Bölüm 2: Narin Değilim

400 32 8
                                    

Kırmızı saçlı beden yavaş adımlarla yanıma gelip otururken şaşkın bakışlarımla onu inceliyordum. Yanımda duran sandalyeye oturduğu zaman elindeki içki şişesini masaya bırakmış ve bir süre gökyüzüne bakmıştı.

"Günün en sevdiğim vakti gece vaktidir. Sen sever misin?"

İlk defa sesini duymamla şaşırırken bunu umursamamış ve arkama yaslanmıştım. "Evet, severim. Gece vakitleri de güzeldir. Her taraf sessiz olur ve karanlık çöker. Bu hissi seviyorum."

Cümlem bittikten sonra ona döndüğümde tepkisizce beni dinlediğini fark etmiştim. Yanlış bir şey mi söyledim acaba, diye düşündüğüm sırada tekrardan konuşmaya başlamıştı.

"Haklısın, ben de senin gibi düşünüyorum. Ancak benim geceyi sevme sebebim sadece bunlar değil."

"Nedir o zaman diğer sebepler?"

Sorduğum sorudan sonra kafasını yavaşça bana çevirmiş ve yüzüne belli belirsiz bir gülümseme takınmıştı. "Üzgünüm ama bu sebebi herkese söylemiyorum." Aldığım cevap yüzünden yüzüm düşerken bakışlarımı tekrardan gökyüzüne çevirmiştim.

"Neden kumar oynamıyorsun?"

Sessiz geçen birkaç dakikadan sonra aniden sorduğu bu soru gözlerimi açmama sebep olurken ona bakmadan soruyu cevaplamıştım.

"Kumar oynamadığımı da kim söyledi? Kumar oynuyorum."

"Kumar oynamadığını kimse söylemedi. Sadece bakışlarından bu fikri çıkardım. Kumardan nefret ediyorsun değil mi?"

Sakin bir sesle söylediği sözler içimde garip bir hisse sebep olurken oturuşumu düzeltmiş ve tekrardan ona bakmadan sorusunu cevaplamıştım.

"Evet, haklısın. Kumardan nefret ediyorum. Bir oyun için para dökmek bana çok aptalca geliyor. Bundan nasıl zevk alıyorlar, anlamıyorum. Bir oyun için para dökmek aptallıktan başka bir şey değil."

"Belki de sen işin para kısmını sevmiyorsundur. Sana bahissiz bir oyun teklif etsem mesela kabul eder misin?"

Biraz düşündükten sonra kafamı aşağı yukarı salladığımda ellerini şıklatmıştı. "Bak, gördün mü? İşin para kısmı seni rahatsız ediyor. Peki sana başka bir bahis teklif etsem onu kabul eder misin? Para değil."

"Ne olduğuna bağlı."

"Sanırım bunun için fazla narinsin. O yüzden söylemekten vazgeçtim."

Aldığım cevap yüzünden gözlerim fal taşı gibi açılırken sinirden ellerimi sıkmaya başlamıştım. "Ben narin değilim, duyuyor musun beni? Burada asıl narin olan bir kişi varsa o da sensin."

Sinirle bağırıp ayağa kalktığım zaman adımlarımı hızla kapıya doğru yönelttim. Tam kapıyı açıp terastan ayrılacakken duyduğum kıkırtı yüzünden yerimde durmak zorunda kalmıştım. Yavaşça bedenimi ona döndürdüğümde ay ışığının yansıdığı bedenine baktım.

"Bu sözlerini bir kenara not aldım. Zamanı geldiğinde sana hatırlatacağım güzelim."

Söyledikleri yüzünden daha da sinirlenirken oradan ayrılmış ve adımlarımı Jisungların bulunduğu odaya yönlendirmiştim.

...

Selam!🙂

Umarım güzel bir bölüm olmuştur. Bölümü geç attığım için özür dilerim millet. 😔

Oy vermeyi unutmayınız!♡

Baby Don't Stop | HyunyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin