TEHLİKE ÇANLARI

7.8K 296 33
                                    

Selam, bu aralar işlerim baya karışık çok meşgulüm öyle böyle değil başımı kaşıyacak vaktim yok cinsinden. Gece yarılarına kadar yazıyorum vakit bulunca Visal'e de yazıyorum önceden bu kadar işim yoktu. Şimdi bir sorumluluk üstlendim bunu yerine getireceğim derken burayı biraz boşladım kusura bakmayın o yüzden sınır koymaya karar verdim :) İnşallah çabuk geçmezsiniz bana iyilik edin kuşlar.

- SINIR 50 OY 80 YORUM

***

"Di-diyar ölmüş mü?"diye cırladığımda kafasını sallamakla yetindi telefonunu alıp zanlımca ambulansı ve polisi aramıştı. Polisler kısa sürede geldiklerinde bizim ifademiz alınmış ve olayda bir suçumuz olmadığı görüldüğünde bırakılmıştık ama olayı yakından takip ediyorduk bizi ilgilendiren bir kısmı olmalıydı çünkü.

Tam da biz buraya gelmişken bu kadının ölmesi tesadüf olamazdı bundan birinin parmağı olmalıydı mutlaka. Akşam saat geç olduğunda birlikte Diyar'ın evine gelmiştik dün arkadaşının evinde kalma sebebimiz helikopter pistinin orada oluşu ve Diyar'ın evinin de uzak oluşuydu bir de yol yorgunluğu ile arabayı çekemezdim.

Evden içeriye girdiğimizde ışıkları yakmıştım Diyar mutfağa ilerlediğinde karnım açlıktan zil çalıyordu. Bende peşinden girdiğimde açtığı market poşetlerinden aldıklarını izlemeye başladım büyük bir tepsi alıp içine bir sürü sebze ve patates doğramıştı ortasına sosladığı tavuğu koyduğunda yaptığı yemek ustalık eseri gibi görünüyordu fırını ayarlayıp attığında pilav yapmaya başlamıştı ki masanın üzerine çıkıp oturdum.

"Sizin böyle marifetleriniz var mıydı ağam?"diye mırıldandığımda güldü.

"Sen daha dur benim ne marifetlerim var Avzemim."hafifçe kıkırdadım.

"Tatlı da yapacak mısın?"diye sorduğumda tencerenin kapağını kapatıp bana döndü ve yaklaştı ellerini masanın iki yanına koyarken yüzünü yüzüme yanaştırdı.

"Ne tatlısı istiyor canın?"omuz silktim.

"Ekler."diye mırıldandığımda kocaman gülümsedi.

"Sadece senin için yapmayı öğrenmiştim."diye mırıldandığında kafamı hafifçe salladım. Geriye çekildiğinde market poşetlerinden malzemeleri çıkardı. İlk olarak eklerin küçük kek hamuru şeklindeki şeyini yaptı ve tepsiye sıktı onu da fırının alt gözüne soktuğunda ocakta içinin kremasını hazırladı ve soğumaya bıraktı.

Hızlıca pişen ekler keklerini aldığında kenara bıraktı ve aralarını kesip içlerine krema doldurmaya başladı en son her şeyi hazırladığımızda ben masayı kurmaya başlamıştım oda eklerin üstüne çikolata eritip dökmüştü. Birlikte sofra kurduğumuzda salatayı da ben yapmıştım baş başa sanki kendi evimizdeymişiz gibi yemek yediğimiz tek anımızdı.

Servisi ben yaptığımda oturmuştum tek tek tüm yemeklerin tadına bakarken manidarca gülümsedim ve derince iç çektim hayatımda hiç bu kadar güzel bir fırın tavuğu yememiştim belki de. "Diyar harika olmuş."oturduğum sandalyede neşeyle zıpladığımda halime güldü.

"Eklerden de ye o kadar uğraştım."alıp bir tanesini ağzıma tıktığında güldüm ve çiğnedim hazır satılanlardan bile bin kat daha güzel olmuştu ve tadı enfesti.

"Buda çok güzel."diye sızlandım ve dudak büzdüm. "Beni yine yarı yolda bırakmazsın inşallah?"dediğimde güldü.

"Sen hele bir boşan da güzelim dillere desten bir düğün yapacağım."göz devirdim.

"Dul kadını alacaksın ve düğün yapacaksın?"

"Milletin ağzına laf vermeyeceğiz diye ölelim mi güzelim? Ayrıca siktir et ağzı olan herkes konuşuyor biz evlensekte konuşurlar evlenmesekte onlar her türlü konuşacak bir şey bulurlar."haklıydı çok haklıydı insanları hiçbir zaman susturamazdık çünkü insan dediğin çenesi düşük bir varlıktı.

VİSAL (Töre serisi)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora