Yılbaşı Özel Bölüm

3.8K 361 364
                                    

Herkese merhaba!

Uzun bir aranın ardından umarım severek, keyifle okuyacağınız bir Ateş ve Su bölümü olur :')

*Lütfen bölümü beğenip, bol bol yorum yapmayı ihmal etmeyin. Yıllar sonra ilk kez Ateş ve Su için yorumlarınızı okuyor olacağım... Bu benim için gerçekten çok kıymetli.

Dilerseniz #atesvesu etiketiyle Twitter'da Tweet de atabilirsiniz. Hepsini cevaplamaya çalışacağım ^^

2022'nin her birimize tüm güzellikleri getirmesi dileğiyle!

*

Ateş ve Su ''Yılbaşı Özel Bölüm''


Bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu.

Saat henüz öğle suları olmasına rağmen gökyüzü kasvetli bir grilikle kaplanmış, insan zaman kavramı konusunda bir an için tereddüt etmekten kendini alamıyordu. Kış mevsimine âşık bir kız olarak bu manzaradan son derece hoşnuttum açıkçası. Özellikle söz konusu yağmurlu günler olduğunda bunun benim için anlamı apayrıydı.

''Melisa Hanım, Ateş Bey. Kahveleriniz hazır efendim.''

İşittiğim ses, dikkatimi adımı söyleyen baristaya vermeme sebep olurken, dudaklarıma minik bir tebessüm kondurdum ve ''Teşekkürler,'' diyerek baristanın uzattığı karton torbayı elime aldım.

Şu an bir alışveriş merkezindeydim. Ateş'e, ''Bana 10 dakika ver, akşam için almam gereken birkaç şey var, ışık hızında gidip, ışık hızında geri geleceğim'' demiştim. Ateş'te, ''Eğer bir dakika bile gecikirsen Ufaklık basar giderim, beklemem'' diyerek bana her zamanki postalarından birini koymuştu.

Kolumdaki saati kontrol ettiğimde, alışveriş merkezine gelmemin üzerinden 32 dakika geçtiğini görüyordum. Bana göre bu süre bir adamın, karısını dışarıda beklemesi için gayet makul bir süreydi. Ama işte... Bana göre 'normal' olan bir şeyin Ateş'te karşılığı hayli 'anormal' olabiliyordu.

Neyse ki geçip giden zaman içerisinde ben Ateş'in, Ateş ise benim normallerime ve de anormalliklerime alışmıştı. Birbirimize bu şekilde değer vermeyi, sevmeyi öğrenmiştik. Zaten başka türlü bir ilişkinin yürümesi de pek mümkün değildi.

Elimdeki torbalarla alışveriş merkezinin çıkış yolunu tuttum. Akşam evde yeni yıl kutlaması vardı. Bütün arkadaşlarımız bizde olacaktı. Zaten normal günlerde de sıklıkla bir araya gelip; birbirimizde yatıya kalıp, beraber tatillere çıkardık ama nedense özel günlerde bir araya gelmenin tadı bir başka oluyordu. Hem bizim için hem de çocuklar için.

Yağmur ve Kaan, arkadaşlarımızla vakit geçirmeye tek kelimeyle bayılıyordu. Nereye dönseler onları şefkatle kucaklayacak, oyunlar oynayacak, onlarla konuşup, gülüşecek birilerinin olmasından son derece hoşnuttular.

Onların mutluluğu Ateş ve beni de mutlu ediyordu tabii. Ama sanki çocukların, kalabalık; sıcacık bir aile ortamında büyüyor olmalarının anlamı Ateş için çok daha farklıydı. Çok daha derin, çok daha özel... Hayır, bunu bana sözcüklerle itiraf etmiş değildi kendisi. Ama zaten böyle bir itirafa gerekte yoktu ki. Âşık olduğum mavi-yeşil gözler, sözcüklerin aksine her şeyi zaten haykırıyordu.

Alışveriş merkezinden çıkıp, açık otoparka girdikten sonra tanıdık siyah aracı gözlerimle aramaya koyuldum. Ve işte: 34 MYK plakalı araba hâlâ bıraktığım yerde duruyordu. Fakat şoför koltuğundaki kişinin bıraktığım gibi durup durmadığımdan pek emin olamıyordum. Bunu öğrenmenin tek bir yolu vardı.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Dec 31, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ATEŞ VE SU 2Where stories live. Discover now