Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
- Açıklamama izin ver
- Sonunda, alışveriş merkezindeki yeni şişme şatoya gitmek için kuzeninizin bitmek bilmeyen sızlanmasına teslim oldunuz.
- Onu devasa gökkuşağı top çukurunun derinliklerinde kaybetmeden önce onu oynamaya götürmeniz 3 saniyeden az sürer.
- Kendin biraz heyecanlandığın için etrafta oynamaya başladın ve bir sonraki bildiğin şey, çocuk ortalıkta görünmüyordu.
- İşte buradasın, renkli plastik küreler içinde yüzerek, bel hizasında yüzüyor ve yaptığın her savurmada zıplayan kalenin duvarlarına çarpıyorsun.
- Çığlık atan küçük çocuklardan oluşan bir trenin peşinden koşması ve kelimenin mecazi anlamıyla ayağınızı yerden kesmesi sadece an meselesi.
- Sanırım tam olarak ayaklarınızın da yerden kesildiğini söyleyebiliriz, çünkü daha sonra bir çift kol fırlayıp sizi yakalar ve çok iyi görünümlü bir yabancıya şaşkınlıkla bakmanıza neden olur.
- Jeongin, top çukuruna nasıl düştüğünü bilmiyor.
- Yeni bir çift koşu ayakkabısı almak için alışveriş merkezine uğraması gerektiğine yemin ediyor ama sonra şatoyu gördü.
- Ve şimdi, şaşkın, genişlemiş gözlerinize bakarken, ağzı hafifçe aralanırken, böyle çekici bir yabancının (kendi) kollarına düşmesine izin veren doğaüstü güç ne olursa olsun sessizce teşekkür ediyor.
- Tabii ki, babyboy hala düzgün olamayacak ve bunu yüksek sesle söylemeyecek kadar gergin, bu yüzden ikiniz de birkaç dakikalığına şaşırdınız ve Jeongin neredeyse sizi bırakacaktı.
- Şişme şatoda senin yaşında başka bir çocuk görmeyi beklemiyordun
- Aslında onu toplarla oynarken ve anaokulundakilerle kaydıraklardan aşağı inmek için tartışırken gördüğünüzden oldukça eminsiniz.
- Şimdi yüz yüze duruyor, plastik toplara batıyor ve terli, çığlık atan küçük çocuklarla, ikinizin arasında sessiz bir cümle asılı duruyor
"Hayatımızla ne yapıyoruz"
...
"Burada ne yapıyorsun?" Deniyor.
- Küçük kuzeninizi kaybettiğinizi açıklıyorsunuz ve o hemen onu aramanıza yardım etmeyi teklif ediyor.
-Onun tüm küçük çocuklarla etkileşimini izliyorsunuz ve güvenilir, ciddi bir yetişkinden göz açıp kapayıncaya kadar eğlenceyi seven, gülümsemelerle dolu başka bir çocuğa dönüşmesi sizi büyülüyor. (Jeong'un kişiliğinin gerçek tanımı bu cümledir.)
- Ve dürüst olmak gerekirse, endişesi biraz tatlı.
- Ve tatlı derken, sevimli demek istedin
- Sonunda onu bulursun ve Jeongin "onu tekrar kaybetmeyeceğimizden emin olmak için yanında kalmayı teklif eder :3"
-nskdlhsgdka
- Sonunda beş yaşındaki birkaç çocukla arkadaş oldunuz ve bir patlama, bir gökkuşağı ve kahkaha kasırgası yaşayıp ve ikiniz ara sıra birbirinize bakış atıp gülümsediniz.
- Sonunda güvenlik görevlisi tarafından kovulursun, ama Jeongin sana kalenin dışında yer bulur ve küçük kuzenin oynarken sana biraz dondurma ısmarlar.
- Kuzeniniz yıpranana ve gitmeniz gerekene kadar eğlenceli sohbetler yapmak.
- Belki yüksek şekerdir, belki kalbini bu kadar hızlı attıran başka bir şeydir, ama her ne olursa olsun, Jeongin'in tüm cesaretini toplayıp sana sormasını sağlar,
"B-bunu ister misin, belki...bunu tekrar yapmak ister misin?"
- Hala tatlı ve şekerden yapışkan olan dudakları, sana çekinerek gülümserken batan güneşin altında parlıyor.
"Belki top sahasında değil, ama seni tekrar görmek isterim, Jeongin."
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
