Episode 8

408 26 17
                                    

Kettle Apimizden

Akşam Todoroki Evinin Önünde

???: Hoşgeldiniz!

Shoto: Ne-

         Annem evimizin önünde yüzünde sıcak bir gülümseme ile duruyordu. O kdar mutluydum ki mutluluktan ağlayacaktım resmen. Artık sadece bebekken öldüğünü bildiğimen büyük kardeşim Touya kalmıştı. O da şu an yanımızda olsaydı ailemiz şu an tam olacaktı.

     Yaşlı bunağı yani babamı annemin yanında bize gülümseyerek baktığını gördüğümde kusasım geldi. Lan amına- Sana hiç yakışmıyor bu yaşlı bunak! Neyse tatlış omegamın elinden tutarak onu bizimkilerin yanına götürdüm. Kıçı acıyordu zaten dün gece yaptıklarımız yüzünden.

Rei: Merhaba benim adım Rei. Shoto'nun annesiyim. Daha önce beni görmedin ama inan bana Shoto bana senden çok bahsetti Izuku-kun. Sonunda tanışabildik.

Izuku: Ben de memnun oldum Rei-san!

Rei: Hadi ama! Bana "anne" diyebilirsin.

Izuku: E-eehehh... şeyyyyy...

Shoto: Anne de gitsin Izuku.

Izuku: P-peki anne.

Fuyumi: Ben de Shoto'nun ablasıyım. Zaten daha önce tanışmıştık. Seni ve Bakugo-kun'u akşam yemeğine davet etmiştim.

Izuku: Ahh... Evet, seni nasıl unutabilirim ki Fuyumi-san!

Natsuo: Ben de Natsuo ama bana Natsu diyebilirsin. Herkes bana öyle diyor sonuçta.

      Natsu abim her zaman ki gibi yine EnDavar'ın yanında sinirli gözüküyor ve bu evcilik oyununu oynamak istemiyordu. O hâlâ babamın değişmediğine inanıyordu.

     Hep birlikte içeri geçtik. Ablam yine döktürmüştü. Umarım önceki ziyarette olanlar gibi abim yine laf sokmaz bizim bunağa.

     Sofraya oturduğumuzda "itadakimasu" diyerek yemeye başladık. Sohbet edip gülüşüyorduk arada. Abim hâlâ babama hiçbir ağır la öz söylemedi ya da imâ etmedi. Etraftaki atmosfer çok güzeldi. Taaaa ki annem o soruyu soruncaya kadar.

Rei: Eeeeee... Shoto Izuku-kun'u işaretledin mi? Yoksa sadece sevgili misiniz? Ve ya yaptınız ama işaretlemek mi istemedin?

    Annemin bu sözü ile ben biraz kızarmaya zavallı aşkım da ağzına lokma atmıştı bu yüzden boğazına takıldı ve kulaklarına kadar kıpkırmızı kesilerek öksürmeye başladı. Hemen sırtına vurarak yardımcı oldum. Sonra içmesi için bir bardak şu verdim. Bunları hallettikten sonra anneme döndüm ve konuşmaya başladım.

Shoto: Anne! Bu burada denir mi? Zavallı aşkım az kalsın gidiyordu. Bana lazım o!

Rei: Tamam, tamam... Özür dilerim. En azından bari sorumun cevabını ver hayırsız evlat seni!

Shoto: Lan iki dakikada hayırsız olduk! Vay anasınııııı! Neyse, İŞRETLEDİM TABİI Kİ! Alnımda "mal" yazıyor mu ev ahalisi?

Ev Ahalisi: Hayır.

Shoto: Heee,  şöyleeeee! Neyse zıkkımlanın napam!

     Biraz daha oturup sohbet ettik. Sonra izin isteyerek kalktık. Yurda geri dönerken etraf ıssızdı. Bu yüzden Izuku biraz tırsmış bana sarılıyordu. Ben de sırıtarak yola devam ediyordum.

      Yurda geldiğimizde herkes uyuyordu. Izuku'yu alıp odama götürdüm ve birlikte yatağa yattık. Ona sarılarak tam uyuyacaktım ki birden gök gürlemeye başladı. Izuku bana sıkı sıkı sarılıyor tir tir titriyordu. Bunun üzerine kulağına eğildim.

Shoto: Ben buradayım meleğim. Sakin ol.

     Hâlâ titremesi üzerine feromonlarımı etrafa salarak sakinleşmesini sağladım. Sonra başına bir öpücük verip "Oyasumi Izuku" diye fısıldadım kulağına.

Yine de Beraberiz - Tododekuजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें