Okulu Keşfetme

202 2 2
                                    

Tenefüs zili çalınca birden herkes bizim sıraya toplandı.Önce bir kız yanıma geldi ve "Merhaba, ben Burcu."dedi.Burcu'nun uzun kızıl ve düz saçları ,koyu kahve rengi gözleri vardı.Sonra Bir erkek geldi ve "merhaba ben de Ali"dedi.Ali'nin sarı saçları,mavi gözleri vardı.Ardından iki kız geldi.Biri kısa koyu kahve rengi saçlı,siyah gözlü diğeri açık kahverengi orta dalgalı saçlı,açık kahve rengi gözlüydü.Açık kahve rengi saçlı olan "Merhaba ben Deniz bu da Selen"dedi.Onlardan sonra üç erkek geldi.Biri koyu kahve rengi saçlı,gri gözlü biri siyah saçlı kahve rengi gözlü biri de sarı saçlı yeşil gözlüydü.Yeşil gözlü olan "Selam ben Emir ,bunlar da Kemal ve Tolga "dedi.Onların ardından üç kız geldi.Biri siyah orta düz saçlı,koyu kahve rengi gözlüydü.İkincisi kısa sarı saçlı,gri gözlü üçüncüsüde koyu kahve rengi kısa kıvırcık kahküllü saçlı,yeşil gözlüydü.Sarışın olan"Selam ben
Nil, bunlar da Yeşim ve Melis"dedi.Bir süre sonra sıramdan kalktım ve kalabalığı geçerek ilerlemeye başladım.Gözüm köşede oturan bir kıza ilişti.Kız bir kitap okuyordu.Kızın koyu kahve rengi erkek boyutunda saçları,koyu kahve rengi gözleri vardı.Bir süre onu izledim.Aleyna'nın "Şeyda"demesiyle kendime geldim.Aleyna bana okulu gezdirmeyi teklif etti.Buna çok sevinmiştim.Bu okul her geçen saniye beni daha da çok şaşırtıyordu.Ama gözüm yine o kıza takıldı.Aleyna'ya "Şu kız kim?"diye sordum elimle onu göstererek Aleyna birden yanıma yaklaştı ve fısıldayarak "o Ceren.Çok sinirli ve garip bir kız sınıftaki herkes ondan korkuyor.Özellikle de erkekler"dedi.O an zil çaldı.Aleyna'ya "okulu öğle tenefüsü gezelim" dedim.Aleyna bu dersin fen olduğunu söyledi.Biraz sonra sınıfa bir öğretmen girdi.Bu öğretmen normal bir öğretmen gibi giyinmişti.Öğretmen fenle ilgili bir kitap çıkardı ve oturup okumaya başladı.Bir dakika geçti.Öğretmenin gözleri kapanmaya başladı.O an Aleyna'nın sıranın altından bir boyun yastığı bir mp3 ve bir kulaklık çıkardığını fark ettim sınıfa baktım bağzıları Aleyna gibi mp3 ve boyun yastığı bazıları kitap bazılarıda telefonunu çıkarmış.Ben neler olduğunu anlamaya çalışırken Aleyna beni dürttü ve parmağıyla öğretmeni işaret etti.Öğretmene baktığımda uyumuş olduğunu gördüm.Aleyna "Ahmet hoca sık sık derslerde uyuya kalır."dedi.Sonra kulaklığının tek ucunu bana taktı ve' Bir varmış bir yokmuş' adlı şarkıyı açtı.Ders boyunca şarkı dinledik.Tenefüs zili çalınca sınıfın kalanıyla tanıştım.Ardından öğle tenefüsü geldi.Aleyna yanında Burcu,Nil,Yeşim,Deniz ,Melis ve Selen'le gelerek "bence turumuza yemekhaneyle başlayalım hem hepimiz acıktık."dedi.Sonra hep beraber alt kata indik.Yemekhane çok tatlıydı.Masaların üzerinde toz pembe örtüler vardı ve yemekhanenin etrafı renkli çitlerle sarılıydı.Sıraya girdik ve beklemeye başladık.Benim dışımda herkes yemeğini aldı.Tam bende yemeğimi alacakken önüme üç kişi geçti.Geçenlerin ikisi erkek biri kızdı.Kızgın bir sesle "Ne yaptığınızı sanıyorsunuz, sıraya kaynayamazsınız!"dedim.Kız küçümser bir sesle "Kaynarsak ne olur? "dedi.Şimdi fark etmiştim bu sınıfta arkamda oturan kızdı.Kızın koyu kahve rengi uzun düz saçları,aynı renkte gözleri vardı.Yüzü boya kutusuna batırılmış gibiydi.Yanındaki erkeklerden biri sarışın,kahve rengi gözlü biri de siyah saçlı,siyah gözlüydü.Sarışın olan"Demek sen Selin'in sınıfına gelen yeni kızsın." dedi.Sonra da tartışmaya başladık.Bu arada yemekleri koyan ablayı ve diğer çalışanları acil çağırmışlardı ve bu yüzden yemekhaneden ayrılmışlardı.
-Ya gidin şurdan!
-Gitmiyoruz!
- Aptal ! Çekilin önümden!
-Aptal mı? Bana bak kızım haddini bil! Yoksa fena olur!
Ben konuşmayı bıraktım.Artık sinirden köpürmüştüm.Üçünü birden sertçe ittim ve "Asıl sen haddini bil! "dedim.O kadar sert itmiştim ki üçü de yere düştüler.Şansa bak ki benden bir iki yaş büyük iki kız geçerken kaydılar ve yemeklerini üçünün üzerine düşürdüler. Kızın o mavi farı, kırmızı ruju ve pudrasına makarnanın salçasıda karışmıştı artık.Bunu görünce gülmeye başladım yemekhanedeki herkes benim gibi gülüyordu.Bu arada üçü kızgın bir şekilde benim üzerime geliyordu.Tam o anda Berna abla göründü.Yemekhane çalışanları geri gelmişti.Onun geldiğini görünce üzerime yürümeyi bıraktılar.Kız bana yaklaşıp burnundan soluyarak "Sana bunu ödeteceğim"dedi.Sonra yemeğimi aldım ve Yeşim'le Burcu'nun yanına oturdum.Burcu'ya "Kim bunlar? " diye sordum.Burcu "O kız bizim sınıftan Selin.O kıza gıcık oluyorum.Son derece kendini beğenmiş biri.Seninle konuşan da onun sevgilisi , siyah saçlı da sevgilisinin arkadaşı"dedi.Yemeklerimizi bitirdikten sonra sınıfa döndük.Aleyna ,Burcu ve Deniz'in de bizimle geleceğini söyledi.Üçü de dolaplarını açtılar.Burcu bir çift paten Aleyna ve Deniz'de kaykay çıkardılar.Burcu'nun patenleri turuncuydu.Aleyna'nın kaykayı fuşya rengiydi ve üzerinde çiçek resimleri vardı.Deniz'in kaykayı maviydi. Ne yaptıklarına bir anlam veremiyordum. Deniz ne düşündüğümü anlamış olmalı ki bana "Bu okulda herkesin pateni yada kaykayı vardır."dedi.Nedenini sorunca da merdivenler yerindeki rampalardan kayarak inebilmek için olduğunu söyledi.Buna çok şaşırmıştım.Normal de okullarda paten yada kaykay yasaktır ama bu okulda tam tersi.Ben bunları düşünürken Burcu "Okuldan sonra ben,Aleyna ve Deniz beraber Kızılay'a gideceğiz.Sen de gelmek ister misin?Hem orda spor mağazaları da var, paten ya da kaykay alabilirsin"dedi.Buna çok sevinmiştim.Hemen annemi arayıp geç kalacağımı haber verdim.Ardından giriş katına gittik.Biraz ilerledikten sonra kantine geldik.Kantinde benim adını bile duymadığım şekerler ve tatlılar satılıyordu.Tam o anda en sevdiğim tatlı olan limonlu pastayı gördüm.Bu harikaydı.Artık istediğim zaman limonlu pasta alıp yiyebilecektim.Biraz etrafa baktım.Sonra birinci kata çıktık.Bir odaya girdik odanın duvarları resimlerle kaplıydı Aleyna bana dönerek "Burası resim atölyesi"dedi.Ardından beşinci kata çıktık.Bir odaya daha girdik içeride insanın aklına gelebilecek her türlü müzik aleti vardı.Burası müzik odasıydı.En son bahçeye çıktık.Bahçeyi gezerken kızlara neden buranın lise olmasına rağmen okulda park olduğunu ve neden üç tane olduğunu sordum.Deniz bana "parka gitmenin yaşla alakası yok. Tabi lisede öyle sokakta gördüğün her parkta oynayamazsın ama okulunda bir park varsa istediğini yapabilirsin"dedi.Sonra Aleyna"Neden üç tane olduğunu biz de bilmiyoruz, müdür öyle istedi."dedi.İçeri girince bizim kullandığımız dışında köşede de rampalar olduğunu farkettim.Adımlarımı o yöne yönelttim.Ve aşağı doğru inen rampaların olduğunu gördüm.Demek ki okulun bodrum katı da vardı.O an aşağıdan sesler gelmeye başladı.Sesler çok azdı ama belliki biri çığlık atıyordu.Bu beni ürkütmüştü çığlıklar bir türlü bitmiyordu.Ben ne yapacağımı düşünürken birinin bana seslendiğini duydum.Arkama baktığımda Nil,Yeşim,Melis ve Selen'in bana doğru koşarak geldiklerini gördüm.Nil sağ,Melis sol koluma girdi.Beni sürüklermişçesine çekerek koşuyorlardı.Ben hala o çığlıkların etkisindeydim.Nereye gittiğimizi bile sormadım.

Dünyanın en garip okuluDonde viven las historias. Descúbrelo ahora