Bölüm 9.

22 15 3
                                    

Hepsi telofonları alarak cevap verdiler. Kulakları telefonda gözleri de bizdeydi.

"Bir saate ordayız" diyen babam telefonu kapadı.

"Evet hanımlar bizim maalesef küçük bir işimiz çıktı. Siz keyfinize bakın tamam."

"Baba ne oldu"

"Yok birşey tatlım, iş meselesi, işimiz uzun sürebilir siz bizi beklemeyin"

Poyraz'a bakış attım ama bana birşey söylemedi. Odalarına giderek üzerlerini değiştirdiler.

Çıkacakları sırada Poyra'zı kolundan yakaladım.

"Ne oluyor, birşey söyle" gülümseyerek yüzüme baktı.

"Babanda dedi, önemli değil, işle ilgili sorun çıkmış, biz merkeze gidip gelicez"

İşle ilgili demişlerdi ama benim içimde anlatamayacağım ve hiç hoşuma gitmeyen bir duygu belirmişti.

Annemler bunu normal karşılayarak sohbete başlamışlardı bile.

Saat sekiz gibi Aysa'nın çığlıkları yükseldi. "Anneeeeee" hepimiz büyük korku yaşarken odasından koşarak yanımıza geldi.

"Ne oldu"

"Konser varmış"

Hepimiz kızgın bir şekilde bumuydu şeklinde ona bakarken ısrara başlamıştı.

"Anne lütfen gidelim, bayılıyorum bu guruba." Derken annemin ayaklarına eğilmişti.

"Demirler yok olmaz"

"Anne lütfen, Esin birşey söyle"

"Hangi gurup"

"Yancılar"

"Vavv iyiymiş, gidebiliriz Azra ha"

"Esin olmaz Demir yok"

"Beklemeyin dediler belliki sabaha karşı gelecekler hadi". Annem ısrar dayanamayarak bana baktı.

"Tatlım sen ne düşünüyorsun" benim hiç havam yoktu ve onlarıda bundan mahrum etmek istemiyordum.

"Annecim siz gitseniz benim yeriştirmem gereken bir konu var, onu hazırlayıp kaydetmem gerek"

"Sensiz olmaz"

"Anne sorun yok, hem çok yorgunum"

"Tamam, kapıları kitle"

Annem önceden yanlız kalmama izin vermezdi ama oda artık dünyamızın daha güvenli bir yer olduğunu biliyordu ve güçleriminde farkındaydı.

Onlarda hazırlanıp çıkınca koca evde yanlız kaldım. İçimde oluşan bu kötü duydu beni endişelendiriyordu.

Poyraza ne yaptınız diye mesaj attım ama geri dönüş alamadım. Meşkul olmalıydı.

Zamanın geçmesiyle birlikte staj için olan formu doldurarak gerekli yere gönderdim. Evlendikten kısa bir süre sonra işe başlamam gerekiyordu.

Ilık bir duşun ardından kendimi yumuşak yatağın kollarına bıraktım.

Her yer çok karanlıktı, hiç bir şey göremiyordum. Bu durum beni hem endişelendiriyor, hemde çok korkutuyordu. Kalp atışlarımı hissedebiliyordum.

Uzaktan sesler geliyor. Fakat ne dedikleri anlaşılmıyor, uğultu gibi sanki.
Gözlerimi açtığım da, herşeyin bir rüya olduğunu fark etmem uzun sürmedi. Evde yanlız olmam beni korkutmuştu. Yatakta yorganın içine kafamı sokmama, neden olmuştu. Mesaj sesiyle, çığlık seslerim birbirine karıştı.

Bir Aşkın Ölüşü...Where stories live. Discover now