─eight

113 12 3
                                    

Mark gitmeyeceğini söylemişti değil mi? Siktir, şu an saat 23.59'du ve Mark olmaması gereken yerdeydi. Sorsanız, buraya kendi isteğiyle gelmemişti.

Büyük kapıyı itekleyip içeriye girdiğinde, hemen de Haechan'ın bedeni gözüne çarpmıştı. Mark bir kez daha önceden tanışıyor olmalarını dilemişti. Tüm kötülüklerine rağmen onu seçeceğine inanıyordu çünkü.

Bedenin yanına gidip cam tabutun kapağını açtığında Haechan'ın güzel yüzüne götürdü elini. Yüzünde tatlı tebessümüyle Haechan'ın yanağını en güzel, kırılmaması, incitilmemesi gereken bir parça gibi seviyordu.

Kendisini öldürse ona kavuşur muydu? Hayır, bunun için ikisininde cennetlik olması gerekiyordu. Haechan cennetlik olsa bile Mark cennetlik sayılmazdı. Baksanıza bir ölüyü sürekli rahatsız edip duruyordu.

Son kez, dedi içinden. Bu sefer son bir kez daha öpeceğiz ve vedalaşacağız Haechan.

Mark, gece yarısı olduğunda saatler 00.00'ı gösterdiğinde o gün yapmaması gereken şeyi yapmış, Haechan'ı öpmüştü.

Dudaklarını ayırmak istesede sanki onu çeken bir şey vardı ve Mark uzunca bir süre dudaklarını ayıramamıştı.

Daha sonra rahatlayıp gözlerini açtığında ise, karşısında kendisi vardı.

Kendisi mi?

Evet, Haechan Mark'ın kalbini değil ruhunu istemişti. Rüyalarına girerek aklını çelmiş, onun kendisini öpmesini sağlamıştı.

"Nasılsın sevgilim?"

Haechan -yani mark bedenindeki haechan- kıkırdayıp dudaklarını yalamıştı. Mark ise hareket etmeye çalışıyordu öylece.

"Şş, yorma kendini ne de olsa asla buradan kalkamayacaksın. Sen artık bir ölüsün."

Üzgünmüş gibi büzüşmüş suratı bir anda sırıtmaya dönünce Haechan zaten konuşamayacak olan Mark'ın üzerine cam tabutun üstünü örtmüştü.

"Görüşürüz sevgilim."

Haechan'ın yüzündeki hain gülümsemesi iyice yayılırken konuşmaya devam etmişti.

"Ben yaşıyorken, babam her zaman seninle arkadaşlık kurmam için benimle konuşurdu Mark."
P
Kendi kendine kıkırdamış sonra da devam etmişti.

"Ama biliyor musun? Senin ezik benliğin hiç bir zaman umrum da olmadı. Her zaman daha fazla eğlendireni seçtim. Motorlar, barlar, araba yarışları, güzel kadınlar hepsi her zaman ilgimi çekti ama babam bunu anlamadı. Ama her neyse, senin yerine de bol bol eğleneceğim. Yani bu konuda bana güven, ama bedenin için aynı şeyi söylemeyeceğim. Bide, bende seni ziyaret edeceğim canım. Bir kaç defa başında ağlama numarası yapsam fena olmaz herhalde?"

Haechan kıkırdayıp, özgürlüğünün tadını çıkarmak adına Mark'ın bedeninde mezarlıktan çıkarken, Mark ise Haechan'ın bedeninde üstüne çöken ağır uykusuzluk hissiyatıyla gözlerini yummuştu.

---
güzel konu bulup berbat fic yazmak🤝🏻ben

her neyse umarım beğenmişsinizdir<3

in love with the dead, markhyuck.Where stories live. Discover now