Giriş

16 5 12
                                    

Yine ormana gelmiştim beni rahatlatan tek yere...Ne zaman içimde bir sıkıntı olsa soluğu burda alıyordum. Şimdi de aynı durumdayım.Babamın bana söylemekten çekindiği bir şey vardı.

Annemin ölümünden sonra bana hep güçlü olmamı söylediği için güçlü olmaya çalışmıştım,onu çok özlüyordum ama içimdekileri sadece Tiff'e anlatabiliyordum. Ona Tiff dememe çok kızsa bile her zaman yanımda olduğu için ona minnettarım.
Babam ise annemden sonra tam anlamıyla yıkılmıştı o yüzden ona karşı daha anlayışlıydım. Babam benim anneme benzediğimi biliyordu ama annemin başına gelen şeyin bana gelmemesi için beni -döneme uygun dedikleri ama neresinin uygun olduğunu bir türlü anlamadığım- hanımefendilere benzetmek istiyordu.
Öyle mutlu olurmuşum gibi...

Büyük bir geyik avlamıştım. Uzun zamandır peşindeydim bu avın. Nedenini bilmediğim bir şekilde kendi sürüsüne saldırıyordu. Bu sıralar hayvanlar da bir garipti.. Hasta olup olmadığına bakmam lazımdı Hannah'a hasta bir hayvan vermek istemezdim.

Geyiği arkamda bırakıp bıçaklarımı koyduğum yere doğru ilerliyordum. Bu ağacın arkasına koyduğuma emindim. Bıçaklar nereye gitmiş olabilirdi ki?

Etrafıma bakındım. Hislerim kuvvetliydi ve kulaklarımda. Bir ses duyduğuma emindim.
Okumu nolur nolmaz diye yayıma germiştim. Avlanmakta zorlanıp başkasının avını çalan av haydutları geziniyordu etrafta şu sıralar. Bu yüzden tetikteydim. Birkaç dakika bekledikten sonra ses gelmediğine emin olduğumdan oku indirdim.
Az ileride bıçak setimi görünce ilerleyip yerinden aldım. Büyük ihtimalle burdan geçen bir hayvan ses çıkarmıştı.

Arkamı dönerek geyiğin olduğu yere ilerledim.

Geyiği bıraktığım yere baktığımda geyiğin orda olmadığını gördüm ve yerdeki kanlara bakılırsa sürüklendiği apaçıktı. Hızlı hızlı ilerleyerek kan izlerini takip ettim. Fazla uzaklaşmış olamazlardı. Bir yerden sonra izler kesildi ve ilerde geyiği buldum. Apaçık ortadaydı tuzak olduğu.
Ya da olmaya çalıştığı..

Aklı sıra geyiği orada bırakacak ve asıl avlayanın geldiğini görüp onu etkisiz hale getirerek kaçaklardı. Acaba karşımdaki adamlar mı aptaldı ya da bunu yiyecek olan insan mı aptaldı.
Erkeklerin geneli aptal olduğu için sorgulamayı bıraktım.

Okumu hazırlayıp tetikte beklemeye başladım. İç güdülerim ağacın yanına saklanmamı söylediğinde ağaca sırtımı yasladım ve o sırada adamlardan birinin sesini duydum

"Patt, kimin avını çaldık bilmiyorum ama hala gelen giden yok. Bence geri dönelim"

Saklanmam iyi olmuştu en azından beni görmemişlerdi.

" Clark sus yoksa ben seni susturacağım. Avını çaldık adamın elbet ki gelecek o yüzden hazırlıklı olmalıyız. Kapa çeneni ve ben işaret verene kadar yerinde-"
Cümlesini bitirmeden  hemen yanındaki ağaca isabet almıştım.

"Sikeyim" dedi adının Clark olduğunu öğrendiğim adam ve kafasını kaldırarak etrafa bakmaya başladı.
İyi yere saklandığımdan beni göremedi ve yerinden ayrılarak ilerlemeye başladılar.
"O ok nerden geldi?" Ebenin a-
Ortaçağ hanımlarının aksine ağzım gayet iyi çalışıyordu.

İki salak etrafa bakınmayı sürdürürken yavaşça saklandığım yerden çıkıp
"Selam baylar, geyiğimi almaya ve size bir kaç delik bırakmaya geldim izninizle" İkisi de bana hortlak görmüş gibi bakıyordu. İsminin Patt olduğunu bildiğim adam öne çıkarak "Küçük bir kız ormanda kaybolmuş anlaşılan, geldiğin yere geri dön küçük kız yoksa sen bize kırık bırakmaya çalışırken biz sana başka şeyler bırakırız" dedi iğrenç gülümsemesiyle. Şimdi skmedim mi belanızı. Onlara küçük kız kelimesini ve yaptığı o imayı yedirtecektim.

Ben annemin kızıydım..

Elimdeki oku bana elini uzatan yavşağa sapladıktan sonra yaklaşarak suratına tekme attım. Adamın doğrulamasına fırsat vermeden bir tekme daha attığımda acıdan yüzü buruşmuştu. Vakit kaybetmeden arkadaki adama doğru ilerlediğimde korkudan ağacın arkasına iyice sinerek
"Yaklaşma küçük kız, sana zarar veririm ama vermek istemem yazık bir yerin acır"
Kimin bir yerinin acıyacağı bu durumda biraz şüpheli bir konuydu Yaklaşarak ağacın tam önünde durdum. "Bana küçük kız demeyecektin. Maalesef o güzel kulağına veda etmeden önce duyacağın son cümleler bunlar olacak" dedim ve yana kayarak kulağına nişan aldım.

Adam acıyla kulağını tutarak küfür etmeye devam ederken arkadaki adamın yaklaştığını görmedim ve sırtıma atılan tekmeyle yere düştüm.
Önüme dönmemle adamın üzerime atılarak "Sana bunu ödeteceğim küçük kız" demesiyle yana kayarak adamın yere düşmesine neden oldum. Doğrularak vakit kaybetmeden okumu elime aldım ve kafasına nişan aldım. Adam bunu beklemiyor olacak ki öylece kaldı. Noldu bi sesin kesildi gibi oldu ha delikanlı
"Hm, genelde hesap ödemem ben ya şansına küs" dedim ve diğer elini de okumla vurdum.

Adamların ikisi de sızlanarak bir yerlerini tutarken arkamı döndüm ve havaya nişan alarak ikisinin de tam kafasının yanına okumu attım.İlerleyerek geyiği olduğu yerden alıp malikaneye doğru yola koyuldum.

Selamlaaar
Giriş bölümünü yayınladım ve uykuya doğru yollanıyorum.

Bölüm nasıldı?

Bu adamlarla uğraşıcaz mı dersiniz?

Karakteri nasıl buldunuz?

Bu benim ilk kurgum olduğu için çok heyecanlıyım bir hatam olursa yorumlara yazarsanız sevinirim.
Bir de oy atmak isterseniz atabilirsiniz. Ne kadar iyi yazıp kendimi geliştirirsem diğer kurguya o kadar hazır olurum diye düşünüyorum.

Herkese görüşürüz diyorum (◍•ᴗ•◍)❤

Behlül kaçar.....

Saf AsilHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin