4. bölüm

482 28 20
                                    

sizden çok özür diliyorum TvT sizi öyle tam en hevesli yerde bıraktığım ve onun üzerine uzun süre bölüm atmadığım için hadi hikayeye geçelim.

Telaşla hemen güney köyüne gitmeye başladım. Güney köyüne gelir gelmez hemen iblisin olduğu yeri bulmaya çalıştım hızlıca çatıların üzerine çıkıp yukarıdan etrafa baktım köy baya büyüktü vede bu işimi zorlaştırıyordu. Tam o sırada bi yerden kılıç sesi geldiğini duydum hemen o tarafa doğru yöneldim. Oraya gittiğimde üçlü savaş'a girmiş ve yaralanmışlardı bu beni kızdırmıştı çünkü birilerinin yaralandığını görmekten nefret ediyorum. "Jū no kata: Senmenzan Ragetsu" iblisin sadece kolları ve ayakları kopmuştu tekrar elleri ve ayakları çıkmadan önce üçlünün yanına giderek yaralarına baktım "çocuklar muichiro-san'ı gördünüz mü?" diye sordum endişe ile çünkü onu etrafta göremedim tanjiro "biz buraya geldiğimizde çok kötü bir şekilde yaralıydı onu köylülere yaralarını sarması için verdik" içime su serpilmişti çünkü o kadar uzun zaman sonra ilk defa onu görünce onunla hiç zaman geçiremeden ölmesini istemiyordum tam o sırada zenitsu "DİKKAT ET Y/N-SANNNN!" diye bağırdı tam arkama döneyim derken iblisten sert bi tekme yedim ve baya uzağıda sürüklendim sırtımı bir ağaca çok hızlı çarptım zenitsu,tanjiro "Y/N-SANNN!" (çocuğum sizinde bağırmaktan başka işiniz yok mu ya dldndlndljds) inosuke "pislik iblis kelleni eline vericeğim" o iblis'i yenmeleri onların için biraz zor çünkü gözünde sayı olduğunu gördüm (şimdi nasıl anlatıyım foto koymaya üşeniyorum kusura bakmayın hani bu beyaz kısa saçlı bir kız vardı ya o arkadaş) tüm gücümle ayağı kalkıp hemen kılıcımı tekrar elime alarak "ÇOCUKLAR ORDAN ÇEKİLİN" diye seslendim "Ku no kata: Kudaridzuki Renmen" bu sefer iblis'in kafası kesilmişti ama benim haklımda hayla muichiro-kun vardı "tanjiro beni muichiro-kun'u bıraktığın eve götür hemen lütfen" diye seslendim olumlu anlamda kafasını sallayarak hafif hızlı yürümeye başladı diğer 2'lide arkamızdan her zamanki gibi kavga ederek geliyolardı. "işte onu bu eve bırakmıştık y/n-san" dedi "teşekkürler tanjiro-kun" diyerek kapıyı tıklattım. Çok bekletmeden hemen hızlıca kapıyı genç bi kız açtı "merhabalar acaba onu görebilir miyim" (başka yazıcak bir şey bulamamak bne TvT) "tabikide içeri buyurun lütfen" dedi ve 3'lü ile içeriye geçtik. "Bu taraftan gelin lütfen şuan kendisi uyuyor ama onu görebilirsiniz" "teşekkür ederim" diyerek 3'lüye kapıda durmasını söyleyerek odasına girdim. kafasında bir bandaj ile mışıl mışıl uyuyordu (cute bebeğim mui U3U) onu uyandırmamak için sessizce odadan ayrıldım. "onunla ilgilendiğiniz için çok teşekkür ederim" "ne demek siz bizim hayatlarımızı kurtarırken bizede bu düşer" diyerek gülümsedi. "Biz artık gidelim" dedim "peki nasıl isterseniz siz bilirsiniz" dedi tekrar odaya girerek onu uyandırmadan dikkatlice sırtıma aldım sessizce hoşçakal dedikten sonra ordan ayrıldık. konağa geri dönerken arada ay'a bakıyordum çünkü çok güzel görünüyordu <3. Üçlüden çoktan ayrılmıştım onlar tekrardan göreve gittiler, biraz sonra muichironun kısık bir sesle bana seslendiğini fark ettim ve yavaşlamaya başladım "h-hey sen k-kimsin beni niye sırtında taşıyorsun" "benim muichiro-kun y/n hatırladın mı " gerçi bunu söylerken ne ümit ediyordumki sabah bana beni hatırlamadığını zaten söylemişti "y-y/n ben sabaha için ö-özür dilerim seni hatırlıyorum o gün kafamı senin omzuna koyup yattığımıda sadece uzun zaman sonra çok değişmişsin"
•şuanki halimiz•

(yandaki yazıları takmayın) bi yandan şaşırmıştım bi yandan da mutluydum yavaşça sırtımdan indi o sırada gine ay'a bakıp mutluluğumu ay ile paylaşıyordum sonradan bi anda havaya kalktığımı fark ettim aşağıya baktığımda muichiro-kun beni sırtına al...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(yandaki yazıları takmayın)
bi yandan şaşırmıştım bi yandan da mutluydum yavaşça sırtımdan indi o sırada gine ay'a bakıp mutluluğumu ay ile paylaşıyordum sonradan bi anda havaya kalktığımı fark ettim aşağıya baktığımda muichiro-kun beni sırtına almıştı hafif kızarmaya başladım o ise sadece bana bakıp gülüyordu "m-muichiro-kun böyle yapmamalısın yaraların hayla tam iyileşmedi incinebilirsin" "bir şey olmazz sen beni o kadar yol taşımışsın sıra bende zaten kısa bi yol kalmadı mı endişelenmene gerek yko şimdi biraz sen dinlen <3"

tekrar ve tekrar srry bölüm kısa oldu biliyorum kusura bakmayın ve de ayın 12'si ile 17'si arası hiç olmuycam kendinize iyi bakın muck ve lütfen tepki yazın tepki kitabı için fikrim yko şuan neyse sayonara 🌸🌙

muichiro x readerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin