B.20 Eve dönüş

886 119 12
                                    

Selam.
Yeni bölüme hoşgeldiniz.

************************************

Anında gözlerimi Hakan'a çevirdim.
Birden en keskin soruyu sorması benide Güneş'i de şaşırtmıştı.

Güneş'in yüzüne baktım.
Ne tepki vereceğini merak ediyordum.

Güneş şaşkın bakışları yüzünden silip önündeki yemeğe dönüp bakarak,

"Hastane yemekleri kötü olur derler ama fena görünmüyor." Dedi.

Hakan'a baktım bu kez.
Güneş'in yüzüne bakıyordu sakin,sessiz.

"Annenin doğumda öldüğünü biliyorum.
Neden suçu kendine buluyorasun?"

"Bu ne çorbası değişik birşey. Mercimek gibi ama tarhanayada benziyor."

"Ağlayamadığın doğru mu?"

Güneş çorbadan bir kaşık aldı ve,

"Iyy!
Hiç tuzu yok bu ne?
Gerçekten hastane yemekleri kötü oluyormuş."

"Kan görünce bayılıyormuşsun öylemi? "

"Keşke tuz getirselermiş yanında."

"Sırtındaki yaraları görebilir miyim ?"

Güneş kısa bir süre sessizce durdu. Sonra,

"Neden?"

"Oh be."

Dedim içimden.
İkisinin karşılıklı ama kendi kendilerine konuşmalarına gerçekten sinir olmaya başlamıştım.

Hakan'ın söylediği ve sorduğu hiç bir şeye cevap verme gereği bile duymamıştı.
Konuşmak istemiyordu belliki, bunu da bu şekilde belli ediyordu.

Ama sırtını görebilir miyim sorusuna "Neden." Diye cevap vermişti.

"Neden görmek istiyorsun?"

"Ben doktorum.
Seninde doktorunum üstelik.

Senin durumuna bir teşhis koymak için. Benim düşüncem psikolojik olduğunu yönünde bunu kanıtlamak için her türlü durumu değerlendirmem lazım."

Hakan Güneş'e bakarken, Güneş te sessizce önündeki tepsiye bakıyordu.

Hakan sessizce yerinden kalkarak Güneş'in yanına gitti.

"İzin verirsen bakmak istiyorum."

Güneş'in yüzüne baktım.
Dişlerini birbirine bastırarak sessizce duruyordu.

Hakan Güneş'in pijamasına uzandığında yine kıpırdamadı.
Bu izin verdiğini gösteriyordu.
Yerimden kalkıp Hakan'ın yanına geldim.

Hakan yavaşça pijamayı yukarı kaldırarak Güneş'in sırtına baktı.
Hiç tepki vermedi,ama gözleriyle bütün sırtını inceledi.

Bu izler neden geçmiyordu.
Her gördüğümde sinirlerimin gerildiğini hissediyordum.

Sonra geri düzeltti pijamasını Hakan.

Sonra da sağ koluna uzanarak kolunu açtı.
Kolundaki yara izine baktı.
Bu süre içinde bizim cadı gıkını bile çıkarmadı.

Hakan geri çekilerek,

"Bugünlük bu kadar yeterli.
Yarın yine geleceğim.
Yine sohbet edeceğiz.
Yarın görüşmek üzere. " Dedikten sonra Hakan dışarıya çıktı.
Arkasından bende çıktım.

"Ee. Ne oldu şimdi.
Bu kadar mı? "

"Bugünlük bu kadar.
Konuşmak istemediğini belli etti.
Yavaş ilerleyeceğiz.
Durumu göründüğü kadar basit değil.
Hergün biraz sohbet,biraz güleryüz.
Kendisi anlatmalı. Baskı yapmayacağız."

BELA MISIN? ( TAMAMLANDI ✔)Where stories live. Discover now