𝙨𝙩𝙧𝙖𝙬𝙗𝙚𝙧𝙧𝙮 𝙨𝙮𝙧𝙪𝙥 - 𝙖𝙠𝙞𝙖𝙣𝙜𝙚𝙡 ✓

𝚋ö𝚕ü𝚖 𝟹: 𝚔ı𝚛 𝚏𝚊𝚛𝚎𝚜𝚒.

'' ~ ୨୧ ♡ ·

"Senden gerçekten hoşlanmıyorum." diyor Hayakawa.

"Tamam." diyor Angel.

Hayakawa, verdiği yanıttan ne rahatsız olmuş ne de sevinmiş görünüyor.

Genelde yaptığı aynı boş bakışa sahip, hiçbir şey belli etmiyor ama Angel, Hayakawa'nın dışarıdaki herhangi bir iblis avcısından daha fazla ağladığını biliyor.

Yani Hayakawa ondan hoşlanmıyor. Angel'ı sevmek hiçbir zaman kolay olmamıştı. Hayakawa ondan hoşlanmıyor ama bir mendili gözünü kırpmadan veriyor.

Angel'ın yanında doğalmış gibi nefes alacak. Sanki çoğu insan aniden, bir şekilde ona çarpma ihtimaline karşı aralarında geniş bir mesafe tutmuyormuş gibi.

Sonuçta hayatları onlar için çok değerli.

Bu kadar inançlı biri için Hayakawa kendi hayatını garip bir şekilde hiçe sayıyor. Her şeyden çok, neden burada olduğunu unutuyor gibi görünüyor.

Angel ona şirket kölesi dememek için mücadele eder. Hayakawa bir şeye hizmet ediyorsa, bu çok daha belirsiz bir şeydir.

Makima'ya duyduğu bariz, kanayan saygısına rağmen, Makima'yı arama şekli bile yumuşak huyluydu.

Ayrıca Hayakawa ondan kesinlikle nefret etse, onunla bir şey yapmak istemese ve her zaman ondan yüz metre uzakta olmak istese bile Angel kin tutmazdı.

Ancak Hayakawa, neye benzediği ve nelerden hoşlandığı konusunda oldukça çelişkili olmaya karar verdiğinden, Angel, çok daha fazlasını düşünmek zorunda kaldı.

Angel ondan hoşlanıyor. Bu düşüncenin belirsiz nefesi onu iliklerine kadar ürpertiyor.

Hayakawa'nın ondan aynı şekilde hoşlanmadığını zaten biliyor. Bu da onu bir yağmur fırtınasından sonraki rüzgar ve güneş gibi tuhaf bir şekilde doygun bırakıyor.

Birisi hakkında bu kadar olumlu fikirlere sahip olmayalı uzun zaman olmuştu.

Hayakawa ölçülü, dikkatli, özenli. Tatlı biri ama Angel'ı hasta edecek şekilde değil.

Sadece kimsenin kendi nöbetinde ölmesine izin vermek istemiyor.

Ölmek ne kadar kolay olsa da.

Angel kendi ölümünü hayal ederse, Hayakawa'nın asla ölmeyecek türden biri olmasını ister. Neredeyse yenilmez görünüyor, ama Angel bir şimşek gibi çabucak öleceğini biliyor.

O kadar çabuk olacak ki kimse bir şey yapamayacak.

Hayakawa silah iblisine bu kadar takıntılı olduğu için belki birlikte ölürler. Böyle bir ölüm acı verici ama adil olurdu.

"Ne düşünüyorsun?" Hayakawa ona sorar.

Angel bakışlarını ona çeviriyor. Sen, demiyor.

Onun yerine “Kır faresi ve şehir faresini duydun mu?” diye soruyor.

୨୧