki bakkalda kalmamıştı başka bakkala uğradım.

H.M: Tamam abi saol.

- Babamlar nerde?

H.M: Sofrada seni bekliyolar.

Başımı saşlayıp gidelim dedim. İçeri girdik masaya yan yana oturduk ve yemek yemeye başladık. Kimse soru sormuyordu rahatlamıştım. Yemekten sonra biraz film izledik ve yarın okul olduğu için erken uyuduk.

Hye-Min'in Anlatımı

Sabah SUGA uyuşturucu operasyonu yapıyomuş gibi odama dalınca uyandım. Uykulu bir sesle

- Napıyon be! Uyuşturucu operasyonu yapan Narkotik Şube Polisleri gibi? Yanında eğitimli Alman Kurdu da getirseydin tam olurdu.

Gülerek

SUGA: Kalk hadi kalk okula gecikcez.

- İyi çık ki giyinim.

Odamdan çıkınca hemen kıyafetlerimi alıp banyoya gittim yüzümü yıkadım ve üstümü giyip aşağı indim. Kahvaltı yapıyodular yerime geçip birkaç lokma bir şey yedim tam kalkıcakken

SUGA: Boşuna ayaklanma beraber gitcez.

- Nedenmiş o?

SUGA: Orasını sorgulama.

Kısa bir süre sonra evden çıktık. SUGA'nın arabasına binip okula doğru yol aldık. Yol boştu ama SUGA fazla hızlı gidiyodu.

- SUGA. Biraz yavaş sürsen arabayı yol boş zaten.

Yandan bir bakış atıp arabanın hızını daha da arttırdı. İnatlaşmadım. Çünkü inatlaşsam bile boşunaydı. Okula gelince arabayı okul binasının önüne park etti. Arabadan inince kolunu omzuma atıp kendine çekti ve kulağıma eğilip

SUGA: Unutma SUGA yok abi var.

Kafamı sallayarak onayladım. Ve içeri girdik. Okuldaki herkes bize bakıyodu. SUGA buna sinirlenmişti. Ama belli etmedi. Diğerleri de onun sinirlendiğini anlamış olmalı ki önlerine döndüler bir kişi hariç tanımıyordum zaten önemsemedim. Sınıfa çıktık diğerleri de burdaydı. En arka sırada oturmuş telefonlarıyla ilgileniyorlardı.

ÜVEY DUYGULAR  | MYGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin