28.Bölüm

992 118 105
                                    

Hatalarım varsa kusura bakmayın,iyi okumalar ♡

----------------

Odaya geldiğimde Five yoktu,kitaplıktan bir kitap aldım ve yatağa uzandım. Aradan iki saat geçti fakat Five hâlâ gelmedi. Planı uygulamamıza yarım saat kaldı,Five'a yakalanmak istemiyorum. Derin bir iç çektim ve odanın içinde dolaşmaya başladım.

~Yarım saat sonra~

Five'ın geleceği yok gibi,Klaus'u daha fazla bekletmeyeyim. Sessizce odadan çıktım ve Klaus'un odasının önüne geldim,tam kapıyı çalacaktım ki Klaus odadan çıktı.

Klaus: Harika,tam vaktinde gelmişsin.

Rose: Hadi hızlı ol yakalanacağız.

Klaus: Bu kadar korkmasana.

Göz devirdim ve babamın ofisine doğru ilerlemeye başladım,Klaus'da arkamdan geliyordu.

Klaus: Hey,dur.

Birden beni banyoya çekti ve kapıyı kapattı.

Rose: Yine ne var!?

Klaus: Babam ofisinden yeni çıktı,sessiz ol.

Söylene söylene telefonumu çıkarttım ve ekranın ışığıyla etrafa baktım.

Rose: Artık gidelim mi? Hey,Klaus?

Klaus: Ah,şey tabi.

Klaus'u kenara ittim ve sessiz olmayı çalışarak kapıyı açtım.

Rose: Kimse yok gidelim artık.

Klaus: Tamam.

Banyodan çıktık ve babamın ofisine doğru ilerledik.

Klaus: Kapı kilitli nasıl açacağız?

Rose: Çekil şuradan.

Cebimdeki tel tokayı çıkardım ve kilidi açmayı çalıştım,birkaç kez denedikten sonra kapı açıldı.

Klaus: Harikasın!

Rose: Sessiz ol aptal!

İçeri girer girmez kapıyı kapattım ve telefonun fenerini açıp etrafta gezinmeye başladım.

Klaus: Birlikte arasak daha iyi değil mi?

Rose: Çok uzun sürer.

Klaus: Peki.

Telefonu masaya bıraktım ve çekmeceleri karıştırmaya başladım.

Klaus: Rose.

Rose: Efendim?

Derin bir iç çekti ve yanıma geldi.

Klaus: Yok bir şey.

Rose: Gerçekten çok garipsin.

Klaus: Önemli bir şey buldun mu diyecektim.

Rose: Hayır.

Son çekmeyi açtığımda sandığa benzer bir kutu buldum,kutunun kilidini açtım ve içindeki kırmızı defteri aldım.

Rose: Önemli bir şeye benziyor.

Klaus: Hıhım.

Defteri açtım ve sayfaları çevirmeye başladım,o sırada Klaus'un beni izlediğini fark ettim.

Rose: Bir sorun mu var?

Klaus: Hayır.

Defteri kapatıp masaya koydum ve Klaus'a döndüm. O an hiç beklemediğim bir şey yaptı ve nazikçe dudağım öptü. Neden bilmiyorum ama ondan uzaklaşamadım. Ellerini belime doladı ve beni öpmeye devam etti.

Boyutlar arası yolculukWhere stories live. Discover now